10 yıla yakın topluma meydanlarda bu hedefleri yedirdik. Hayali büyük hedefler karşısında bugün bırakın 2023 hedeflerini, 2008’in bile gerisine düştüğümüzü görüyoruz. Hatta reel dolar kuruna göre 2005’in bile gerisindeyiz.
Kısaca ekonomide ülkeyi aldığımız yere geri getirdik.
Krizde aldık ve krize getirdik.
17 yılda gittiğimiz yol sadece 2 yıl oldu. Çünkü 2023 değil, 2005’e geri döndük.
Daha geçen yıl bu zamanlardı (20 Eylül). 2018 yılının ilk yarı büyüme rakamları gelmişti. Şu an bu büyüme yüzde 6,49 ama o zaman revize edilmemiş hali yüzde 6,18’di.
Yani geçen yıl “Yeni Ekonomi Programı YEP” açıklandığında 2018 yılının ilk yarısının verileri tamamlanmış, 3. çeyreğin öncü verileri gelmiş ve kala kala son çeyrek vardı. Ve dediler ki, 2018 yılını yüzde 3,8 büyüme oranı ile kapatacağız.
***
O gün şunları yazmıştım:
“Büyüme bu yılın (2018) ikinci yarısında sadece ve sadece yüzde 1,78 olacak. Bunu YEP doğrudan söylemiyor elbette. Diyor ki, 2018 yılı büyüme oranı yüzde 3,8 olacak. Bu ne anlama geliyor? Yılın ilk yarısında büyüme oranımız yüzde 6,18 (Yapılan revizelerle bu oran şimdi 6,49’a yükseltildi). Eğer yılın tamamında yüzde 3,8 büyüme oranı olacak ise, kalan yarı yılda ancak ve ancak yüzde 1,78 büyüme oranı elde edebileceğiz.
Büyüme düşecek ise, istihdam ne olacak? İşte orada da sayın Bakanın dediği gibi: Kısa süreli azıcık artış olacak.
Nitekim 2019 yılında da büyüme yüzde 2,3’e düşecek ve işsizlik oranı da yüzde 12,1’e yükselecek. Yani 2019 yılı ortalamasında ülkemizde toplam işsiz sayısı da yaklaşık olarak 4 milyon kişiye çıkacak. Ya da 12 milyondan fazla kişi işsizlik sorunu ile yokluk yaşayacak.
YEP başka ne diyor?
A- 2019 yılında büyük kısmı giderlerden olmak üzere 75,9 milyar TL kamu tasarrufu olacak. En büyük tasarruf 30,9 milyar lira ile kamu yatırımlarından vazgeçilerek sağlanacak.
B- Lüks tüketime yeni vergi geliyor.
***
Bu ara bölüm geçen yıl yazdığım mesele.
Ama burası bakın çok önemli? O günlerde kamu yatırımlarını gözden geçirip israf yatırımları durdurmak lazım diyen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu adeta linç edilmiş ve “Türkiye’nin büyümesini istemeyen adam” ilan edilmişti.
Oysa bir kaç ay sonra Bakan Berat Bey YEP ile kamu yatırımlarını gerçekten de durduruyordu.
(Özel sektöre Hazine garantileri verilerek yaptırılan çok ama çok yüksek ücretli yatırımlar ise son sürat devam ettirildi. Bakın yılda sadece iki dini bayramda yoğun kullanılan Çanakkale Köprüsü’nün ayakları da çıkmış oldu.)
***
YEP 2018 yılına ilk yarıda yüzde 6,18 (revize edilmemiş hali) büyümeye rağmen yüzde 3,8 büyüme hedefi koymuştu. Oysa 2018 yılını ilk yarıdaki 6,18 büyümeye rağmen yüzde 2,8 büyüme ile kapattık. Bunun anlamı şuydu: 2018 yılının ikinci yarısında yüzde 1,78 büyüme hedeflemiş olan YEP’in hedefi tutmamış ve ikinci yarıda ülkemiz ekonomisi yüzde -0,29 küçülme yaşamış oldu.
Hedef = büyüme
Gerçek = küçülme oldu.
Daha yılın son üç ayında açıklanan programı bile tutturamamıştık.
2019 yılı için 2,3 büyüme hedefi koyduk ama onca çelişkili GSYH hesabına rağmen yılın ilk yarısını yüzde -1,92 küçülme ile kapattık bile. Bu ne demek biliyor musunuz? Geçen yıl YEP ile 2019 yılı için konulan 2,3 büyümenin sağlanması için yılın 2. yarısında tam yüzde 6,13 büyüme sağlamamız gerekiyor.
Oysa bütün öncü göstergeler ekonomide yeniden durgunluğun yaşandığını, seçim nedeniyle açılan musluklarda kapanmaya başlayınca kuyunun dibinde debelendiğimizi gösteriyor.