Mazlumder İstanbul Şubesi'nin 'konuya dair! yaptığı açıklamanın tam metti:
Dernek ve Yardım Faaliyetleri Basit Korkularla Engellenemez!
Ümmetin Sesi Uluslararası İnsani Yardım Derneği'ne yönelik 17 Aralık gecesi yapılan İstanbul merkezli operasyonla farklı şehirlerinden otuza yakın kişi gece yarısı baskınları ile aileleriyle birlikte yaşadıkları evlerinde yakalanarak(!) gözaltına alınmıştır. Bahse konu kişiler bugün adliyeye çıkarılmış, öğrendiğimiz kadarıyla gözaltına alınanlardan altısı tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edilmiş, diğerleri ise adli kontrolle serbest bırakılmıştır. Operasyonda dernek üye ve yöneticileri yanında bağımsız İslami eğitim çalışmaları ile tanınan isimler de gözaltına alınmıştır.
Özellikle yaygın ya da resmi İslam anlayışından/yorumundan farklı düşünen kişi ya da gruplara yönelik yapılan operasyonlar düşünce, inanç ve ifade özgürlüğünün ihlali niteliğindedir. Yine bu tarz operasyonlar kişi özgürlüğü ve güvenliği, adil yargılanma hakkı, masumiyet ve lekelenmeme haklarının ihlaline sebep olmakta ve ciddi mağduriyetler üretmektedir.
Kendi halinde olup inandığı ilke ve değerler adına çalışma ya da eğitim yapan, yardıma muhtaç insanların ihtiyaçlarını gidermek için çaba gösteren, kişi ya da grupların ceza yargılaması kullanılarak sindirilmeye çalışılması herkes için risk oluşturan ciddi bir hukuksuzluktur.
Gerekli şartlar oluşmadığı halde gerekçesiz ve topluca gözaltına almalar, uzun tutukluluk süreleri, somut bilgi ve delilden yoksun iddianameler bu tarz operasyonların ortak noktası haline gelmiştir. Bu şekilde cezaevine konulan insanlar, bir yıla yaklaşan ya da daha fazla süren uzun tutukluluk sürelerinin ardından ceza almadan salınabilmekte ve tutuklarken çıkarılan medya gürültüsü serbest bırakılırken gerçekleşmediği için hem kendilerini aklayamamakta hem de suçsuz yere cezalandırılmış olmaktadırlar.
Yıllardır dile getirdiğimiz üzere çağrıldığında karakola gidecek insanların ya da gündüz gözüyle evinin önünden alınabilecek kişilerin gece yarısı baskınları ile ailelerinde ve çocuklarında travma oluşturacak şekilde gözaltına alınması uygulamasına artık bir son verilmelidir.
Ayarı bozulan kantarın her beş-on yılda bir yeni mağdurlar ürettiği gerçeği bile artık adil, öngörülebilir, objektif ve rasyonel bir hukuk sistemi kurmanın, adil yargılama hakkına ve özellikle masumiyet ve lekelenmeme ilkelerine uygun bir yargı düzeni inşa etmenin gerekliliğini can yakıcı bir şekilde ortaya çıkarmaktadır.
MAZLUMDER İstanbul Şubesi olarak, söz konusu hukuksuzluğu kınadığımızı ifade eder, ceza yargılamasının muhalifleri sindirme aracı olarak kullanılmasından vazgeçilmesini ve haksız yere gözaltına alınan kişilerin tamamının serbest bırakılmasını beklediğimizi vurgularız.
MAZLUMDER İstanbul Şubesi!