- 24 Haziran´dan önce genel kanı şuydu: Meral Akşener´in toplumda bir karşılığı var! İYİ Parti, biraz da işte bu kanı üzerine bina edildi. Yani İYİ Parti´nin en önemli gücüydü Meral Akşener.
*
- Fakat Meral Akşener, 24 Haziran seçiminde kendi adı üzerine bina edilen İYİ Parti´nin bile gerisinde kalınca... Acı gerçek kabak gibi ortaya çıktı: Sanılanın aksine Meral Akşener´in toplumda önemli bir karşılığı yokmuş!
*
- Ne büyük talihsizlik! Ne acı bir sonuç! Ne kapanmaz bir yara! O kadar ki Meral Akşener´in bir daha umut olarak belirme ihtimali söndü bitti, kül oldu. Kısacası 24 Haziran, Meral Akşener´in hazin tükenişinin başladığı tarih oldu.
*
- O günden bugüne uzatmaları oynuyordu Meral Akşener...
*
- Seçim gecesi ?Bu sonuçlar üzerine bırakıp gidiyorum? diyerek kıymetli bir tavır ortaya koymaktan kaçınan Akşener, ancak seçimin üzerinden uzun bir süre geçtikten sonra partisinin düzenlediği bir toplantıda bir anlık öfkeyle ?bırakıp gidiyorum? deyiverdi.
*
- Bir anlık öfkeyle alınan bu kararın, ne kadar kıymeti olur? Bilmiyorum, bilemiyorum. Ama bildiğim bir şey var: Bu karar Meral Akşener açısından en hayırlı karardır!
*
- Peki Meral Akşener, bu kararının arkasında durur mu? Bakın, ben işte bundan pek emin değilim... Gaybı ancak Allah bilir ama bana öyle geliyor ki Akşener, ?Ben bırakıyorum dedim ama teşkilatlarım beni bırakmadı? falan diyecek gibi!
İYİ PARTİ İÇİN ÖNERİM: ÜMİT ÖZDAĞ
- Polemik gücü yüksek...
- Bilinirliği var.
- Birikimi fazla.
- Teşkilatçılığı söz konusu...
- Modern propaganda tekniklerinde mahir...
- Terörü bilir, Kürt sorununu bilir, Suriye´yi bilir.
- Biraz karizması eksik ama telafi edebilir.
- Yaşı nispeten genç...
ATATÜRK´TEN NEDEN NEFRET EDİYORLAR?
- Bilmiyorlar.
*
- Bilmedikleri gibi bilmek de istemiyorlar.
*
- Tarihten husumet çıkarmaya alışmışlar.
*
- Şefkat ve anlayışla yaklaşmaktan uzaklar.
*
- Nasıl yetiştirildilerse hep öyle devam etmeyi hüner sanıyorlar.
*
- Tarihi bir kişiliği yorumlama tekniğine vâkıf değiller.
*
- Yenilgilerinin sorumluluğunu kendilerinde değil başkalarında arıyorlar.
*
- Hata/sevap cetveli çıkarmasını beceremiyorlar.
*
- Kulaklarına üflenen her şeye hemen inanıyorlar.
*
- Milletin en umutsuz zamanında devasa bir umut olmanın ne demek olduğunu akıl edemiyorlar.
*
- Cumhuriyet´in eşit yurttaşı olmak ne demek farkında değiller.
*
- Atatürk ile Atatürk adına yapılanlar arasındaki farkı görmüyorlar.
*
- Bu milletin varoluş mücadelesinin kahramanı olmak nedir, hiçbir fikirleri yok!
HEPİMİZ MESUT ÖZİL´İZ
SIRF Cumhurbaşkanı Erdoğan´la fotoğraf çektirdi diye...
Almanya´da Mesut Özil´e mavi gökyüzünü dar ettiler.
*
Ne yaptılar Mesut Özil´e?
Ne yapmadılar ki!
- Islıkladılar, yuhaladılar.
- Irkçılık soslu saldırılarını hiç bitirmediler.
- Manşetlerden idam ettiler.
- Aşırı sağcıların önüne attılar.
- Tepindiler de tepindiler.
- Vicdansızca üzerine gittiler.
Mesut Özil de bu insanlık dışı ırkçılara karşı yapabileceği tek
şeyi yaptı:
Alman Milli Takımı´nı bırakıp gitti.
*
Mesele Tayyip Erdoğan meselesi falan değildir.
Mesele tamamıyla ırkçılık meselesidir.
İşte bu yüzden hep beraber ama hep beraber ?Hepimiz Mesut Özil´iz? diye haykırmak zorundayız.
ADNAN´A SORULACAK SORULAR BUNLAR MI?
Adnan Oktar´a sorgusunda...
- Beş vakit namazı kafasına göre yorumlaması...
- İslami örtünmeyi bikini boyutlarına indirmesi...
- Sadece şarabı haram sayması...
Falan da sorulmuş.
*
İyi de kardeşim, adamın yapıp ettiklerini İslami ölçülere göre yargılamak polisin, savcının işi değildir ki!
*
Polisin, savcının görevi...
- Adamın casusluk suçu işleyip işlemediğini...
- Küçük kız çocuklarına tecavüz gibi korkunç bir suça bulaşıp bulaşmadığını...
- Tehdit, şantaj görüntüleri biriktirip biriktirmediğini...
Ortaya çıkarmaktır.
*
Adnan Oktar´ın çarpık İslami anlayışıyla uğraşmak yerine suçlarıyla uğraşılmalıdır.
Eğer bu yapılmazsa...
Adnan Oktar bu operasyondan da yırtacak ve başımıza bela olmaya devam edecektir.