Rossaprimavera'da yayınlanan bir habwre göre; ‘Zamanın Özü' hareketinin lideri Sergey Kurginyan, 2 Kasım'da Rusya 1 kanalında Vladimir Solovyov ile Akşam TV programında yaptığı açıklamada, Karabağ'da ortaya çıkan jeopolitik çatışmanın artık Kafkasya'daki küçük bir kavga gibi aynı anlama gelmediğini söyledi.
Siyaset bilimci Kurginyan, Ermenistan'ın çok Batı yanlısı bir ülke ve Başbakan Paşinyan'ın da tamamen iğrenç bir figür olmasına rağmen, Rusya'nın bu çatışmaya tepki veremeyeceğini belirterek şunları söyledi:
“Bu Kafkasya'da küçük bir tartışma değil. Bu, karar vermemiz gereken çok büyük bir sürecin başlangıcıdır. Ve otururuz, bekleriz ve aslında ültimatomlarla sınanırız. Bu ültimatomlar Macron'a veya başkasına değil, bize” dedi
4 Kasım'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Milli Birlik Günü vesilesiyle dini temsilcilerle yaptığı bir video konferans çerçevesinde Dağlık Karabağ'daki durumun savaşmadan çözülebileceğini söylediğini belirten Sergei Kurginyan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Daha önce, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e, Moskova'nın Ermenistan'a 1997'deki ikili bir anlaşmaya dayalı olarak yaptığı yardımın şartları konusunda istişarelere başlaması talebiyle bir mektup göndermişti.
Moskova, mevcut anlaşmalar çerçevesinde, yani savaşın Ermenistan topraklarına aktarılması durumunda gerekli tüm yardımı sağlamaya hazır olduklarını söyledi. Ancak, belirli yardım formatlarının tartışılacağını da eklediler.
Dağlık Karabağ'daki askeri çatışmanın 27 Eylül'de Azerbaycan'ın Artsakh taarruzunun başlamasıyla birlikte tırmandığını hatırlatmak gerekir. Geçtiğimiz ay içinde ateşkes sağlamak için üç girişimde bulunuldu, ancak hepsi başarısız oldu.
Azerbaycan'ın Karabağ'a yönelik saldırısının ilk gününden itibaren Türk makamlarının Bakü'nün eylemlerine koşulsuz destek verdiklerini de not ediyoruz. Daha sonra Türk Cumhurbaşkanı, Azerbaycan'ın Türkiye'nin desteğiyle Karabağ'ın tam kontrolünü ele geçirene kadar durmayacağını söyledi. Aslında Karabağ'da yaşanan çatışmalar, Rusya'ya doğrudan bir ültimatomdur.”
