Profesörün birisi tarih mezunu, sosyoloji doktorası yapmış ve uzmanlık alanı Osmanlı.
Diğer profesör de sosyoloji mezunu, felsefe ve evrim teorisi alanında doktorasını yapmış ve uzmanlık alanı felsefe.
Konuştukları konu ise, İslam.
İslam dünyasının geri kalma sebepleri konuşulsa sadece, anlayacağım.
Tarihte Müslümanların düşünce dünyaları ve sosyolojiye etkileri tartışılsa, anlayacağım.
Gençlerin deizme yönelmelerinin düşünsel ve sosyolojik sebepleri ve çözüm yolları olarak başlayan konuşmanın salt İslam hakkında hüküm verme konularına gelmesi ve tartışılan konunun basitliği, pes dedirtti doğrusu.
Gençlerin deizme kaymaları konusu nasıl oluyor da, zinaya gelip dayanıyor, anlamak mümkün değil.
İslam’da kadınların çalışmaları konusu, fıkhi bir konudur.
Zina konusu da fıkhi bir konudur.
Acaba diyorum bu iki profesöre zevk veren bir durum mudur, başka alanlarda ahkam kesmek ve insanlara fetva niteliğinde demeçlerde bulunmak. Hani bilmedikleri alan olunca, ‘jump in the dark’ kabilinden kendi sınırlarını mı bulmaya çalışıyorlar.
İslam’da kadının çalışması konusunu ‘ihtilat’ (karışma) var diye, sanki İslam’da yasakmış gibi sunmaya çalışan profesör, sanırım uzmanlık alanı olan tarih biliminden dolayı, ihtilatı abartılı önemsemiş.
Kadınların çalışması konusu halvet’tir.
Halvet nedir? Yabancı bir kadın ve erkeğin yalnız kalmasıdır.
Yalnız kalmak nedir? Başka kişinin o alana giremeyecek durumda olmasıdır.
İşyerleri kapıları kilitli yerler değildir ve bu yüzden de halvet söz konusu değildir, nokta.
Konuyu bu kadar uzatmaları çok önemliymiş imajı vermek için mi, yoksa bilgisiz oldukları için mi, anlayamadım.
Bir kadın ve erkeğin kahve içmeye çıkmalarını 30 dakikaya varan tartışma konusu haline getirmek, konuya vakıf olmamanın sonucu.
İnsanlar kahve içmeye çıkarlar ve bu halvet de değildir.
Tarihçi profesörün ısrarla ‘zinaya götüren davranışlar nedir’ diye diretmesi de, insaf artık dememe sebep oldu.
Ya sizler hayattan bu kadar mı kopuksunuz?
Ya sizin zihniniz nasıl çalışıyor, ya da siz hangi zamanda yaşıyorsunuz?
Madem bilmiyorsunuz, madem tarihçi ve felsefecisiniz; ne diye ‘ben fıkıhçı değilim’ diye diye ahkam kesiyorsunuz?
Kadın ve erkeğin aynı iş ortamında bulunması, beraber kahve içmeye gitmeleri nasıl zina konusuna girer Allah aşkına.
İlla zinayı tartışmak istiyorsanız eğer şunu tartışabilirsiniz:
4 eşi ve 20’ye yakın cariyesi olana da zina haram, bir eşi olana da.
Peki o halde bu nice bir haldir?
İstiyorsanız bunu tartışın.
Ve hatta zina nedir önce bunu bir açıklığa kavuşturalım.
Buyrun…
Sevgi ve Bilgiyle kalın