- Çalışmak amacıyla Düzce´den Irak´a giden ve bir Arap şirketiyle inşaatı üstlenen Türk firması yetkililerinin ortadan kaybolması nedeniyle paralarını alamadıkları gerekçesiyle 2,5 ay burada mahsur kalan 35 işçi, AK Parti Düzce Milletvekili Keşir´in ulaştığı Türkiye´nin Bağdat Büyükelçiliği yetkililerinin girişimleri sonucu Türkiye´ye getirildi
- İşçilerin Irak´a gitmesine aracılık eden Çiv:
- "İşçiler mağdur oldu. Paraları olmadan orada kalmak durumuna düştüler. Bu grubun Türkiye´ye dönmesi; vize cezaları, uçak biletleri 40 bin dolara yakın. Türk firma önümüzde durmadı. Bizimle alakadar olmadılar. Gerçekten çok büyük mağduriyet yaşandı. Milletvekilimiz Ayşe Keşir olmasaydı, baskı yapılmasaydı bu işçiler oradan gelemezdi"
- Irak´a giden grubun aşçısı Sağlam:
- "Yediğimiz, içtiğimiz burnumuzdan geldi. Cezaevinden farksızdı. Para kazanmaya gittik, borçlu geldik. Ailemize para göndereceğimiz yerde onlardan para istedik"
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Irak´ın iki kentinde inşaat işi alan Türk firması, Türkiye´den aracılar vasıtasıyla işçi bularak bu ülkeye götürdü.
İşçi grubuna Düzce´den katılan 35 kişi, ülkeye ulaştıklarında hemen çalışmaya başlayarak 40 günde söz konusu inşaatların yarısını tamamladı. Türk firmasınca vadedilen paralarının bir kısmını isteyen işçiler, karşılarında muhatap bulamadı.
Para alamadıkları için iş yavaşlatan işçiler, inşaatın yapımını Türk firmasıyla üstlenen Iraklı şirketin bir yetkilisine ulaştı. Bu kişi, Türk firma yetkilisinin işi anahtar teslimi aldığını ve inşaatlar bitmeden kendilerine para veremeyeceğini söyledi. Bunun üzerine Türk firmasının sahibine ulaşmaya çalışan işçiler, bu kişinin ortadan kaybolduğunu öğrendi.
Parasız kalan işçiler, Türkiye´deki şantiye şeflerini arayarak kendilerini bu durumdan kurtarmasını istedi.
Düzce´den işçilerin Irak´a gitmesini sağlayan Ergün Çiv, konuyu AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir´e aktardı. Keşir, Türkiye´nin Bağdat Büyükelçiliği´ni arayarak işçilerin mağduriyetlerinin giderilmesi konusunda yardım talebinde bulundu.
Büyükelçilik, Iraklı şirketin yetkilileriyle görüşerek işçilerin Türkiye´ye dönmesi konusunda uçak bileti temin edilmesi ve kaldıkları sürenin uzaması nedeniyle vize cezalarının ödenmesi taleplerini iletti. İşçilerin uçak biletlerini alan fakat 400´er dolar cezalarını ödemeyen firma, işçileri bu cezalarını kendileri ödemesi şartıyla Türkiye´ye gönderdi.
Irak´ta 2,5 ay mahsur kaldıktan sonra önce Ankara´ya, ardından da karayoluyla Düzce´ye ulaşan işçiler, kendilerini bekleyen yakınları ve arkadaşlarına sarılarak hasret giderdi.
Ergün Çiv, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Irak´ın Ademiye bölgesinde bir aqua park (su parkı) inşaatı işi alındığını ve Türk firması yetkililerinin kendisinden işçi bulmasını istediğini söyledi.
Türk ve Arap şirketlerinin ortaklığında alınan işin, başlangıçta sorunsuz ilerlediğini belirten Çiv, "Biz buradan arkadaşlarımızı topladık. Şirket bizim uçak biletlerimizi aldı. İlk 40 gün hiçbir problem yoktu. Sahada işlerimizi yürüttük ve kaba inşaatı neredeyse bitirme aşamasına getirdik. 40 gün sonunda işçiler paralarını almak istedi. ´Verilmediği takdirde çalışmayacağız.´ denildi. Sonra yüklenici firmayla aralarında sorun çıkmış, sözleşme feshedilmiş. Bunlardan bizim haberimiz olmadı." diye konuştu.
Çiv, Türk firmasının yetkilisinin aniden ortadan kaybolduğunu ve işçileri ortada bıraktığını öne sürdü.
İşçilerin mağdur olduğunu dile getiren Çiv, şunları kaydetti:
"Paraları olmadan orada kalmak durumuna düştüler. Bu grubun Türkiye´ye dönmesi; vize cezaları, uçak biletleri 40 bin dolara yakın. Türk firma önümüzde durmadı. Bizimle alakadar olmadılar. Gerçekten çok büyük mağduriyet yaşandı. Milletvekilimiz Ayşe Keşir olmasaydı, baskı yapılmasaydı bu işçiler oradan gelemezdi. Orada herkes topu birbirine attı."
Grubun aşçısı olarak Irak´a giden Fecrettin Sağlam ise kaldıkları süreçte anlatılması güç olaylar yaşadıklarını bildirdi.
Son 10 gün yemek bulamadıklarını, aç kaldıklarını söyleyen Sağlam, "Bir şeyler yaparak karınlarını doyurmaya çalıştım. Bizi çalıştığımız yerden kapı dışarı ettiler. Sokakta kaldık. Büyükelçimize sığındık, bize yardımcı oldu. Şantiyeyi arayarak bizi misafir etmesini istedi. Yediğimiz, içtiğimiz burnumuzdan geldi. Cezaevinden farksızdı. Para kazanmaya gittik, borçlu geldik. Ailemize para göndereceğimiz yerde onlardan para istedik." ifadelerini kullandı.
İşçilerden İsmail Şahin de yaşadıkları zorlukların kendilerini çok yıprattığını belirtti.
Çalışmak amacıyla gittikleri Irak´ta paralarını alamayınca morallerinin bozulduğunu belirten Şahin, şöyle konuştu:
"Paramızı almak için bekledik. Bugün, yarın derken ´Biraz para verseler masraflarımızı karşılayıp geri dönsek.´ dedik, o da olmadı. ´Hesapları göreceğiz.´ dediler, bizi oyaladılar. Kaldığımız yerlerin şartları berbattı. Sadece bir kez şantiyeden dışarı çıkabildik. Onun dışında d