İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu´nun en yakın iki rakibi olarak gösterilen Benny Gantz ile Yair Lapid´in nisan ayında yapılacak erken seçime ittifak kurarak katılacaklarını açıklaması, ülkede "Netanyahu dönemi sona mı eriyor?" sorusunu gündeme getirdi.
İsrail´de 2009´dan bu yana aralıksız başbakanlık koltuğunda oturan ve ülkenin son 10 yıldaki politikalarına damgasını vuran Netanyahu, belki de siyasi hayatının en zor seçimlerinden birine hazırlanıyor.
Kamuoyu araştırmalarına göre düne kadar Netanyahu´nun 9 Nisan´daki erken seçimden galip ayrılacağı öngörülüyordu.
Ancak dün Netanyahu´nun en yakın iki rakibi olarak gösterilen eski Genelkurmay Başkanı ve İsrail Direnç Partisi lideri Gantz ile muhalif liderlerden eski gazeteci Lapid´in seçime ortak listeyle katılma kararı alması, İsrail´deki seçim sonuçlarına ilişkin tahminleri adeta altüst etti.
Geçmiş yıllarda İsrail muhalefetindeki bölünmeyi lehine kullanmayı başaran Netanyahu, son iki seçimi birinci olarak tamamlamayı başardı.
Uzmanlar, bu yılki seçimin Netanyahu için geçen iki seçime göre hayli zor geçeceği yorumunu yapıyor.
Gantz-Lapid ittifakının hemen ardından yapılan kamuoyu yoklamaları da bu görüşü destekliyor.
İsrail´in önde gelen haber sitelerinden "Walla News"in bu hafta başında yayımladığı kamuoyu araştırmasına göre, seçimde Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi´nin 31, Gantz´ın partisinin 19, Lapid´in partisinin ise 13 milletvekili kazanacağı öngörülüyordu.
En yakın iki rakibinin seçim ittifakı kurması Netanyahu için işleri daha da zorlaştırdı. Gantz ile Lapid´in seçime ortak liste ile katılma kararından saatler sonra yayımlanan üç ayrı ankete göre, Netanyahu´nun partisi ikinci sıraya gerilemiş gözüküyor.
İsrail´in Kanal 12 televizyonun anketine göre, Gantz-Lapid ittifakının 36, Netanyahu´nun partisinin ise 30 milletvekili çıkaracağı tahmin ediliyor. Kanal 13´ün anketinde ise Gantz-Lapid ittifakının 36, Netanyahu´nun partisinin ise meclise 26 milletvekili sokması bekleniyor.
İttifak açıklamasının ardından yapılan kamuoyu araştırmalarında Gantz-Lapid ortak listesinin Netanyahu´nun partisini geride bırakacağı öngörülse de söz konusu ittifakın 120 sandalyeli mecliste tek başına iktidara gelebilmek için gerekli 61 milletvekiline ulaşmasının zor olduğu yorumları yapılıyor.
Bu nedenle sağ partilerin desteğine ihtiyaç duyan Gantz-Lapid ittifakının seçimi kazansa bile koalisyon kurmakta zorlanacağına ilişkin İsrail basınındaki analizler göze çarpıyor.
Seçimden ikinci çıkacağı öngörülen Netanyahu´nun ise sağ partilerin desteğini kolayca alabileceği ancak Likud´la diğer sağ partilerin de güvenoyu için gerekli 61 milletvekiline ulaşma ihtimalinin bıçak sırtı olduğu değerlendirmesi yapılıyor.
Tüm bu değerlendirmeler ülke siyasetindeki mevcut durum göz önüne alınarak yapıldığı için seçimi kimin önde tamamlayacağı ve İsrail´in bir sonraki başbakanının kim olacağına dair siyasi tablonun 9 Nisan´a günler kala daha da netleşmesi bekleniyor.
Aslında Gantz´ın İsrail Direnç Partisi ile Lapid´in Gelecek Partisi´nin erken seçime ortak listeyle gireceği söylentileri uzun zamandır İsrail basınında dillendiriliyordu.
İki liderin çarşamba günü ittifak arayışı için bir araya gelmesinin ardından Netanyahu ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin´in perşembe günü Moskova´da yapacakları görüşme, Netanyahu´nun isteği doğrultusunda ertelendi.
İsrail Başbakanlık Ofisinden ziyaretin ertelenmesine dair resmi açıklama yapılmazken, İsrail basını Netanyahu´nun Gantz ile Lapid arasındaki ittifak görüşmeleri nedeniyle Rusya ziyaretini ileri bir tarihe ertelediğini yazdı.
Gantz ve Lapid´in ittifak kozuna karşı Netanyahu da yüzde 3,25´lik seçim barajını aşamayacağı tahmin edilen sağ partilere birleşme çağrısı yaptı.
Hatta bunu bir adım öne taşıyan Netanyahu, seçimi kazanması halinde kuracağı hükümette söz konusu sağ ittifaka 2 bakanlık sözü verdi.
Bu çağrının ardından aşırı sağ görüşleriyle öne çıkan ve barajı aşamayacakları öngörülen Yahudi Evi ve Yahudi Gücü Partisi seçime ortak listeyle girme kararı aldı.
Böylece Netanyahu´nun, Arap karşıtlığı ile öne çıkan ve kurduğu parti 1998´de İsrail´de yasa dışı ilan edilen Haham Meir Kahane´nin müritlerinin partisi Yahudi Gücü´ne meclisin yolunu açtığı ifade ediliyor.
İsrail´in önde gelen gazetelerinden Hareetz´de geçen ay yayımlanan bir analizde, Benny Gantz ile Yair Lapid´in seçime ortak listeyle gitmesinin Netanyahu´nun "en büyük kabuslarından biri olduğu" görüşüne yer verilmişti.
Gantz ile Lapid´ın yaptığı ittifak açıklamasıyla bu kabus gerçekleşmiş olsa da Netanyahu´yu asıl düşündüren konunun, hakkında yürütülen yolsuzluk soruşturmasına ilişkin Başsavcı Avichail Mendelblit´in vereceği karar olduğu dile getiriliyor.
Polis, geçen yıl aralık ayında Netanyahu hakkındaki yolsuzluk soruşturmasını tamamlayarak Başbakan´a dava açılması önerisiyle dosyayı Başsavcı Mendelblit´e göndermişti.
Bu gelişmenin üzerine Netanyahu´nun avukatları Başsavcı ile görüşüp soruşturmaya ilişkin kararını seçimden sonra vermesini önermiş, ancak Mendelblit, Başbakan hakkındaki soruşturmaya ilişkin kararını seçimden önce açıklamasının önünde herhangi bir yasal engel olmadığını dile getirerek öneriyi reddetmişti.
Başsavcı Mendelblit´in Netanyahu hakkındaki soruşturmaya ilişkin kararını seçimden önce açıklayıp açıklamayacağı konusu belirsizliğini koruyor.
İsrail basını, Başsavcı´nın kararını seçimden önce açıklaması ve hakkında dava açılmasına hükmetmesi halinde en yakın rakiplerinin ittifakının ardından kan kaybeden Netanyahu´nun seçim yarışında elinin daha da zayıflayacağı yorumunu yapıyor.
Seçime siyaset dünyasındaki dengelerin değişmesine bol bol yetecek 6 haftadan fazla süre olması, İsrail siyasetine etki edebilecek bölgesel gelişmelerin çok hızlı değişkenlik göstermesi gibi nedenlerden dolayı 9 Nisan´ın sonucuna ilişkin net bir şey söylemek güç ancak Netanyahu´nun başbakanlık koltuğunu korumak için hemen hemen her yola başvuracağı dile getiriliyor.
Kampanya sürecinde yaptığı açıklamalar, attığı adımlar Netanyahu´nun bu seçimi kendisi için ölüm kalım mücadelesi olarak gördüğünün bir işareti olarak gösteriliyor.
ABD Başkanı Donald Trump´ın fotoğrafını dahi seçim için hazırlanan reklam panolarında kullanan Netanyahu´nun bir yandan da İsrail´in uzun zamandır Suriye´deki İran hedeflerine düzenlediği saldırıların sorumluluğunu üstlenmeme düsturunu da gözardı etmesi dikkati çekiyor.
Netanyahu, ocak ve şubatta Suriye´deki İran hedeflerine düzenlenen bazı saldırıların İsrail tarafından yapıldığını duyurdu. Yerel basın, Netanyahu´nun Suriye´deki saldırıların İsrail tarafından düzenlendiğini itiraf etmesinin "seçim yatırımı" olduğu konusunda hemfikir.
Son olarak yaptığı çağrı ile aşırı sağcı görüşleriyle öne çıkan Yahudi Gücü Partisi´nin meclise girmesinin yolunu açan Netanyahu, rakipleri Gantz ve Lapid´i "solcu" olmakla itham ederek seçimi belirleyecek olan sağ seçmeni kendi partisine yönlendirmeye çalışıyor.
Netanyahu´ya ait tüm sosyal medya hesaplarında, "Gantz´ın liderliğinde zayıf bir sol hükümet veya Netanyahulu sağ hükümet" sloganı sık sık kullanılıyor. Gantz´ı hedef alan Netanyahu´nun paylaşımlarında rakibinin "İsrail´in topraklarını riske atmayı hedeflediği" suçlaması dahi yöneltiliyor.
İsrail Başbakanı seçimi kazanmak için daha fazla ne kadar limitleri zorlayacak bilinmez ama 9 Nisan erken seçiminin öncekilere göre oldukça çekişmeli geçeceği ortada.