Güney Yoksulluk Hukuku Merkezi (SPLC) isimli kar amacı gütmeyen kuruluş tarafından hazırlanan 2019 yılı raporunda, "beyaz milliyetçi nefret grubu" sayısı geçen yıl, 2018 yılına göre yüzde 55 artarak 155'e çıktı.
SPLC sözcüsü Lecia Brooks, yaptığı basın açıklamasında, "Beyaz milliyetçi hareketlerin artması demokrasimize karşı artan bir tehdittir" ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump ve yönetiminin 2016’dan bu yana yürüttüğü başkanlık kampanyasının aşırı sağcı nefret gruplarını ve beyaz milliyetçiliği teşvik ettiğini iddia eden Brooks, ‘’Nefretin bu ülkede hala büyük bir sorun olduğunu gösteren başka göstergeler var" dedi.
Müslüman Karşıtı Bağnazlık kurumunun özel danışmanı Madihha Ahussain de, ‘’Mart 2019’da, Yeni Zelanda'da en az 50 Müslümanın ibadet halindeyken öldürülmesi ve olayın canlı olarak sosyal medyadan yayınlanması internetin nefret söylemi için aracı kılınmasına net bir örnektir’’değerlendirmesinde bulundu.
SPLC raporu, göçmen karşıtı grupların da 2019 yılında, 2018 yılına göre yüzde 18 arttığını ortaya koydu.
-Kovid-19 nefret söylemini tetikliyor
Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) yayılmasına paralel olarak, çoğu Asyalılara yönelik saldırılarda da artış kaydedildi.
Western States Center Genel Direktörü Eric Ward, sağcı grupların merkezlerinden biri olan ABD Pasifik Kuzeybatı bölgesinde, Kovid-19 bağlamında beyaz milliyetçi söylemlerde artış kaydedildiğini belirtti.
Uzmanlar, özellikle Asyalılara yönelik nefret söylemini artırabilecek etkenler arasında ABD Başkanı Donald Trump’un Kovid-19 ile ilgili olarak ‘’Çin virüsü’’ ifadesini kullanmasının etkili olacağının altını çizdi.
Kaynak: dunyabulteni.net