CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Hatay Akademik Meslek Odaları Kurulu´nda konuştu. ?Suriye´de Ortadoğu´da bir savaş yaşandı. Binlerce kadın, çocuk hayatını kaybetti.? diyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
?Orada yaşayanlar akrabalarımız. Sınır komşularımız. Biz hiçbir zaman Suriye´de kan aksın istemedik. Milyonlarca insan kendi topraklarından kopsun istemedik. Bu coğrafyada barışı egemen kılmalıyız. Bütün farklılıkları zenginlik kabul ederek dostça yaşamalıyız. Hatay bunun örneği, yıllardır birlikte yaşıyor. Farklı kimlikler bir arada yaşıyor. Egemen güçler zengin kaynakları nedeniyle Ortadoğu halklarının birbirini öldürmesinden kazanıyor. Silahlarını veriyorlar, yönetiyorlar. Bu tablo Türkiye´nin kabul edeceği bir tablo olmamalı.
Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı kurmamız lazım. Türkiye, İran, Irak ve Suriye bir araya gelmeli. Niye kavga ediyoruz biz demeli bu 4 ülke. OBİT´te bulunan ülkeler barışı huzuru birlikte getirebilir mi evet getirebilir. 3,5 milyon Suriyeli geldi buraya, gelsinler tabi. Ama oradaki savaşın bitmesi ve Suriyeli kardeşlerimizin kendi topraklarına dönmesi gerekiyor. Bu huzuru sağlamak lazım.
Avrupa Birliği (AB) yetkilileri bana Suriye´yi sordu. Dedim ki siz 10 bin göçmen geldi diye kıyamet koparıyorsunuz ama Suriye´de kan aktığında gözlerinizi kapattınız. Siz sorumlusunuz. Neden suskun kaldınız uzun süre dedim. Göçmenlerden eğitimli olanları alıp, geri kalanını insandan saymadınız dediğimde Batı´nın ikiyüzlülüğü ile karşılaştılar. Türkiye´de yaşanan terör olaylarını da görmediler. Onlara da OBİT´i anlattım. Destekleyin dedim.
Ortadoğu´ya önce barışı getireceğiz, yeter mi; hayır. Elinizi cebinize atacaksınız, yeniden imar edilmesini sağlayacaksınız. Bölgede yaşanan dramlara siz tanık oldunuz. OBİT´i 4 ülke kurar sonrasında yeni katılımlar olur. Bu sağlandığında Türkiye sembol bir güç olarak da ortaya çıkacaktır. Suriye´de yaşananlardan en çok Hatay, Gaziantep etkilendi.
Biz savaş başladığında heyet gönderdik, çatışmaların zararlarını yerinde inceledik. Bunu iktidar yapmadı biz yaptık. Biz çözümü toplumun önüne koymak zorundayız. Aydının sorumluluuğu ağırdır. Aydın sorunları önceden görür, çözümlerini de. Sizler hayatın her alanını planlıyorsunuz. 2019´dayız Türkiye Cumhuriyeti´nde kalkınma planı yok
1960´dan bu yana planlar var, 2019 Türkiye´de Kalkınma Planı yok. Neyi yapıyorlar, çiftçinin durumu belli, işsizin hali ortada. Sorunlar herkesin gözü önünde ama çözüm için planlama yok. Liyakatten söz ettik, devleti ayakta tutan liyakattır. Hayatın her alanını planlayacak kadrolar büyük ölçüde devletten çıkarıldı. Olanlar da dikkate alınmadı. Liyakat değil sadakat esas alındı.
Bir üniversitede tanzim satış mağazası açılmış, böyle bir tablo olur mu ya? O üniversite tarım neden bu hale geldi onu araştırmıyor. Bunu araştıracak kadroları göreve getirmiyor. Neden çiftçiye gereken destek ödenmiyor. Üniversite bunu araştırılmalı. Kendi kendine yeten bir ülke nasıl oldu da bu hale düştü bunu araştırmalı. Sırf Saray´a yaranmak için ?Biz de tanzim satış mağazası açtık´ diyor. Bunlara bilim insanı denir mi? Bu nedenlerle sizlerin büyük sorumluluğu var. Ben sorunu çözmek için sizlerin bilgisine ihtiyacım var. Üreteceğiniz her fikir bizim için son derece değerlidir.
Kaynak: Medya
