İngiliz parlamentosunda söz hakkı alan Tanmanjeet Singh Dhesi, "Eğer ben türban takmaya karar verirsem, ya da siz haç takmaya karar verirseniz, diğeri kipa ya da takke takmaya karar verirse, ya da başkası hicap veya burka giymeye karar verirse, Avam Kamarasının değerli üyeleri için görünüşümüzle ilgili bu aşağılayıcı, bölücü ifadeleri kullanmak için atış serbest mi olacak?” ifadesini kullandı.
Kendisini de küçük yaşlardan beri görünüşü nedeniyle dışlayıcı ifadelere maruz kaldığını belirten Dhesi, "Zaten kırılgan durumda olan Müslüman kadınların ‘banka soyguncuları' yada 'posta kutuları' olarak tarif edilmelerinden dolayı incinmesini ve acısını anlıyoruz. Boris Johnson, aşağılayıcı hareketinden ve ırkçı ifadelerinden dolayı ne zaman özür dileyecek?" diye konuştu.
Johnson'ın ifadelerinin ülkede nefret suçlarının artmasına neden olduğunu öne süren Dhesi, "Nefret suçlarının artmasına neden ırkçı ifadeler…Başbakan ne zaman kendi partisi Muhafazakar Parti içinde İslamofobinin incelenmesi için soruşturma başlatacak?" dedi.
Parlamentoda cevap hakkını kullanan İngiltere Başbakanı Boris Johnson ise "Bu hükümet altında bu ülkenin tarihindeki en çeşitliğe sahip kabinesine sahibiz." ifadesini kullandı.
İngiltere'de nefret suçlarını izleyen kamu kuruluşu Tell Mama, bu hafta başında, 2018 yılına ilişkin raporunda, Başbakan Boris Johnson'ın geçen yıl kaleme aldığı makalede peçeli kadınlarla ilgili olumsuz ifadelerinin ardından İslamofobi vakalarının yaklaşık 4 kat arttığını bildirmişti.
Rapora göre, geçen ay başbakanlık görevini üstlenen Johnson'ın geçen yıl Daily Telegraph gazetesi için kaleme aldığı makalede, peçe takan kadınları "posta kutusuna" ve "banka soyguncusuna" benzetmesinin ardından ülkede Müslümanlara yönelik nefret suçlarında yüzde 375 artış görüldü.
Makalenin yayınlanmasının ardından Müslümanlara yönelik, 22'si peçeli kadınlara olmak üzere 28 nefret suçu işlendi.