Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son ABD ziyareti yandaş medya tarafından bir hayli abartılmaya çalışılıyor.
Aralarında Başkan Trump’a ağzının payının verildiğini düşünenler de var, Amerikalıların hak ettikleri cevabı aldıklarını düşünenlerde var.
Ya Trump’a CIA tarafından hazırlanan raporları seyrettirerek çok önemli bir şey yaptıklarını sananlara ne demeli?
Başkan Trump ve ekibine görüşmelerde bulundukları isimlerin teröristlerle nasıl içli dışlı oldukları CIA tarafından hazırlanan belgeler ile ispatladıklarını düşünenlerin “tereciye tere satmaya” çalışanlardan farkları var mı?
CIA kim? Kim olacak ABD’nin istihbarat örgütü!
Başkan Trump’ın CIA tarafından hazırlanan raporlardan habersiz olması(!) nasıl düşünülebilir? Elbette düşünülemez ama bizimkiler böyle bir şeyi düşünmeyi(!) bile başardılar.
Amerikalıların teröristlerle görüşme yapmakta olduklarını akılları sıra CIA raporları ile kanıtladılar.
Ne diyelim? Allah feraset ve basiret versin!
Böyle bir noktada Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalım tarafından yapılan gezi değerlendirmesini oldukça önemsiyoruz.
Bakın Kalın geziyi nasıl değerlendiriyor:
“Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın ulusal çıkarlar, egemenlik haklarına saygı ve doğru bilgiye dayalı diyalog ve müzakere zemininde gerçekleşen Washington ziyareti kriz, kopuş ve kavga vs. beklentilerini boşa çıkardı. Makul ve meşru olan eninde sonunda kazanacaktır.”
Demek ki neymiş?
Kriz, kopuş ve kavga vs. beklentileri boşa çıkarılmış.
ABD Başkanı Trump’ın densiz ve dengesiz açıklamalarının sorun oluşturmasına fırsat tanınmamış.
Yani alttan alınmış. Yani “makul ve meşru olan eninde sonunda kazanır” diye düşünülmüş.
Evet, bize göre Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son ABD gezisinin en güzel değerlendirmesi Kalın tarafından yapılan bu değerlendirme olsa gerek.
Geriye kalan hak ettikleri cevapları aldılar, ağızlarının payını verdik gibi değerlendirmeler iç politikaya yönelik değerlendirmelerdir.
Gezide Trump’ın densiz ve dengesiz mektubunun kendisine takdim edildiğini öğrendik. İade edildiğini duysak daha güzel olmaz mıydı?