Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Maduro, Krizi sistemleştirirse; Venezuela Kazanır

Milat Gazetesi´nden Hüsamettin Aslan yazdı; ?Maduro, Krizi sistemleştirirse; Venezuela Kazanır?

Maduro, Krizi sistemleştirirse; Venezuela Kazanır

Geçen hafta sonu ABD´nin Venezüella´ya ?Zorla insani yardım? girişimi, kamyonlarla sahnelenen bir provokasyon/tiyatroya dönüştü. ABD ve bölge müttefikleri Kolombiya ve Brezilya, Venezüella hükümetinin girişe izin vermeyeceğini bilmesine rağmen, "geçici başkan" Juan Guaido ve CIA tarafından, güçlendirilmiş sempatizanlarla birlikte, her iki komşu ülkeden sınırı ?zorla´ geçmeye çalıştı. Ardından çıkan çatışmalarda dört kişi öldü ve yüzlerce kişi yaralandı.

?Yardım´ adında bu operasyonun temel amacı; askeri müdahale için bir bahane oluşturmaktı.Trump  yönetimi(Özellikle Pence ve Bolton) bu hafta sonu sahnelenen olayı, savaş tehditlerini haklı çıkarmak için kullanıyor.Latin Amerika ülkelerinde sağcı ve evanjelik koalisyon ülkeleri, AB,ABD,Kanada ve Avustralya ?Vatansız Başkan´ Guaido´yu destekliyor. Çin, Rusya, Türkiye, G.Afrika, İran, Meksika ve Cezayir ise Maduro´yu destekliyor. Ancak aktif bir savunuculuk kimse yap(a)mıyor. Bunun dışında sessiz kalarak Maduro destekleyen ülkelerde Hindistan, İtalya, Macaristan, Kıta Afrikası, İspanya ve Kısmen Vatikan Katolikleri..

Bu denklem içerisinde AB´de İtalya, Yunanistan, İspanya ve Almanya, Birliğin diğer ülkeleriyle ciddi görüş ayrılığı yaşıyor. Kıta Afrika´da , G.Afrika ve Cezayir ön plana çıksa da ABD´nin öfkesinden ötürü, kimse sesini çıkartmıyor. Asya´da Hindistan, Venezuela´dan petrol almaya devam ederken, krizle ilgili bir resmi açıklama da dahi bulunmadı!! Çin ve Rusya, ölü taklidi yapıyor; ama Maduro´yu desteklemeye devam ediyor. Latin Amerika´da Meksika, net bir şekilde ABD ve Sağcı Latin liderlere karşı çıkıyor. Uruguay, Küba, Bolivya, Nikarugua da Maduro´nun yanında.

Ortadoğu´da, Venezuela krizinde aktif rol alan tek ülke ve lider; Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan oldu. Neredeyse Maduro ile ilgili tek net açıklamayı Erdoğan ?Kardeşim,Dik dur´ sözüyle yaptı. Ancak aktif bir diplomasi Türkiye, oynayamadı veya yürütmek istemiyor. Kriz neredeyse Erdoğan´ın omuzlarına bırakılmış durumda; diğer tüm iç ve dış konularda olduğu gibi. Türkiye, Venezuela Krizinde aktif bir diplomasi oluşturabilir. Halen çok geç kalmış sayılmayız. Özellikle dünya genel kamuoyu, Venezuela krizinde bölük pörçük bir durumda; Erdoğan´ın, açık çıkışından sonra Türkiye hem yüzlerce proje üreterek ekonomik açıdan Venezuela´dan fayda sağlayabilir; hem uluslararası diplomasi yaparak özellikle kıta amerikasında görünürlüğünü artırabilir; hem de Türkiye ve Erdoğan´a güven duyan Maduro´yu destekleyebilirdi.

ABD´nin  -olası- askeri müdahalesinde Venezüella bir yıkıma uğrayabilir. Vietnam, Afganistan, Irak, Libya ve Suriye´deki savaşların gösterdiği gibi, ABD´nin dokunduğu her şeyi moloza dönüştürüyor. Bir savaş tüm bölgeyi kaosa iter. Emperyalist müdahaleye karşı Venezuela´da yoğun bir halk muhalefeti olacaktır. Binlerce insan ailelerini kurtarmak için çaresizce ölecek. Amacı, ABD´nin amacı, askeri müdahalenin bahanesi olabilecek kanlı bir çatışmayı kışkırtmak. Bu yardım provakasyonun diğer bir amacı da, Venezüella´nın sosyalist ve yoksul nüfusuna boyun eğdirmek için aç bırakarak, Maduro yönetimine ülkeyi yönetilemez kılacak kadar kötü sosyal koşullar yarattığı için hedef oturmaktır

Sonuç olarak, Maduro direndikçe, Venezuela krizi bir sistem krizine dönüşür/dönüşecek.Bu durum Venezuela´nın egemenliğini ABD´ye karşı koruyacak ama uluslar arası bir sistem krizini de açacaktır. BRICS ülkeleri, NATO ve Akdeniz ülkeleri,  Afrika ve Ortadoğu ülkeleri, Latin Amerika ve MERCUSOR ülkeleri, AB ve NAFTA ile APEC ve ASEAN  ticari örgütler, Venezuela Krizinde bölündüler. Kriz her geçen gün sistem krizine doğru dönüşüyor. Beyaz Saray, Pentagon ve CIA, tehdit ve provokasyonlarla; askeri müdahaleyi giderek meşrulaştırmaya çalışıyor. Elbette ABD, Venezuela´da kendi ordusu ve askeriyle değil; Kolombiya ve Brezilya ordusunu yönlendirerek müdahil olmanın peşinde. Ayrıca Venzuela silahlı kuvvetlerini parçalayarak ülke içinde bir iç savaşı zorlayabilir. Ancak Maduro, Venezuela krizini bir sistem krizine dönüştürürse, ABD açısından süreç uzadıkça daha fazla maliyet ve meşruiyet sorunu doğuracağından, kazanan Venezuela ve Maduro olur. Dolayısıyla Maduro´nun yakın çevresi ve bürokrasisi, kendi tabanın eleştirilerin odağında. Bu bağlamda Maduro,bugün seçime girse %35-40 oranında oy alır ama bu durum muhalefetin %65-70 oranında destek bulacağını göstermez. Zira Venezuela halkın büyük çoğunluğu muhalefetin bir şeyler düzelteceğine inanmadığı gibi sosyo-ekonomik yarılmayı daha da artıracağını biliyor.



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER