Yolun sonunu göremedi..
Görev süresi bitimine 1.5 yıl kala istifa etmek zorunda kaldı..
Ankara´nın Başkanı 23.5 yıl görev yaptı..
O da yolun sonunu göremedi..
İstanbul´un Başkanı sessiz sedasız gitti, doğru dürüst iki kelam edemeden gitti.. Yaptıklarını anlatamadan gitti..
Ankara´nın Başkanı üç hafta direndi, baktı ki çıkış yolu yok, istifasını verdi..
Verirken kendini öve öve bitiremedi.. Yaptığı camileri.. Onardığı okulları..
Köprüleri, üst geçitleri, yolları, diktiği ağaçları, ürettiği konutları, yoksullara dağıttığı kömürü..
Kısaca, 23.5 yılda yaptıklarını anlattı..
Aldığı uluslararası ödülleri sıraladı..
Ve sonra dedi ki; ?Başarısız olduğumu düşündüğüm için değil, yorgun olduğumu düşündüğüm için değil, ülkemi lider ülke yapacağına inandığım Recep Tayyip Erdoğan istediği için istifa ediyorum..´
***
İşte zurnanın zırt dedi yerdi burası..
Soru şu..
Ankara´nın Başkanı bu kadar başarılıysa..
Ankara´nın Başkanı performansının kendinden öncekilerin 7.5 katı olduğunu söylüyorsa..
Bunu rakamlarla kanıtlamaya çalışıyorsa..
Yorgun değilim diyorsa.
Yapacak daha çok işi olduğunu söylüyorsa..
Lideri neden istifasını istedi?.
***
Yanıt bekleyen tek soru bu.. Bir kez daha aday göstermeyebilirdi.. Alkışlarla evine gönderebilirdi..
Ama istifa ettirildi..
Neden?
Ankara´nın Başkanı lideriyle iki kez görüştü..
Neden istifasının istendiğini biliyordur.. Keşke açıklasaydı..
Liderim şu sebeple benim bu koltukta oturmamı davaya zararlı buluyor deseydi..
Keşke..
***
Keşke diyorum çünkü..
İstanbul´un Başkanı da, Ankara´nın Başkanı da yaptıklarıyla değil, amiyane tabiriyle, kovulmalarıyla anılacak..
Tarihe, istifa etmek zorunda kalan, istifa ettirilen başkanlar olarak geçecekler..
Siyasi tarihte yerleri böyle olacak..
Bundan kurtuluşları yok..
?Dava adamıyım, dava ahlakından geliyorum, davamda nefse uymak yoktur´ sözü kesmez..
Devlet büyüdüyse biz neden küçüldük?
Cumhurbaşkanı Sözcüsü tweet atmış.. Ülkelerin 2012 yılından bugüne (yani beş yılda) büyüme oranlarını vermiş..
Hindistan yüzde 53´le birinci sırada..
Çin yüzde 52 ile ikinci, Türkiye yüzde 38 ile üçüncüymüş..
Beş yılda yüzde 38 büyümüşüz..
Şahane ama insan sormadan da edemiyor; büyüme bizim cüzdana neden yansımadı?
Devlet büyüdüyse, biz neden büyüyemedik?
Tam tersi, küçüldük..
***
Sormadan edemeyeceğim..
Neden?
Dolar, paramızın 3.7 katı..
Euro neden 4.5 katı?
2012 yılında dolar 1.8 liraydı.. AKP iktidara geldiğinde, o büyük krizde bile 1.4 liraydı..
Geçtim dövizi..
Faiz neden yüzde 12.5? (Merkez Bankası´nın borç verme faizi, bankadan kredi alırsanız yüzde 16..)
Benzin 5.5 lira..
Etin kemiklisi 50 lira, kemiksizi 70 lira..
Enflasyon yüzde 11.2..
İşsizlik yüzde 11.5..
Neden!.. Daha sıralayayım mı?