Bilim dünyasının ekseriyeti uzayın oluşumunu Evrensel Fizik Kuralları Esaslarına göre izah etmeye çalıştı. Uzay'ın "sonsuzdan gelip sonsuza giden ve kendiliğinden oluşan bir yapı" tezine dayanan bu fikir temelde mutlak bir yaratıcıya olan inkârın bir tanımı niteliğindedir. Bu kadar devasa büyüklükteki bir yapının kusursuzca ve birbiri ile uyumlu bir şekilde kendi kendine oluşması mantık veya kurallar ile izah edilir bir durum değildir. Allah(cc) bu yapıyı kusursuz bir şekilde ve belli bir ölçüye göre belli bir süre için yarattığını bize bildirmiştir. "Yedi göğü birbiriyle tam bir uyum içinde yaratan O'dur. Rahman'ın yaratışında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bak, bir kusur görebiliyor musun?"(Mülk Suresi-3) Diğer semavi kitaplar olan Tevrat ve İncil'de de Uzayın Allah(cc) tarafından yaratıldığı bildirilmiştir. Ancak, Hristiyan ve Yahudi bilim insanlarının inandıkları ilahi uzayın yapısı ile izah edememeleri nedeni ile fikirleri pek itibar görmemiştir. Bununda en önemli sebebi Tevrat ve İncil'in tahrif edilen bölümlerinde Allah(cc)'a çocuk isnadı, Uzayda dolaştığı ve yorulduğu gibi bazı vasıfların yakıştırılmasından kaynaklanmaktadır. Allah(cc), Kıyamete kadar geçerli olan Kur'an-ı Kerimde kendisine atfedilen bu yakışıksız sıfatlardan dolayı insanlar kınamıştır. Ve bunun için "Esma-ul Hüsna" diye adlandırdığı 99 tane güzel isim ile kendisini insanlara tanıtmıştır. Yaratılış ve Uzayın düzeni ile ilgili hemen hemen her alanda Allah(cc)'ın güzel bir ismini bulmak mümkündür. Bu isimleri ne kadar iyi anlarsak Allah(cc)'ı da o derece iyi tanımış oluruz. Evreni ve uzayı iyi tahlil etmemizin temel yolu da Allah(cc)'ı iyi tanımaktan geçmektedir. Elinizdeki bu eser Allah(cc)'in en güzel isimleri çerçevesinde yaratılış sürecine farklı bir bakış sunmaktadır.