Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP Kongre Merkezi’nde önceki dönem milletvekilleri ile iftarda bir araya geldi Erdoğan iftar yemeği sonrası yaptığı konuşmada Ekrem İmamoğlu’na yönelik yürütülen soruşturma üzerinden muhalefete yüklenirken, muhalefetin kendi gündemini Türkiye’nin gündemi yapmaya çalıştığını iddia etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
“CHP, yolsuzluk iddialarına cevap veremiyor”
“Gönül ve kader birliği yaptığımız tüm kardeşlerime selamlarımı iletiyorum. İsrail’in saldırılarında çoğu çocuk kadın ve erkek şehit oldu.
Ülkeye ve millete hizmet safhasında eski sıfatına yer yoktur. AKP’den yolunu ayıranlar ya da yolunu şaşıranlar dışında eski diye bir kavram söz konusu değildir. Kendini sürekli yenileyen bir parti olarak kimseyi dışlamıyoruz. Yolumuza “pekleşe pekleşe” devam ediyoruz. Bayrak yarışında geride kalanlar da mücadelenin parçası.
AK Parti’ye aidiyet son nefese kadar sahip çıkılacak onurlu bir mirastır. AK Partinin milletin hanesine yazdırdığı tarihi kazanımları sırf kişisel çıkarları yüzünden yalana ve iftiraya başvuranların oyunlarını boşa çıkarmak boynuzun borcudur.
Türkiye her gün yeni bir gündeme uyanmaktadır. Muhalefetin kendi iç kavgalarını ve ya hukukla olan sıkıntılarını ülkenin en önemli meselesi gibi gösterme çabası riyakarlığın dik alasıdır.
Hata, hata ile savunulamaz. Ülkemiz muhalefeti, Ziya Paşa’nın dediği gibi ‘herkesi kör alemi sersem zannediyor’ En yakınların bile yüzlerine bakamayacak hale geldiklerinin farkında değiller. Polisimize saldıracak, hakime, savcıya, mahkemelere tehditler savuracak kadar muvazeneyi yitirmiş vaziyetteler.
Dikkat ederseniz CHP’siyle, medyasıyla ve diğer yapılarıyla muhalefet tarafı gerek diploma meselesinde gerekse yolsuzluk, hırsızlık meselesinde yargının ortaya koyduğu iddialara asla cevap veremiyorlar.”
“Bilgi ve belgelerin bizzat kendi partilileri tarafından yargıya aktarıldığının da farkındalar”
“Bunun yerine konuyu siyasi sloganlarına hapsederek millleti aldatma kolaycılığına kaçıyorlar. Deseler ki kardeşim bu diploma alın teriyle alınmış bir belgedir, bunu ilgili arkadaşlarımız vasıtasıyla tartışmak mümkün.
Deseler ki belediyede hiçbir usulsüzlük, karanlık iş yok. Bunu da işin erbabıyla konuşup tartışmak mümkün. Hepsinin gerçek olduğunu en iyi kendileri biliyor. Bilgi ve belgelerin bizzat kendi partilileri tarafından yargıya aktarıldığının da farkındalar.
Kamuoyu önünde timsah gözyaşı döken CHP yöneticilerinin çoğunun parti içi çekişmede rakip eledikleri için yerlerinde duramadıkları da ortadadır. Bizim muhalefetin müsamerelerine ayıracak vaktimiz yok.
Her kafadan ayrı bir sesin çıktığı, yalanın dolanın, hilenin yüze gülenin sırından hançerlemenin hiç eksik olmadığı muhalefet zaten bunları ziyadesiyle yapıyor. AK Parti olarak biz ülkenin gerçek gündemiyle meşgulüz. Milletimiz bizden kadre değer icraatler bekliyor. 23 yılımızın her günü her anı sayısız eser kazandırarak geçti.”
“Şimdi sıra örgütün, kurucusunun çağrısına uyarak feshini ilan etmesine gelmiştir”
“Türkiye Yüzyılının inşasına giden yolda engelleri kaldırdık. Son dönemde bu doğrultuda attığımız eylemlerden biri de Terörsüz Türkiye vizyonudur. Sessiz devrimlerimizle bir yandan terörün istismarlarını ortadan kaldırırken kararlı etkili operasyonlarla topraklarımızı teröristlerden temizledik. Sadece teröristlerden mi yolsuzluklardan da temizledik. FETÖ’den DHKP-C’sine kadar pek çok yapıyla mücadele ettik.
Terörle mücadeleyi ülkemiz sınırlarından taşırarak, teröristleri kaynağında yok ettik. Bunun için teröristlerin en çok hedef aldığı kişi konumuna geldik. Şimdi de bizi terörsüz Türkiye hedefimize yaklaştıracak 40 yıllık meseleye son noktayı koyacak yeni bir sürecin içinde bulunuyoruz. Kürt kardeşlerimizle birlikte vatandaşlarımızın canına, huzuruna ket vuran bölücü örgütün feshi ve silahların teslimi olarak özetleyebiliriz.
Biz devlet olarak gerekli görüşmelerin yapılmasını sağlayarak çağrının yapılmasını temin ettik. Şimdi sıra, örgütün, kurucusunun çağrısına uyarak feshini ilan edip silahlarını teslim etmeye gelmiştir. Bu gerçekleşirse, Türkiye 40 yıllık müsibetten suhuletle kurtulma imkanına kavuşacaktır.
Aksi olursa biz zaten terörü kaynağını yok etme stratejimizi nihayete erdirmeye bakarız. Temennimiz, hem örgütün hem de ona müzahil kesimlerin geçmişte olduğu gibi tavırlara yönelip, bu tarihi fırsatı heba etmeyerek yeni bir dönemin kapılarını aralamaları yönündedir. Terörün karanlık gölgesi siyasetin üzerinden çekildikçe sözün gücü artacak siyasetin demokratik alanı genişletecektir. Biz Türkiye’yi 40 yıllık kamburundan kurtarmaya kararlıyız. Karşımızdakilerden de aynı harbi yapıcı yaklaşımı bekliyoruz.”