Türkiye saati ile 21:00 sularında kameraların önünde geçen Trump, Kudüs´ü İsrail´in başkenti ilan etti, ABD Büyükelçiliği´nin taşınması talimatını verdi. Trump, açıklamasının ardından daha önce Kongre´den geçen yasayı imzaladı. İlk tepki Türkiye´den geldi. Dışışleri Bakanlığı´ndan yapılan açıklamada Trump´ın aldığı karar kınandı.
Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump´ın bugün, ABD´nin Kudüs´ü İsrail´in başkenti olarak tanıyacağı ve Tel Aviv´deki Amerikan Büyükelçiliğinin Kudüs´e taşınması hazırlıkları için talimat vereceği belirtilmişti. Bu tartışmaların ardından Trump kameralar karşısına geçerek "Kudüs, İsrail´in başkentidir" açıklaması yaptı.
ABD Başkanı Donald Trump´ın beklenen açıklamasından satır başları şöyle:
KUDÜS İSRAİL´İN BAŞKENTİDİR
"İsrail Filistin barışı için çalışmaya devam edeceğiz. Ortadoğu barışı için elimden geleni yapacağım. İsrail Filistin çatışmasına çözüm bulunacak. İsrail´in başkenti olartak tanıyacaktı. Bu yasa kongreden büyük çoğunlukla çıkmıştı. ABD´nin büyük elçiliğini Kudüs´e taşıma kararından bertaraf ettiler. Kudüs´ün bu şekilde tanınması gecikti. Bazıları cesaretleri yok dediler. Şimdi İsrail ile Filistin arasında barış anlaşması çalışmaları var. Atılan bu adımı ABD´nin çıkarına olarak görüyorum. İsrail bağımsız ve egemen bir devlettir. Bu şehir başbakan ve cumhurbaşkanının evinin olduğu yerdir. Kudüs İsrail´in başkentidir. bundan fazlası da değildir, azı da değildir. Bu bu kadardır.Bu Kudüs büyükelçilik yasası ile de uyumludur."
BÜYÜKELÇİLİĞİMİZ KUDÜS´E TAŞINACAK
"Kudüs sadece 3 büyük dinin merkezi değildir. Dünyanın en başarılı demokrasilerinden birinin de merkezidir. Kudüs Yahudilerin ibadet ettiği, Hristiyanların bulunduğu, Müslümanların da ibadet ettiği bir yerdir. bir noktayı da ifade edeyim. Bu kararın amacı kalıcı bir barış anlaşmasından ayrılma adımı değilir. Biz bu anlaşmayı istiyoruz. Biz taraf olmuyoruz. Tartışmalı sınırlara herhangi bir şekilde taraf olmuyoruz. Bir barış anlaşmasının kolaylaştırıcı olmasına çalışıyoruz."
İSTİKRAR ADIMI...
"Bütün taraflara çağrıda bulunuyoruz. Haram-üş Şerif denen bölgenin aynı şekilde kalmasını istiyoruz, barışı istiyoruz. Barışın geleceğine istikrara ve güvenliğe katkı yapacaktır bu adım. Barışa varacağız. Bu kutsal şehir insanlığa hizmet edecektir. Barış ona uzanmak isteyenlerin uzanabileceği uzaklıkta. Çocuklarımız sevgi ve dostluk miras almalılar. Ruhaniyet açısından çok önemli bir bölge. Bu bölgeyi harika bir gelecek beklemekte. Halklara şu çağrıda bulunuyorum: Tartışmalarınızı şiddetle yapmayın. Bugün kendimizi karşılıklı anlayış ve saygı yoluna sokmalıyız. Tüm olasılıkları tekrar değerlendirelim."
TALİMAT VERİYORUM
"Dışişleri Bakanlığı´na talimat veriyorum. Hemen taşınma işlemlerine başlanacak. Bu karar, bizim ABD olarak bölgede kalıcı barış anlaşmasına taahhüdümüzü bozmuyor. Bizler İsrailliler ve Filistinliler için güzel bir anlaşma istiyoruz. Bizler, tartışmalı sınırlar konusunda nihai bir şey söylemiyoruz. Bütün bunlar iki taraf arasındaki anlaşmaya kalmış şeyler."
ABD´nin Tel Aviv Büyükelçiliğini Kudüs´e taşıma sözü veren Trump´ın bugün açıklamasında bu yönde kararını açıklayabileceği ifade ediliyordu. Filistin ise, "Kudüs´ü İsrail´in başkenti olarak tanıma" anlamına gelecek bu adıma şiddetle karşı çıkarak tepki göstermişti.
ERDOĞAN´DAN KUDÜS ÇAĞRISI
Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere dünya liderleri de Trump´ı bölgeyi kaosa sürükleyecek karar için uyarmıştı.
Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı Zirve Dönem Başkanı sıfatıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti´nden dünya kamuoyuna Kudüs çağrısı yaptı. ´ABD´yi kaosu tetikleyecek bu adımdan vazgeçmeye, İsrail´i de barışa katkı sağlayacak politikalar izlemeye´ davet etti.
Erdoğan çağrısında şu ifadeleri kullandı:
"Üç semavi dinin kutsal mekânlarının bir arada yer aldığı, ilk kıblemiz Harem-i Şerif´in kalbinde her daim nur gibi parladığı, peygamberler şehri Kudüs´ün kutsiyetinin müdafaası ve tarihi statüsünün muhafazası sadece Müslümanların için değil tüm insanlık için önemli bir görevdir´´ diye başlayan çağrı şöyle devam etti: ´´Bölgemizle birlikte tüm dünyada vicdanın, adaletin, karşılıklı saygının tesisinin ve sürdürülebilmesinin mihenk taşı, Kudüs´e sahip çıkabilmektir. Tarihte Kudüs´ün özel dini yapısına ve bundan kaynaklanan mahremiyetine saygı duyulmadığında ne kadar acılar çekildiğinin pek çok örneği vardır.´´
BM KARARLARINI YOK SAYIYOR
´´Kudüs´te, Filistin´in BM kararlarıyla defalarca tasdik olunmuş haklarını yok sayan her adım, farklı dinlere mensup insanların bir arada yaşama idealine vurulmuş çok ağır bir darbedir´´ denilen çağrıda, ´´Bölgedeki huzur ve güvenliğin şartı olarak gördüğümüz 1967 sınırlarında, başkenti Kudüs olan, egemen ve bağımsız Filistin Devleti talebinden vazgeçilebilmesi asla mümkün değildir´´ vurgusu yapıldı.
TARİH ÖNÜNDE HÜKÜMSÜZ
´´ABD´nin uluslararası hukukla birlikte tarihi ve sosyal gerçeklerin hiçe saydığı´´ belirtilerek İsrail´in Kudüs´ü ilhak kararı, bu çerçevede yaptığı tüm işlem ve uygulamalar gibi ABD´nin açıklamasının da gerek vicdan, gerek hukuk, gerek tarih önünde hükümsüz olduğu dile getirildi. "Herkes için barış, ancak Doğu Kudüs, Batı Şeria, Gazze´deki İsrail işgali sona erdiğinde ve Filistinliler kendi yurtlarında hür olabildiğinde mümkün olacak´´ değerlendirmesi yapıldı.