Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) başkanlığına ikinci kez seçilen Mehmet Şahin´i ziyaretinde, ülke olarak ulaşmaları gereken hedefleri olduğunu kaydetti.
Cumhuriyetin, 2023 yılında çok daha güçlü olması ve hak ettiği yere gelmesi gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, yeni nesillerin 2053, 2071 hedeflerine sadece sloganlarla değil, somut projelerle ulaşabileceğini dile getirdi.
Çavuşoğlu, vizyon ve proje ortaya koyacaklarını, üreteceklerini aktararak, "Biz 16 yılda turizmde, inşaat sektöründe, ticarette, her alanda sizlerden gelen talepleri dikkate alarak, sonuç odaklı görüşlerinizi dikkate alarak hizmetler verdik." dedi.
Bulunduğu mevkiyi, makamı halkın iradesi dışında kullanmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, bunu yapmaları halinde halka saygısızlık göstermiş olacaklarını söyledi.
Çavuşoğlu, siyasetçilerin devletten ve milletten aldığı gücü daha sonra millete, halka farklı amaçla kullanmamaları gerektiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kullandığımız zaman halk bize tokadı vurur. Hem de Osmanlı tokadı vurur. Milletin ve devletin verdiği yetkiyi, baskı unsuru olarak kullananlara bakın, hepsi zavallı, aciz ve çoğu da psikolojik olarak sorunlu insanlardır. Kendisine güvenen insan koltuktan güç almaya çalışmaz. Koltuğu güçlendirmeye çalışır. Bir mevkiye, yere geldiği zaman da onu başkalarına güç aracı olarak değil, hizmet aracı olarak kullanır."
"Yeri gelince hainlerin teröristlerin tepesine balyoz gibi ineceğiz"
Milletin 15 Temmuz´da tankın, tüfeğin, F16´ların karşısında göğsüyle durduğunu ifade eden Çavuşoğlu, bu milleti kimsenin durduramayacağını, korkutamayacağını bildirdi.
Türkiye´nin oynadığı rolü iyi görmek gerektiğini aktaran Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Türkiye´nin çok aktif, çok yönlü ve çok dinamik olması gerekiyor. Yeri gelince hainlerin, teröristlerin tepesine balyoz gibi ineceğiz. Sert gücümüzü herkes görecek ama şefkatimiz, merhametimiz ve vicdanımızla mağdurların yanında olmaya devam edeceğiz. Dik durulması gereken yerlerde dik duruyoruz. Neden? Önce Allah´a sonra sizlere güveniyoruz. Arkamızda milletimiz var ama esneklik gerektiği zaman esneklik, diplomasi gerektiğinde diplomasi, müzakerenin yapılması gereken yerde müzakere, uzlaşı gereken yerde ise uzlaşı... Bunların hepsi lazım. Bunları da en iyi şekilde kullanıyoruz. Arkamızda milletin gücünü hissederek kullanıyoruz."
"Kosova karıştı. Neden karıştı, neden birbirlerine girdiler?"
FETÖ´cü hainlerin nerede olursa olsun peşlerini bırakmayacaklarına değinen Çavuşoğlu, içeride ve dışarıda enselerinde olduklarını söyledi.
Çavuşoğlu, teröristleri enselerinden tutup ülkeye getirdiklerini belirterek şöyle konuştu:
"Öyle yurt dışına kaçtı, orada Türk devletine ihanet etmek yok. Nerede olursanız olun size rahat, huzur yok. Nerede olursa olsun hesap vereceksiniz. Bugünlerde yine bazı ülkelerden bunları getiriyor, adalete, yargıya teslim ediyoruz. En son Kosova´dan getirdik. Kosova karıştı. Neden karıştı, neden birbirlerine girdiler? Neden görevden alındılar? Oysa Kosova´yı ABD´den sonra ikinci tanıyan ülkeyiz ve Kosova´nın tanınması için dünyada çok aktif bir politika izliyoruz.
Cumhurbaşkanımız Kosova´yı tanımayan hangi ülke olursa olsun onun başbakanı, cumhurbaşkanıyla konuştuğu zaman bunu hatırlatıyor. Buna inandığımız için yapıyoruz. Sırbistan ile ilişkiler mükemmel. Anlaşamadığımız tek nokta Kosova konusu. Sırbistan ile Kosova´yı parantez içine alarak ilişkileri geliştirdik. Sırbistan ile ilişkimizi her anlamda geliştiriyoruz herkesle de böyle geliştirmek istiyoruz. Ama neden Kosova? En çok yatırımı biz yapıyoruz. Üçüncü sıradayız. İki sebebi var; Biri FETÖ. Tüm kurumların en iç noktalarına sızmış. Neden bazılarını görevden aldılar? İşte gelenlerden biri itiraf etti: Onların çocuklarını okutuyoruz, ondan diye. Çocuklarını alıyorlar, elitlerin çocuklarını alıyorlar. Onlar devlet kurumuna giriyorlar ve içeride kontrol ediyorlar. Kırgızistan´ı da böyle yapıyorlar. Diğer ülkeleri de böyle yapıyorlar. Afrika´da da böyle yapıyorlar. Bir de çok ciddi paralar harcıyorlar."
Bazı Asya, Latin Amerika gibi ülkelerin tedbir aldığını ifade eden Çavuşoğlu, bunları sınır dışı, bazılarını da teslim ettiğini dile getirdi.
"Tüm terör örgütleriyle mücadele ediliyor"
Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Kosova içine düştüğü bu girdaptan kurtulamazsa FETÖ´nün kontrolünde bir ülke olur. Türkiye olarak bu gerçekleri söylemek zorundayız. Türkiye´ye yönelik yaptıkları konuşmaları da kabul etmiyoruz. Dostluğun, kardeşliğin ve desteğin karşılığı bu olmamalı. İki hainin dostu musunuz, Türkiye´nin mi? Biz tarih boyunca dost ve kardeş olduk. Bundan sonra da böyle olacağız. Hainlerin ülkenizden temizlenmesi gerekiyor ve ilişkilerimizin rehin alınmasına müsade etmememiz gerekiyor.
Elbette sadece hainleri değil, bu hainleri destekleyenlerin baskısı sonucunda da bu tepkiler geldi. İnşallah Kosova bu hainlerden temizlenir. Kosovalı kardeşlerimiz de huzura kavuşur ama ne olursa olsun ister Kosova´da ister başka yerde bize yönelik hainlerin bulundurulmasına müsade etmeyeceğiz. Bu onların içişlerine karışmak değildir. Kosova´nın Türkiye´de darbe yapmış hainlerin temsilcilerini ülkesinde barındırmaması gerekiyor. Dosttan beklediğimiz budur. İnşallah Kosova bundan sonra daha sorumlu adım atar dostluk ve kardeşliğin gereğini yapar."
Teröre karşı çalışmalar ve mücadelenin sadece FETÖ´ye yönelik değil, PKK ve YPG ile de sürdürüldüğünü anımsatan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Afrin´e girerken ses sadece YPG ve PKK´dan çıkmadı. Müttefik ülkeler de ses çıkardı. Onların kara propagandasına katılanlar oldu ama anında cevap verdik, susturduk. Şimdi doğru olanı yapıyoruz. Hedefimiz hainler, teröristler. Afrin´deki kardeşlerimiz kim olursa olsun Kürt, Türkmen, Süryani, Hristiyan, Sünni, Şii, Müslüman fark etmez, hepsi bizim, komşumuz, kardeşimiz. İnsani yardımlarımızı ulaştırıyoruz ve doktorlarımız şifa dağıtıyor. AFAD´ımız acil ihtiyaçları karşılıyor. Kızılayımız gıda ve insani yardımları ulaştırıyor. Türk iş makinelerimiz orada. Hem biz teröristten, tehditten kurtuluyoruz aynı zamanda Suriye halkı huzura kavuşuyor. Fırat Kalkanı operasyonundan bu yana 140 bin Suriyeli buraya döndü. Afrin bölgesine de en az 200 bin kişinin döneceğini bekliyoruz."
