Sudan’ın başkenti Hartum'da El Burhan’ın komutasındaki ordu ile Daklu (Hamideti) komutasındaki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında süre çatışmalarda şu ana kadar en az 56 sivil hayatını kaybetti.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise, Sudan'da ordu ve Hızlı Destek Kuvvetleri arasında 15 Nisan'da başlayan çatışmalarda 83 kişinin hayatını kaybettiğini, bin 126 kişinin yaralandığını açıkladı.
Birleşmiş Milletler'in de üç çalışanı çatışmalar sırasında hayatını kaybettiği bölgeden gelen haberler arasında yer alıyor.
Birleşmiş Milletler (BM), Dünya Gıda Programı'nda (WFP) çalışan ve görev başındayken hayatını kaybeden üç çalışanının öldürülmesini kınadı ve çalışmaları durdurduğunu açıkladı.
Sudan’da çatışan her iki taraf da havaalanının, başkanlık sarayının ve Genelkurmay Başkanı’nın ikametgahının kontrolünü elinde tuttuğunu iddia ediyor.
Ordu ile Hızlı Destek Güçleri arasında haftalardır devam eden gerilim, Sudan'da sivil bir hükümet kurma müzakerelerini baltalaması, darbe oyunun hedefini ortaya koyuyor.
Bilindiği üzere, Washington, 30 yıldır Sudan’da menfaatlerini koruyan Ömer El Beşir’in 2019 yılında devrilmesinin ardından egemenliği elinde tutabilmek için Sudan ordusunu devreye sokmuştu.
Sudan’daki askeri ittifak ile siyasi sivil ittifakın ve arasındaki perde arkasnda süren asıl çekişme, ABD işe İngiliz çıkar savaşında vesayet savaşı yürütmekten ibaret.
Bugün Sudan’da oluşan sıcak siyasi atmosferi, Hizb-ut Tahrir, 27 Mart 2023 tarihli siyasi analizinde öngörerek şu ifadelerle anlatmıştı: “El Burhan liderliğindeki ordu ile Daklu liderliğindeki Hızlı Destek Kuvvetleri, anlaşmanın uygulanmasını engellemek için aralarında bir çatışma uydurmuşlar ya da üretmişlerdir. Böylece dikkatler, tarafların her an anlaşması veya anlaşmazlığına odaklanacak, çözüm de askeri ve sivil bileşen arasında değil, bu (askeri) odaklı olmaya devam edecektir…”
“El Burhan ile Hamideti arasında gerçek anlamda bir anlaşmazlık yok, aksine her ikisi de Amerika’nın ajanıdır, Amerika, El Burhan’ı Hamideti aracılığıyla bugünkü konumuna getirmiştir” ifadelerinin yer aldığı analizde, “ABD emrindeki İki general, entegrasyon konusunda anlaşmaya varamadıkları bahanesiyle anlaşmanın uygulanmasındaki gecikme, askeri bileşenin (El Burhan ve Hamideti) kontrolündedir. Bu oyalama taktiği, koşullar ve atmosfer anlaşmanın değiştirilmesine uygun hale gelinceye ve anlaşma, sivil bileşen lehine olan herhangi bir fiili etkiden arındırılıncaya kadar devam edecektir” ifadeleri ile önümüzdeki günlerde sergilenecek senaryolara dair detaylar yer alıyor.
Sudan’da daha önce de yönetimin sivillere geçiş kısa süre kala darbe ile engellenmişti. 21 Eylül 2021’de gerçekleşen ve sivil yönetime geçişi engelleyen aynı senaryo bugün de tekrarlanıyor. Fakat bu sefer Amerika’nın önde gelen adamlarından biri olan “Hamideti” ile bir çatışma olduğu havası estirilerek senaryoya start verilmiş durumda.
Çatışma Sonrası Açıklamalar
ABD Büyükelçisi John Godfrey, "son derece rahatsız edici silah ve çatışma seslerine uyandım. Hartum'daki ve başka yerlerdeki Sudanlıların yaptığı gibi, şu anda Büyükelçilik ekibiyle birlikte saklanıyorum" dedi.
Godfrey, üst düzey askeri liderleri çatışmaları durdurmaya çağırarak bizzat içinde oldukları darbe oyununa dahil olmadıkları algısı oluşturmaya çalıştı.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Twitter'dan yaptığı açıklamada, Sudan'da ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında tırmanan çatışmalardan derin endişe duyduklarını söyledi.
Hartum'daki büyükelçilik ekibiyle temas halinde olduklarını aktaran Blinken, "Tüm aktörleri acilen şiddeti durdurmaya çağırıyoruz" dedi.
Blinken, ayrıca tarafları gerilimi daha fazla tırmandırmaktan kaçınmaya ve mevcut sorunları çözmek için müzakereleri sürdürmeye çağırdıklarını belirtti.
Rusya Büyükelçiliği de "şiddetin tırmanmasından" endişeli olduğunu açıkladı ve ateşkes çağrısında bulundu.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ise, “Sudan'daki tüm kesimleri, geçiş sürecinin kazanımlarına bağlı kalmaya, sükunet ve diyaloğa davet ediyoruz. Sudan’ın sorunlarına ancak ulusal uzlaşı yoluyla kalıcı çözüm bulunabilecektir” ifadelerine yer verildi.
Sudan’da 21 Ağustos 2019 tarihinde Batılı güçlerin kontrolünde "Çerçeve Anlaşması" imzalanmış ve ilk başta askerlerin Başkanlık Konseyi’ne başkanlık etmesi kararlaştırılmış daha sonra sivillerin Kasım 2021’de Konsey’e başkanlık etmeye başlaması konusunda anlaşma sağlanmıştı. ABD ordu ile kurduğu egemenliği, sivillerin yani siyasi partilerin eliyle İngiltere’ye geçmesini engellemek için Sudan Savunma Bakanı Korgeneral Yasin İbrahim ile 21 Eylül 2021 tarihinde yani sivillerin görevi devralma tarihinden iki ay önce yaptığı açıklamada bir darbe girişiminin önlendiğini duyurarak engel olmuştu. Ardından hükümetin feshedilmesi talepleri gündeme geldi ve fiilen feshedildi ve anayasa belgesi sona erdi. Bugün ise aynı senaryo tekerrür ediyor. Ordunun başındaki El Burhan ve HDK’yı komuta eden Hamideti’nin yönetimi karşı tarafa vermemek için yeni bir darbe oyununa başvurduğu ve ABD’nin çıkarları için bir İslam beldesi olan Sudan’ı savaş sahasına çevirmekten çekinmedikleri gözlemleniyor.