Milli Gazete'den Furkan Erten, Pakistan İstanbul Başkonsolos Yardımcısı Saleem Ulam Khan'la Keşmir'i Görüştü...
İslam coğrafyasının kanayan yarası Keşmir’de Müslümanlar, Hinduların zulmü altında hayatta kalma mücadelesi veriyor. Yaklaşık 10 aydır sokağa çıkma yasağının sürdüğü Keşmir’de, Hindistan’ın zulmü korkunç boyutlara ulaştı. Anayasa maddesinde değişiklik yapan ve Keşmir’in özerklik statüsünü kaldıran Hindistan hükümeti, 12 milyon Müslüman’ın yaşadığı bölgeyi açık hava hapishanesine çevirdi. Geçtiğimiz günlerde 10 genci şehit eden Hindular, Keşmir’e tıbbı malzeme girişini engelledi. Pakistan’ın İstanbul Başkonsolos Yardımcısı Saleem Ulam Khan, Keşmir’de devam eden insanlık dramını Millî Gazete muhabiri Furkan Erten’e anlattı.
“İSLAM ÜLKELERİ KEŞMİR’E SAHİP ÇIKMALI”
Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızı rahmetle anan Khan, “Erbakan Hoca, Müslümanlar birlik olsun diye çalışmış ve onun için D-8’i kurmuştur. Kıymetli bir yapı olan D-8, Keşmir için çalışmalarını sürdürmelidir. D-8, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Birleşmiş Milletler eliyle Hindistan’a baskı yapılması gerekiyor. Pakistan, Türkiye ve tüm İslam ülkeleri Keşmir’e sahip çıkmalıyız” dedi.
“SOKAĞA ÇIKMAK 10 AYDIR YASAK”
Sayın Khan, Keşmir’de şuan neler yaşanıyor? Bize kısaca özetler misiniz?
Keşmir şuan açık hava hapishanesine dönmüş durumda, Hindistan zulmü devam ediyor. Salgından önce getirilen sokağa çıkma yasağından dolayı Müslüman vatandaşlar evlerinden uzun zamandır çıkamıyor. Yaklaşık 10 ay önce Hindistan, Anayasası’nın 370’inci maddesini yürürlükten kaldırdı. Bu süreçte Keşmir halkının tepkiler göstermesinden dolayı sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Biz iki aydır evdeyiz, telefonlarımız, televizyonumuz çalışıyor. Ama Hindistan baskısı altındaki Keşmir’de aylardır insanlar evlerinde hapis hayatı yaşıyor. Telefonlar çalışmıyor, seslerini duyuracakları sosyal medya yok. Öte yandan Hindistan, gazetecilere de izin vermiyor ve haberler engelleniyor. Bölgeden bilgi almak çok güç bir hale geldi.
“HİNDİSTAN ZULMÜ KORKUNÇ BOYUTA ULAŞTI”
Anayasa’da değiştirilen 370’inci maddenin detayları nedir?
Bu 370’inci madde ile Keşmir’in özerkliği kaldırıldı. Keşmir’in ayrı cumhurbaşkanı, başbakanı olabiliyordu, yani ayrı devletti. Elbette hala cumhurbaşkanı var, Keşmir ayrı bir devlet. Fakat Hindistan kendi anayasasından bu maddeyi kaldırarak Keşmir’i özerklikten çıkarttı. Mesela Hindistan’da yaşayanlar Keşmir’den arazi alamaz, Keşmir’den biriyle evlenemezdi. Bunun gibi şeyler değiştirildi. Artık Hindular, Keşmir’de toprak almak için Müslümanları zorlayabilirler. Keşmir’deki Müslümanlar bu maddenin değişmesini kabul etmediği için protestolar yaptı. Hindistan da sokağa çıkma yasağı ilan etti.
“SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI İLE KEŞMİR’İN TARIMINI BİTİRDİLER”
Hinduların toprak almalarının ekonomik de bir anlamı var. Keşmir’in ekonomik anlamda durumu nasıl?
Keşmir’de birçok iş yeri devam edemez hale geldi, işsizlik arttı. Arazi satın alımlarına bakacak olursak Keşmir ziraat noktasında verimli topraklara sahip. Özellikle meyve yetiştiriciliği bölgenin önemli gelir kaynağı. Fakat bu dönemde hiçbir araziye bakılamadı, meyve ve sebzeler toplanamadı. Çünkü insanlar evlerine hapsedilmiş durumda. Sokağa çıkma yasağı ile Keşmir’in tarımını bitirdiler. İnsanların emek verdiği meyve ve sebzeler çürüdü. Tabii bu da Keşmir ekonomisine büyük darbe vurdu.
“HİNDİSTAN ZİNDANLARI TIPKI İSRAİL HAPİSHANELERİ GİBİ”
En son ne zaman haber aldınız? Müslümanlar, şuan neler yaşıyor?
En son aldığımız habere göre birkaç gün önce Hindistan askerleri 10 Müslüman genci şehit ettiler. Müslüman alimlerin ve liderlerin evlerine saldırıyorlar, hapse atıyorlar, şehit ediyorlar. Hapiste ne işkence yapıyorlar bilemiyoruz. Çünkü Hindistan zindanları tıpkı İsrail hapishaneleri gibi... Hindistan, Keşmir’deki alimleri, liderleri öldürerek mücadelenin biteceğini düşünüyor. Ama biz özgür Keşmir mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz.
“KORONAVİRÜSE KAÇ KİŞİ YAKALANDI BİLİNMİYOR”
Koronavirüs salgınıyla nasıl mücadele ediyorlar? Vaka ve ölüm sayıları tespit edilebiliyor mu?
Hindistan daha önce çok ağır hastaların bile tedavisini engelledi, bölgeye tıbbı malzeme girişini engelledi. Doktorlara dahi izin vermiyorlardı. Koronavirüs sürecinde de ilaç, koronavirüs testi gibi önemli malzemelerin girişini engellediler. Bu yüzden kaç kişi virüse yakalandı, kaç kişi öldü bilemiyoruz. Zaten Hindistan Keşmir’de salgının daha fazla yayılmasını ve insanların ölmesini bekliyor. Çünkü ne kadar fazla Müslüman hayatını kaybederse, oraya Hindistan’dan insan yerleştirecekler.
“HİNDİSTAN’A BASKI YAPILMASI GEREKİYOR”
Peki, Keşmir için ne yapılmalı?
Necmettin Erbakan Hocamızın mekânı cennet olsun, Allah rahmet eylesin. Erbakan Hoca, Müslümanlar birlik olsun diye çalışmış ve onun için D-8’i kurmuştur. Kıymetli bir yapı olan D-8, Keşmir için çalışmalarını sürdürmelidir. D-8, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Birleşmiş Milletler eliyle Hindistan’a baskı yapılması gerekiyor. Tekrar söylüyorum biz birkaç aydır evlerimizdeyiz ve birçok imkânımız var. Fakat Keşmir’de Müslümanlar evlerinde hapis hayatı yaşıyor. Keşmir halkının psikolojisi bozulmuş durumda. Keşmir’deki insanların sesini duyurmalıyız. Pakistan, Türkiye ve tüm İslam ülkeleri Keşmir’e sahip çıkmalıyız.
