Bugünkü siyasi müttefiklerin ihtilaf ettikleri konular ittifak ettiklerinden hem çok daha fazla, hem de çok daha önemlidir.
Bana göre Türkiye siyasetinin en büyük problemi de bu yanlış eşleşmeler, yanlış ittifaklardır.
Mevcut ittifaklara şöyle biraz uzaktan baktığınızda bunu çok rahat görebilirsiniz; Hayret, nasıl olmuş da bunlar bir araya gelebilmiş dersiniz.
Belki diyeceksiniz ki, küçük detaylarda farklı düşünmeleri önemli değil, önemli olan hayati konularda aynı düşünmeleridir, bugünkü ittifaklar da bunun üzerine oluşmuş diyebilirsiniz.
İşte ben de bunun tam zıddını düşünüyorum; basit, nefsani ve günübirlik menfaatler üzerine bir araya gelmişler, bugünkü müttefikler ana konularda hep farklı çizgilere sahiptirler.
Hatta partilerin yanlış ittifaklarından önce, siyasilerin, milletvekillerinin yanlış partilerde yer almaları öne çıkmaktadır. Çarpıklık ta oradan başlıyor. Bugünkü istifa furyaları, vekillerin bir o partiye bir bu partiye koşuşturmaları bunu göstermiyor mu?
Yani filan parti filan partiyle, falan parti de falan partiyle bir ittifak oluşturmalıydı konusundan da önce, “falan milletvekili o partide ne arıyor?” konusu önemlidir.
Kısacası bugünkü mevcut ittifaklar bozulmalı, sıfırdan yeni ittifaklar oluşmalıdır diyorum.
Bu zorunluluk Andımız meselesiyle çok daha belirgin bir şekilde gün yüzüne çıkmış durumdadır.
‘Andımız’ı kendileri için olmazsa olmaz, kırmızıçizgi olarak gören siyasilerin ayrı ayrı partilerde bulunuyor olmaları bir yana, bu konuda kendileri gibi düşünmeyenlerle aynı partide, hatta aynı ittifak içerisinde yer almaları büyük bir garabet değil mi?
‘Andımız’ı olmak veya olmamak meselesi olarak görenler derhal bir araya gelmeli, bir partide birleşemeseler bile bir ittifakta birleşmelidirler.
Artık kendilerine “Andımız İttifakı” adını mı verirler, “Türküm, Doğruyum İttifakı” mı derler, “Ne Mutlu Türküm Diyene İttifakı” mı derler, kendiler bilir.
Bu arada bize de bir iyilik yapmış olurlar, bir o tarafa bir bu tarafa bakmaktan yoruluyoruz; bundan sonra Kemalistlerin hepsini şöyle bir arada görmüş oluruz.
Fakat korkarım daha sonra kendi aralarında yine ayrılırlar;
“Öz Andımız İttifakı, Hakiki Türküm Doğruyum İttifakı, Gerçek Ne Mutlu Türküm Diyene İttifakı…” gibi isimler alırlar.
