KALKINMA BAKANI ELVAN: RİSK SERMAYESİ GİRİŞİMİ DE GÜNDEMİMİZDE

Kalkınma Bakanı Elvan, "Gündemimizde Risk Sermayesi Girişimi de bulunmaktadır. Risk Sermayesi Girişimi´ni kalkınma ajanslarımızın da iş birliğiyle ulusal ve bölgesel düzeyde uygulamayı planlıyoruz." dedi.

KALKINMA BAKANI ELVAN: RİSK SERMAYESİ GİRİŞİMİ DE GÜNDEMİMİZDE

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, gündemlerinde Risk Sermayesi Girişimi´nin bulunduğunu ifade ederek, "Bu uygulamayı kalkınma ajanslarımızın da iş birliğiyle ulusal ve bölgesel düzeyde uygulamayı planlıyoruz. Bu sayede gelişmiş bölgelerdeki başarılı uygulamaların diğer bölgelere de yayılması ve ülkemizin potansiyelini açığa çıkarması söz konusu olacaktır." dedi.

Anadolu Ajansı´nın (AA) global iletişim ortağı olduğu Dünya Melek Yatırım Forumu´nun (WBAF) açılışında konuşan Elvan, küreselleşmenin yenilik, dijital dönüşüm ve girişimcilikte muazzam değişikliklere sebep olduğunu belirterek, değişen talep yapısı ile mevcut arz yapısı arasındaki açığın kapatılmasının önem kazandığını, bu bağlamda girişimciliğin daha karmaşık hale gelen bireysel ve toplumsal ihtiyaçların giderilmesi için anahtar görevi gördüğünü söyledi.

Dinamik, esnek ve eğilimleri belirleyen işletmelerin hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde güçlü ve sürdürülebilir büyüme için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Elvan, bu işletmelerin; genellikle küçük ölçekleri, teminat yetersizliği ve saydam olmayan mali yapıları nedeniyle finansa erişim hususunda çeşitli zorluklarla karşılaştığını anlattı.

Geleneksel finansal kuruluşların, yüksek risk taşıdıkları için start-up ya da erken aşama şirketlerini finanse etmek konusunda isteksiz olduğuna işaret eden Elvan, şöyle konuştu:

"İş melekleri, girişimcilik ve finans arasındaki boşluğu kapatmak için bir katalizör olarak ortaya çıkmakta ve teknik ve finansal yardım sağlamanın yanı sıra uygun maliyetlerle pek çok problemi bir arada çözecek bir reçete sunmaktadır. Melek yatırımcılar aynı zamanda, yatırım yaptıkları ve ortak oldukları firmalara danışmanlık da yaparak değer yaratmaktadırlar. Bugün yalnızca ABD´de toplam melek yatırım miktarı yaklaşık 21 milyar dolara ulaştı. Apple ve Google gibi tanınmış birçok küresel şirket, en az bir kez melek sermayesi imkanını kullanarak işlerini genişletmişlerdir. Dolayısıyla Türkiye gibi pek çok ülkenin, melek yatırımcıları teşvik etmek için güçlü nedenleri bulunmaktadır."

Elvan, melek yatırımcıların başarısının güçlü bir düzenleme altyapısının varlığına bağlı olduğunu, bu kapsamda fikri mülkiyet hakları, sağlam yasal bir çerçeve ve güçlü bir kurumsal baz gerektiğini, bunların aynı zamanda sağlıklı bir yatırım ekosisteminin vazgeçilmez koşulları olduğunu vurguladı.

Türkiye´de girişimcilik ekosisteminin gelişimini desteklemek için önemli gayretler gösterdiklerini ifade eden Elvan, "Melek yatırımcılar için yasal düzenlemeleri 2013 yılında hayata geçirdik. Bu sistemle kamudan lisans alan yatırımcıların yaptıkları yatırımın yüzde 75´i vergiden düşürülmektedir. Yatırım yapılan girişimin son 5 yıl içinde kamudan destek alması durumunda ise bu oran yüzde 100´e yükselmektedir." diye konuştu.

"Kişi başı start-up yatırımları Türkiye´de 1,3 dolar"

Lütfi Elvan, akademik girişimciliğin, akademik bilgiyi toplumun, ekonominin ve sanayinin yararına dönüştürme sürecinde önemli bir rol oynadığına dikkati çekerek, akademisyenlerin teorik altyapıya ve yenilikçi fikirlere sahip olmakla birlikte ticarileştirme ve pazarlama konularında sınırlı tecrübeye sahip olabileceğini veya ilgili ağlara erişemeyebileceğini söyledi.

Elvan, "İş melekleri de bu kritik boşluğu kendi bilgi, deneyim ağı ve sermayeleriyle doldurmaktadır. Türkiye´de akademik girişimcilik hızla gelişmekte ve ağırlıklı olarak teknoparklarda yoğunlaşmaktadır." dedi.

Elvan, girişimciliğin finansmanı alanındaki gelişmeler konusunda, kitle fonlaması ve risk sermayesi girişimi, genç girişimci merkezleri hakkında da bilgi verdi.

Melek yatırımların son yıllarda Türkiye´de hızla geliştiğine dikkati çeken Elvan, melek yatırımcılara verilen lisansların dağılımına bakıldığında, İstanbul´un yüzde 79 ile birinci sırada yer aldığını, diğer şehirlerde de melek yatırımcılığın yoğunlaşmasını istediklerini ve geçen yıl melek yatırım, girişim sermayesi ve özel sermaye yatırımlarının toplamda 177 milyon dolarlık bir yatırım yaptığını, bu tutarın, çok çeşitli ve de karlı iş fırsatları sunan Türkiye gibi bir ülke için yeterli olmadığını söyledi.

Türkiye´de özellikle, start-up´lara yapılan yatırımların Batı Avrupa ülkelerine kıyasla hala düşük olduğunu belirten Elvan, "Kişi başı start-up´lara yapılan yatırımlar Türkiye´de 1,3 dolarken, Avrupa Birliği´nde ilk 10 ekonomisinde en düşük paya sahip olan İspanya´da ise 12,7 dolar." dedi.

Elvan, Türkiye´nin güçlü bir makroekonomik yapıya, yatırıma elverişli iş ortamına, dinamik ve yenilikçi bir genç nüfusa sahip olduğunu vurgulayarak, coğrafi konumun, dünyanın önde gelen pek çok pazarına erişim sağladığını ve dünya ticaretinin yarısından fazlasının, hava yolu ile Türkiye´den sadece 4 saatlik bir mesafede gerçekleştiğini kaydetti.

"Zaman, yatırım zamanı"

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, geçen yıl için güçlü iç ve dış talebin katkısıyla yüzde 7´nin üzerinde bir büyüme oranı beklendiğini ifade ederek, şöyle dedi:

"İmalat sanayi ve ihracata ilişkin göstergelerimiz oldukça güçlü seyrediyor. Ekonomideki güven seviyeleri artış eğiliminde, gelecek için beklentiler parlak. Zaman, yatırım zamanı. Daha fazla iş birliği yapmamız durumunda tüm taraflar için kazan-kazan imkanı doğacak. Biz yenilikçi girişimlerin ülkemize sağlayacağı katkıların farkındayız. Melek yatırımcıların, yenilikçi kuruluşlara büyüme fırsatları sağlama konusunda önemli roller oynadığını biliyoruz ve finansmanın ötesinde melek yatırımcılara teşvik sağlıyoruz."

Elvan, Türkiye´de girişimcilik ekosistemini daha da güçlendirmek için yasal çerçeveyi daha da güçlendirecek, finansmana erişimi kolaylaştıracak, kamu sisteminin etkinliğini artıracak, Ar-Ge ve yenilik kapasitesini artıracak adımlar atacaklarını söyledi.

Elvan, şunları kaydetti:

"Bu açıdan Türkiye´nin, iş melekleri için pek çok fırsat sunduğuna ve iş melekleri ile girişimciler arasında artan iş birliğinin her iki taraf için de çok verimli sonuçlar doğuracağına inanıyorum. Finansman için yeni teknolojilerin doğurduğu fırsatlardan yararlanmak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Geçtiğimiz senenin aralık ayında kitle fonlaması ile ilgili mevzuat yürürlüğe girdi. Kitle fonlaması, tek başına kayda değer bir etki yaratamayacak çok sayıda yatırımcının ufak meblağlar ile bir girişimi internet siteleri üzerinden fonlamasına veya bağış yapmasına imkan tanıyan yeni nesil bir finansman aracıdır. Gündemimizde ayrıca Risk Sermayesi Girişimi de bulunmaktadır. Girişim sermayesi ihtiyacı olan işletmeleri ortaya çıkarmak ve katma değeri yüksek ürün ve hizmetler üretmek için bu uygulamayı kalkınma ajanslarımızın da iş birliğiyle ulusal ve bölgesel düzeyde uygulamayı planlıyoruz. Bu sayede gelişmiş bölgelerdeki başarılı uygulamaların diğer bölgelere de yayılması ve ülkemizin potansiyelini açığa çıkarması söz konusu olacaktır. Genç girişimcilere ihtiyaç duydukları eğitimi verecek ve onları yatırımcılarla buluşturacak olan Genç Girişimci Merkezlerini yaygınlaştıracağız. Bu aynı zamanda her bölgemizden başarılı projelerin çıkmasına da katkı sağlayacaktır. Melek yatırımcı kültürünün gelişmesi için gerekli bilinçlendirme ve kapasite geliştirme çalışmalarını gerçekleştireceğiz."