Milli Gazete yazarı M. Şevket Eygi köşe yazısında; "Elli yıl kadar önce 350 bin dolar aldığımı iddia ettiler. Yalandı, iftira idi, düzmece idi. Reddettim. O zaman iki günlük gazete sahibi idim. İsbat edebilirseniz bunları size vereceğim dedim. Edemediler rezil oldular
Daha sonra, bu iddiayı tekrar edenleri mahkemeye verdim. Mahkum oldular, hüküm kesinleşti.
Kanlı Pazar hadisesini sen planladın, tertipledin dediler. O tarihte hac için Arabistandaydım. Cep telefonu yoktu. Türkiye ile telefonla görüşebilmek için bir gün önceden Roma aktarmalı irtibat kurulabiliyordu. Olup bitenlerden hiç mi hiç haberim yoktu. Bu iftirayı da mahkemeye taşıdım, yalancılar mahkum oldu, karar kesinleşti.
O tarihte yayınlanan cihadla ilgili yazılarımı suçmuş gibi gösterdiler. Suç olsaydı, onların zalim sıkıyönetim rejimleri aleyhimde dava açardı...
Türkiyeyi Sovyet Birliğinin uydusu yapmak isteyen anarşistleri (o zamanın GEZİ´cilerini) alkışlayanlar, tehlikeye karşı sokağa inen vatansever Müslümanlara düşmanlık kusmuşlardı. Sokak solculara serbest, Müslümanlara yasak, hürriyet anlayışlarını sevsinler!
İftiracılar, yalancılar Müslümanlar Altıncı Filoyu kıble yaptılar iftirasını ortaya attılar. Neymiş, Dolmabahçe camiine sokulmayan dindarlar, sahilde namaz kılmışlar, Boğaz´da da Amerikan gemileri varmış. Bunlar o kadar beyinsiz ve kötü niyetli kimselerdi ki, namaz kılan bir Müslümanın önünde bir ağaç olsa, onu ağacı kıble yapmakla suçlamaktan geri durmazlar.
En son, ?1959´da Mehmet Şevket Eygi (ve 16 yaşındaki FG) Genelkurmay Özel Harp Dairesine alındılar? yalan ve iftirasını yumurtladılar." diyerek bu iftira ve yalanlara daha önce de maruz kaldığını belirtti.
Köşe yazarı Eygi, hakkında çıkan dedikodu ve yalanlara okyucularının kimsenin itibar etmemesini şu cümleler ile dile getirdi.
"Yalanlara, iftiralara, düzmece senaryolara itibar etmesinler, inanmasınlar, müddeilerden (iddia edenlerden) iddialarının ispatını istesinler.
Ederlerse (edemezler ya) yazı ve fikir hayatıma son vereceğim, içinde oturduğum daireyi ve harap bağ evimi de (Başka taşınmazım yok) onlara hibe edeceğim.
Beni susturmak isteyenler için ne büyük bir fırsat."