10 Aralık 2021 insan hakları gününden bugüne yeryüzünde insanlığın ve haklarının korunması adına kayıt düşecek bir ilerleme görülmedi.
Dünyanın özellikle Asya, Avrupa, Afrika gibi eski merkezleri ile Amerika gibi yeni bölümünde insanlık kan, gözyaşı, açlık, yoksulluk, katliam, işkence, yerinden edilme, çöllerde denizlerde ölüme, öldürülmeye, aç, çıplak, yoksul, susuz kalmaya devam ediyor,
Dünyada Komünist Çin yönetiminin Doğu Türkistan'da Müslüman Uygurlara uyguladığı insanlık dışı yok etme zulmü.
Afganistan'da Taliban yönetimine ABD tarafından uygulanan ekonomik yaptırım nedeniyle yaşanan açlık, yoksulluk ve mahrumiyet.
Arakan'da Budist yönetim ve çetelerin Müslümanlara yönelik soykırım ve sürgün saldırıları.
İran'da yaşanan olaylarda binlerce göstericinin güvenlik güçlerinin ateşi ile öldürülmesi ve göstericilerin idamları.
Suriye ve Irak'ta bir yandan DAİŞ diğer yandan PYD, PKK saldırılarında ve sürgünlerinde binlerce insanın yerinden, yurdundan, ailesinden koparılması ve katledilmesi.
Libya'da iç çatışmalar, Meksika'da ABD'ye geçmek isteyen Latin Amerikalıların ABD sınır güçlerince geri itilmesi sonucu yaşanan ölüm ve yaralanmalar.
Yemen'de devam eden iç çatışmalar, Somali'de terör örgütlerinin bombalı saldırılarında binlerce insanın ölümü.
2 yıla yakındır devam eden Rusya-Ukrayna Savaşında öz yurtlarında Rus saldırılarında hayatını kaybeden Avrupa'ya komşu ülkelere sığınıp sığınmacı olan milyonlarca Ukraynalının dramı.
Akdeniz'de botları batırılan Yunanistan tarafından geri itilen ve ölüme terk edilen sığınmacıların devam eden dramları.
Kazakistan'da darbe kalkışmasında, Uganda'da kuraklık sebebiyle hayattan koparılan insanlar.
Bunlar dünyada devam eden insanlığa yönelik zulümler ve hak ihlalleridir
Türkiye'mizde ise Gerek Suriye-Irak sınır bölgesinde ve büyük şehirlerimizde terör örgütlerinin saldırıları ile masum insanların hayattan koparılması.
Ailelerinden koparılan gençlerin ve çocukların terör örgütlerince kaçırılıp silahlı militan yapılması.
Mahkemelerce suçsuz bulunan OHAL mağdurlarının haklarının iade edilmemesi.
Hızla artan kadın cinayetlerinde yüzlerce kadının hayattan koparılması.
Muhsin Yazıcıoğlu, Eşref Bitlis, Uludere ve Sivas cinayetleri ve katliamlarının yeniden soruşturulup gerçek faillerin cezalandırılamaması.
Sığınmacılara yönelik uygulanan denetimsiz geri göndermeler ve geri gönderme merkezlerinden gelen haksız ve hukuksuz muamele iddiaları ve şikayetler.
Yabancı uyruklulara yönelik evini yakarak öldürme, silahla ve bıçakla saldırarak öldürme yaralama (İzmir, İstanbul, Ankara) olayları.
Ne yazık ki son bir yıl içinde yaşanmış ve yaşanmaya devam eden insanlık ve insan hakları adına çözüm bekleyen adalet ve insan hakları problemleridir.
MAZLUMDER Kayseri Şubesi olarak! Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hukukun içinde ve toplum vicdanının talepleri doğrultusunda zalime karşı mazlumun yanında olmaya, hakkı ve adalete haykırıp talep etmeye devam edeceğiz. Zalimlerin zulmü varsa mazlumların Allah'ı var diyor, Onun hüküm verenlerin en adili olduğunu hatırlatıyoruz.
Ahmet TAŞ
MAZLUMDER Kayseri Şube Başkanı