Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Termik Santral ile Elektrik Üreticisi Sanayici ve İşadamları Derneği (TERSANED) ve Kömür Üreticileri Derneği (KÖMÜRDER) arasındaki Yerli Kömür Kullanımı Niyet Protokolü İmza Töreni´nde konuştu.
Çok boyutlu, kaynak çeşitliliğini temel alan ve enerjide bağımsızlığı ilke edinen Milli Enerji ve Maden Politikası kapsamında bugüne kadar birçok önemli adım atıldığını belirten Dönmez, hidrokarbon aramacılığından nükleer enerjiye, yenilenebilir kaynakların kullanımından madenciliğe kadar her alanda projelerin birbirini izlediğini söyledi.
Dönmez, tamamlanan veya başlatılan projelerin sadece yurt içinde değil yurt dışında da oldukça ses getirdiğini ifade ederek, "Burada madenlerimize ve özelde de yerli kömür üretimine her zaman ayrı bir önem gösterdik. Bildiğiniz üzere ´daha çok yerli, daha çok yenilenebilir´ diyerek yerli kömür atağımızı başlatmıştık. Hem devlet eliyle hem de özel sektör marifetiyle hamlelerimizi güçlendirerek sürdürüyoruz." diye konuştu.
Bu yılın sonunda 100 milyon ton kömür üretimi hedefine ulaşılacağını bildiren Dönmez, bu rakamın 2016´da 82 milyon ton olduğuna dikkati çekti.
Bakan Dönmez, madenlerde rezerv ve üretim artışı için "Maden Bölgesi" uygulamasının hayata geçirildiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Maden Bölgesi ile yatırımcılar daha geniş bir alanda faaliyet gösterecek. Böylece karlılığı artıracak, rezervlerini daha etkin ve verimli bir şekilde işletecek. Diğer yandan 2017´de kurduğumuz Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonunun (UMREK), CRIRSCO´ya üyeliğini tamamladık ve UMREK kodumuzu aldık. Böylece maden sahalarımızda yapılan arama ve işletme faaliyetlerine ait sondaj, analiz, test ve her türlü çalışma verisi artık uluslararası standartlarda ve tüm dünyada geçerli UMREK kodu ile raporlanacak. Bütün gayretimiz Türkiye´yi ham madde üretip satan bir ülke olmaktan çıkarıp, ileri teknoloji ile dünya pazarlarında katma değeri yüksek son ürünlerde söz sahibi bir ülke konumuna getirmektir. Milli Enerji ve Maden Politikası Strateji Belgemizi açıklarken bir hususun altını önemle çizdik, enerji ve madende ithal bağımlılık sarmalından kurtulmak için politikalarımızı eşgüdüm içinde hayata geçireceğiz. Kamuoyunda bakanlığımızın adı telaffuz edilirken, çoğu zaman tabii kaynaklar kısmı ihmal edilir ancak madencilik barındırdığı yüksek potansiyelle Türkiye için önemli bir gelir kaynağı ve vatandaşlarımız için büyük bir istihdam kaynağıdır. Bizler bu süreçte enerji ve maden politikalarını birbirinden ayrı değil, aksine birbirini tamamlayan entegre süreçler olarak görüyoruz. Bugün de bu anlamda önemli bir protokole daha şahitlik edeceğiz. KÖMÜRDER ve TERSANED arasında imzalanacak protokolle kömür ithalatının azaltılması yönünde önemli bir adım daha atacağız. Bugün termik santrallerde kullanılmak üzere yaklaşık 23 milyon ton kömür ithal ediyoruz. İmzalanacak protokolle birlikte, ithal kömürün ilk aşamada yüzde 10´luk bölümünü yerli kömürle ikame edeceğiz. Sonrasında bu rakam artarak devam edecek. Böylece 4,6 milyon ton yerli ikameyle 414 milyon dolar ülke içinde kalacak ve cari açığın kapanmasına hatırı sayılır bir miktarda katkı yapmış olacağız."
Bakan Dönmez, inanarak, her şart ve koşulda bir ve beraber olarak tüm hedeflere ulaşılabileceğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Son dönemde yaşadığımız olaylar bu birlikteliğimizin ne kadar kıymetli olduğunu bir kere daha gösterdi. Ekonomimiz spekülatif birçok saldırıya maruz kaldığı bir dönemi birlik ve beraberlikle atlatıyor. Hiçbir ekonomik dayanağı olmayan kur artışları ve buna bağlı diğer saldırılara karşı alınan tedbirler, hem üretimi artırdı hem de ekonomimizin gücünü bütün dünyaya gösterdi. Türkiye kazanacak, milletimiz kazanacak dedik. Hamd olsun mahcup olmadık. Bizler enerjimize ve ülkemizin gücüne güveniyoruz. Her zaman söylediğimiz gibi Türkiye´ye güvenen ve yatırım yapan hiçbir zaman kaybetmedi, kaybetmeyecek. İthal kömür santral işletmecilerimizin istediği şekilde yerli kömür kullanılması hayati önem taşıyor. Bu noktada ise yerli kömür üreticilerimize büyük bir görev düşüyor. Sürekli ileriyi hedefleyerek, yatırımlarını artırmaları ve teknolojik gelişmeleri yakından takip etmeleri gerekiyor. Devletimizin gerek teşvikler gerekse kanuni değişikliklerle üreticimizin her zaman arkasında olduğunu unutmayın. Milletimizin menfaatleri neyi gerektiriyorsa bizler bunun için taşın altına elimizi sokmaktan hiçbir zaman çekinmeyiz. Yerli üretimden rahatsızlık duyanlar, Türkiye´nin bağımsız bir enerji politikasına sahip olmasını hazmedemeyenler daima olacaktır. İnanıyorum ki, onlara verilecek en güzel yanıt bu tür ortaklıklar ve yatımların artırılmasıdır."
KÖMÜRDER Başkanı Muzaffer Polat da söz konusu anlaşma için üç aydır görüşmelerin devam ettiğini belirterek, "Anlaşmanın imzalanma noktasına gelmesi sektörümüzü mutlu etti, cesaretlendirdi. Bu ve bunun gibi destekler sektörün önünü açacak üretimi artıracak cari açığı azaltacak." dedi.
TERSANED Başkanı Ahmet Eren ise ithal kömüre dayalı santral sahipleri ve yerli kömür üreticileri olarak "Önce Türkiye sonra bizler" prensibiyle hareket ettiklerini ifade etti.
Enerji Bakanlığının yerli kömür kullanımını cesaretlendirdiğine değinen Eren, "Türkiye´de bir kilovatsaat elektrik üretmek için yurtdışına ne kadar az döviz gidiyorsa bakanlığımız, bizler o politikanın takipçisi ve benimseticisi olmak durumundayız. Bundan ötürüdür ki, bakanlığımızın bir süredir uyguladığı politikalar çerçevesinde yerli kömür kullanabilme şansına sahip olduk." diye konuştu.