İRAN PETROLÜNÜN 3 BÜYÜK MÜŞTERİSİ, ABD KARŞISINDA DİRENİYOR

Reuters, ABD´nin İran´a karşı yeni yaptırımlarına sayılı günler kala, İran petrolünün 3 büyük müşterisi sayılan Hindistan, Çin ve Türkiye´nin Washington´ın İran´dan petrol alımını durdurma çağrısı karşısında direndiklerini bildirdi.

İRAN PETROLÜNÜN 3 BÜYÜK MÜŞTERİSİ, ABD KARŞISINDA DİRENİYOR

Reuters´in bildirdiğine göre, ABD Başkanı Donald Trump´ın mayıs ayında İran´a karşı yaptırımların geri getirileceğini duyurmasının ardından Amerikan yönetimi tüm ülkeleri İran´dan petrol alımlarını sıfırlamak için uyardı.

Bu stratejinin hedefi, petrole bağımlı olan İran ekonomisini felç etmek ve Tahran´ı nükleer arzularını bastırmak, balistik füze programını ve İran´ın Suriye´deki etkinliğini durdurmaktır.

ABD´nin İran´a karşı yeni yaptırımlarına sayılı günler kala, İran petrolünün 3 büyük müşterisi sayılan Hindistan, Çin ve Türkiye Washington´ın İran´dan petrol alımını durdurma çağrısı karşısında direnerek, dünya petrol piyasasına sunulan petrolün İran petrolü açığını kapatmak için yeterli olmadığını söylüyorlar.

Bu baskı ve petrol fiyatındaki yıkıcı artıştan kaynaklanan endişe, Trump´ın sıkı politikası için bir sınav niteliğindedir ve  iki tarafın İran´dan petrol alımının sürmesi için anlaşma ihtimalini güçlendiriyor.

Bu gerilim, ABD yönetimini ikiye bölmüştür; Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton liderliğindeki cephe, İran´a karşı en sıkı yaklaşım isterken diğer Amerikan yetkilileri petrol fiyatlarının artmasını önlemek için yaptırımları dengelemek istiyorlar. Çünkü bu artış, ABD ve müttefiklerine zarar verir.

Dünya piyasasında petrol fiyatı bu ay varil başına 87 dolara yükselerek, son 4 yılın en yüksek seviyesini görmüş oldu. ABD yönetimi, Rusya ve Suudi Arabistan´ın gelecek yılda üretiminin piyasaya ilave edilinceye kadar, İran´ın bazı petrol müşterilerine sınırlı şekilde muafiyetler uygulamak istiyor.

Petrol gelirlerinin tamamen insani hedefler için kullanıldığı temin edilmelidir. Bu mekanizma Obama yönetimi döneminde İran petrolünün alımı için uygulanan yaptırım döneminden çok ciddi bir mekanizmadır. Beyaz Saray, Obama yönetimine göre daha sıkı olmaya çalışıyor.

Obama, Avrupalı müttefikleriyle birlikte İran´a karşı uyguladığı yaptırımlar, nükleer anlaşmanın imzalanmasıyla sonuçlandı.

ABD Hazine Bakanı Steven Mnucih, ülkelerin muafiyet için önce İran´dan petrol alımlarını yaptırımlar öncesindeki miktarın yüzde 20´sine kadar azaltmaları gerektiğini söylemiştir.

Trump, 8 mayısta sonra nükleer anlaşmadan çekildikten sonra, ABD Dışişleri ve Hazine bakanlıklarından heyetler, muhtelif ülkelere giderek, İran ile ticaretin tehlikeleri konusunda uyarıda bulunmuşlardır.

Japonya ve Güney Kore, İran´dan petrol alımlarını durdurmuştur, ancak İran petrolünün diğer büyük müşterileri için durum bu kadar saydam değil.

Amerikan yetkilileri, Hint yetkileriyle yaptıkları görüşmelerde İran´ın en büyük ikinci petrol müşterisine muafiyetler öngördüklerini ilan etmişler.

Ancak bir Hint yetkili, İran´dan petrol alımını sıfırlamanın Mart ayına kadar imkansız olduğunu söylemiştir.

İran´ın 4. petrol müşterisi Türkiye ile de müzakereler devam etmektedir.

Türkiye Cumhurbaşkanı ve bakanları ile açık şekilde yaptırımları eleştirmiştir.

İran´ın en büyük müşterisi olan Çin için de durum pek açık değil. bu ülkenin devlet alıcıları, muafiyet peşindeler.