Zeytin ağaçlarının arasında çanta ve kitaplarını taşıyan çocuklar koşuşturuyor. Ağaçların arasında çocukların eğitimi için dersliğe dönüştürülen bir eğitim otobüsü veya diğer ismiyle ‘mobil okul’ duruyor. Burası, Suriye’deki çatışmalar nedeniyle göç eden ailelerin kaldığı İdlib’in kuzeyindeki Hazanu köyü.
AFP’nin haberine göre, İdlib ve çevresindeki onlarca okul bu eğitim öğretim yılında hizmet veremeyecek. Çünkü bazıları ya hava saldırıları sonucu yıkıldı ya da diğer bölgelerdeki çatışmalar sebebiyle göç eden aileler için sığınma merkezlerine dönüştürüldü.
İdlib’in kuzey kırsalındaki Hazanu köyünde kurulan yeni çadır kent bu mobil okulun günlük durağı. Mobil okulun önünde sıra halinde dizilen kız ve erkek çocukları ayakkabılarını çıkararak dersliğe giriyor.
Çizgi film kahramanlarının resimleriyle süslenmiş olan otobüsün içinde bir yazı dikkat çekiyor: “İlim Aydınlıktır.” Turuncu renkli masalar ve tabanını kaplayan bir halı bulunuyor mobil okulun içerisinde. Çocuklar cam kenarındaki yerlerine oturuyorlar.
Hama’nın kuzey kırsalından buraya göç ettiklerini söyleyen 11 yaşındaki Hasan Azkur, “Buraya geldiğimiz okul yoktu. Bizim için otobüs getirdiler. Eğer giderse eğitimsiz kalacağız” diyor.
Küçük Hasan, tüm masumluğuyla şöyle ekliyor: “Otobüste birkaç klima bulunuyor. Bu nedenle okullardan bin kat daha güzel.”
Mobil okul belirli sınıflara yönelik değil. Bu derslik yaşı 5 ila 12 arasında değişen çocuklar için. Burada matematik, Arapça, temel seviyede fen bilimleri ve bazen de İngilizce görüyorlar.
İdlib’deki okulların 21 Eylül’de yani bugün açılması bekleniyordu. Fakat BM verilerine göre gerilimin başladığı Nisan sonlarından bu yana şehirdeki göçmen sayısı 400 bine ulaştı. Görünen o ki on binlerce çocuk bu yıl eğitimden mahrum kalacak.
Merkezi İngiltere’de bulunan sivil toplum kuruluşu Syria Relief, şehirdeki göçmenlerin artışıyla birlikte çocukların eğitimsiz kalmasını önlemek adına ‘mobil okul’ uygulamasını başlattı.
Mobil okul projesinin eğitim direktörü Fred Baker, “Bu girişim, son olarak göç edip de okula erişim imkanı olmayan çocuklara yönelik. Bu proje şehir ve köy merkezleri için değil, zeytin bahçelerinde kalanlar için” dedi.
Halihazırda bu amaçla kullanılan iki otobüs, İdlib’in kuzeyindeki köylerde rastgele kurulan çadır topluluklarına bu hizmeti götürmeye çalışıyor. Mayıs ayından bu yana projeden binden fazla çocuk yararlandı.
Uluslararası çocukları koruma örgütü Save the Children, geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada, 87 eğitim kurumunun hava saldırıları sonucu tahrip olduğu ve 205’inin de sığınma merkezlerine dönüştürüldüğüne dikkati çekerek, binlerce çocuğun yeni eğitim yılına katılamayacağı konusunda uyardı.
Örgütün aktardığına göre, İdlib’deki 1193 okuldan sadece 635’i mevcut şartlarda eğitim faaliyetini sürdürebiliyor. Şehirde yaklaşık 650 bin öğrenci bulunurken, bu okulların öğrenci kapasitesi 300 binle sınırlı.
Yarısı göçmen 3 milyon sivilin yaşadığı İdlib, büyük ölçüde Heyet-i Tahrir'üş Şam’ın (HTŞ) kontrolünde bulunuyor.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin (SOHR) verilerine göre, Nisan sonundan bu yana süren çatışmalarda yaklaşık bin sivil hayatını kaybetti.
Matematik öğretmeni küçük beyaz tahtaya yazdığı problemleri çözdükten sonra otobüsün içinde eğlence başlıyor. Öğrenciler resim çiziyor, dinledikleri şarkılara eşlik ederek alkışlarla tempo tutuyorlar.
Dersin bitişiyle öğrenciler evine giderken, otobüs de bir sonraki gün dönmek üzere köyden ayrılıyor.
3 çocuk babası Ragib Hassun, ‘güzel bir girişim’ diye nitelediği projeyi olumlu karşıladıklarını ancak okulların bir alternatifi olmadığını belirtiyor.
Son iki yılda birçok kez göç etmek zorunda kalan Hassun, “Daha fazlasını istiyoruz. Çocuklar için okul yapılacak bir kamp istiyoruz. Otobüsün iki günde bir gelmesini istemiyoruz. Üzerinde yaşadığımız topraklar üzerinde bir okul istiyoruz” ifadelerini kullanıyor.
Hassun imkânsızı istemiyor. Nitekim istediği şey, Dana şehrinin doğusundaki göçmenlerin sahip olduğu eğitim kampının bir benzerinin burada da kurulması.
AFP muhabirine konuşan kampın yetkilisi Hammud es-Seyyah, daha önce kampta bulunan öğrencilerin sayısı 30 ila 50 arasında değiştiğini ancak bu rakamın son göç dalgasıyla birlikte 375’i aştığını ifade ediyor.
Seyyah, “Baskı çok arttı. Eğitim koşulları kötü. Bu insanlara su, elektrik sunamıyoruz” dedi.
Ancak Ahmed el-Usud, 5 yaşındaki çocuğunun eğitimi için kamptan başka seçeneğin olmadığın söylüyor.
Usud, “12 ile 15 yaşındaki çocuklarla 7 veya 8 yaşındaki çocuklarla birlikte ders görüyor. Daha geniş bir okulun olması gerekir” şeklinde konuştu.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNICEF, dün yayınladığı raporda 2018 yılında çatışmanın etkilediği bölgelerde 29 milyon çocuğun dünyaya geldiğini açıkladı.
Rapora göre, Afganistan, Somali, Güney Sudan, Suriye ve Yemen dâhil çeşitli ülkelerde yaşanan silahlı çatışmalar yüzünden, geçtiğimiz yıl boyunca tüm dünyada her 5 bebekten 1’i yaşamlarının ilk anlarını karışıklık dolu, hayli güvensiz ve stresli ortamlarda geçirdi.
UNICEF Genel Direktörü Henrietta Fore yaptığı açıklamada, “Milyonlarca aile besleyici gıdalara, temiz suya, sanitasyona, bebeklerinin gelişip güçlenecekleri güvenli ve sağlıklı ortamlara erişememektedir. En yakındaki ve belirgin tehlikelerin yanı sıra, hayata böyle bir başlangıcın uzun dönemdeki sonuçları daha da yıkıcı olabilmektedir.”
Çocuklar uzun süren ya da sıkça tekrarlanan olumsuz ve travmatik olaylar yaşadıkça beynin stresle baş etme sistemi rahatlayamamakta ve bu da ‘toksik strese’ yol açmaktadır.
Yemen’deki bir UNICEF çalışanı, “Bazı çocuklar yetersiz beslenme ve yaşadıkları travma yüzünden dünyadan ve çevresinde olup bitenlerden duygusal olarak kopmuş durumdalar ve bu de aileleriyle etkileşmelerini imkânsız hale geliyor” diyor.
UNICEF’in açıklamasında “Bu ailelerin ihtiyaç duydukları tek şey barıştır; ancak barış sağlanıncaya kadar kendilerine çok daha fazla destek verilmesi, karşılaştıkları tahribatla baş edebilmeleri için onlara ve çocuklarına yardımcı olunması gerekmektedir” ifadelerine yer verildi.
Kaynak: Şarkul Avsat