Sisi cuntasına muhalif olan ve bir süredir Türkiye´de yaşayan Mısırlı Amr Ahmed Abdulaty Okasha, 13 Mart gecesi gözaltına alınmıştı. Bayrampaşa´daki Yıldırım Polis Merkezi´ndeki gözaltı işlemlerinden sonra Amr Okasha 15 Mart´ta Binkılıç Yabancı Gönderme Merkezi´ne nakledilmişti.
?Terör? bağlantısı şüphesiyle gözaltına alınan Amr Okasha´nın serbest bırakılması yönündeki çağrılar karşılık buldu. Dün akşam ailesine kavuşan Okasha, tutuksuz olarak yargılanacak.
***
İlkin sitemizde duyurduğumuz bu olay sonrasında Özgür-Der, Mazlumder, Uluslararası Mülteci Hakları Derneği de hukuki girişimlerde bulunmuş; Yeni Akit gazetesi de konuyla ilgili sürmanşetten iki habere yer vermişti.
Dün Faruk Arslan imzasıyla Yeni Akit gazetesinde çıkan haberde mazlumların iadesinin ümmete ihanet olacağı vurgusu öne çıkarılmıştı.
Akit´e konuşan Avukat Sinan Pak, şu değerlendirmede bulunmuştu:
?Başkanımız Erdoğan´ın Mısır´daki darbeci Sisi´ye olan tavrı nettir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi´ne de aykırı olduğu halde Mısır´da bu insanlar orada uyduruk yargılamayla idam edilebilir durumda. Mısır´da normal bir yargılamanın olduğunu söylemek tüm ceza hukuku bilimini inkar etme anlamına gelir. Bunu bile bile deport işlemi Türkiye´nin dik duruşuna hasar verir. Mazlumların iadesi, Erdoğan´a ve AK Parti Hükümetine darbe ve darbecilere karşı aldığı tavıra muhalif bir komplo anlamına gelecektir. Bu iadeler Cumhurbaşkanımızı uluslararası camiada ve İslam dünyasında zor duruma düşürecektir. Kendisi mazlumun hamisi olduğunu dile getirmiş, açıkça da göstermiş birisidir. Hal böyleyken bu iadeler, bürokrasi sınıfındaki bazı işgüzarların Türkiye´yi uluslararası alanda küçük düşürme girişimidir. Emniyet içerisindeki kripto yapılara karşı yetkililerimizi uyanık olmaya davet ediyoruz. Ayrıca Mısır, 116 FETÖ´cüyü iade talebini reddediyor.?
Özgür-Der Başkanı Rıdvan Kaya ise şunları dile getirmişti:
?İdam makinesi gibi işleyen Mısır yargısına mazlumları teslim ederek onların ahını almamalıyız. Muhammed Abdülhafiz´in iadesi ihmaldi, aynı yanlışın tekrarlanması ihanet olur. Bürokratlar bu vebali kaldıramaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın da birçok açıklamasında Abdülfettah Sisi´nin zulmüne açık vurgular yaptığını biliyoruz. Fakat maalesef aşağı doğru inildikçe bazı bürokratlar sanki bu ülkede yaşamıyormuş gibi davranıyorlar. İçişleri Bakanlığı duruma el koymalıdır. Amr Okasha´nın da aralarında bulunduğu 15 kişi kesinlikle iade edilmemelidir. Yargılamalarla ilgili prosedürlerin Türkiye´de yürütülmesi lazım. Aksi bir durum ihanet olur. Bunun hesabını ne Rabbimize ne de insanlara karşı veremeyiz.?
Mazlumder´den yapılan açıklamada şunlar ifade edilmişti:
?Bilindiği üzere Mısır, darbe rejimi tarafından yönetilmekte olan, işkence altında ifadelerin alındığı, hukuksuz yargılamaların yapıldığı ve intikam hissiyle infazların gerçekleştirildiği bir ülkedir. Mısır´daki durum ortadayken herhangi bir insanı bu ülkeye iade etmek, onu; sonu ölümle bitecek karanlık bir çukura atmaktan farksızdır. Avukatlarımız şahıs hakkında uluslararası koruma için başvuruda bulunmuşlardır ancak başvuru sonuçlanmadan apar topar deport edilmesinden endişe duyulmaktadır. MAZLUMDER olarak, tüm kamuoyunu ses vermeye ve bir insanın göz göre göre ateşe atılmasını engellemeye davet ediyoruz.?