Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Bloomberg'e verdiği röportajda ABD, Rusya, Mısır ve Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilere dair açıklamalarda bulundu.
ABD ve Türkiye ilişkilerine değinen Kalın, ABD'nin YPG'ye verdiği desteğin yanlış bir politika olduğunu düşündüklerini söyledi.
"YPG’ye verilen destek bizim için bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor." ifadelerini kullanan Kalın, bunun ABD yönetimiyle önemli bir anlaşmazlık konusu olduğuna dikkati çekerek, ABD yönetiminin Obama döneminde başlayan ve Trump yönetimiyle sürdürülen YPG’ye destek politikasını devam ettirecek gibi göründüğünü dile getirdi.
Kalın, Türkiye ile ABD arasındaki 3 temel anlaşmazlık konusunu "ABD'nin PYD/YPG'ye verdiği destek, S-400'ler ve CAATSA yaptırımları" olarak sıraladı.
Kalın ayrıca, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşının ABD'de kalmasına izin verilmesinin de temel sorunlar arasında yer aldığına söyledi.
"ABD ile ilişkilerimiz çok yapıcı bir şekilde işleyebilir"
Kalın, Türkiye-Rusya ilişkilerine dair de iki ülkenin her konuda anlaşmadığına işaret ederek, "Suriye ve Esad’ın geleceği, Hafter, Kırım gibi konularda anlaşamıyoruz. Bunlara rağmen ilişkilerimizi yapıcı bir diyalogla yönetebiliyoruz. Neden aynısını ABD ile de yapmayalım?" sorusunu yöneltti.
Öte yandan başka bir ülkenin maksimalist bir pozisyonla isteklerini "ya benim dediğim şekilde yaparsınız, ya da kendi yolunuza gidersiniz" tavrıyla dayatması halinde bunun Türkiye'yi başka bir yöne iteceğine işaret eden Kalın, "ABD ile ilişkimiz, birbirimizi karşılıklı olarak güçlendirebileceğimiz ve ortak sorunları veya endişeleri birlikte ele alabileceğimiz çok yapıcı bir şekilde işleyebilir" dedi.
"Mısır'la ikili ilişkilerimizi görüşmek istiyoruz"
Mısır ile ilişkilerin ilerletilebileceğini söyleyen Kalın, iki ülkenin karşılıklı olarak yapıcı adımlar atabilmesi halinde bu tür bir ortaklığın bölgedeki tansiyonu düşürmeye ve Kuzey Afrika’dan Doğu Akdeniz’e kadar bölgenin istikrara kavuşmasına yardımcı olabileceğine işaret ederek şunları dile getirdi:
Mısır, halen Arap dünyasının beyni ve kalbi. Bazı ekonomik ve güvenlik sorunları var, biz bunu gayet iyi anlıyoruz. İki ülkenin birbirleriyle konuşması, ikili ve bölgesel ilişkilerimizi geliştirebilir. Bu, aynı şekilde diğer dört Körfez ülkesi için de geçerli. Bizim hiçbir Arap ülkesiyle aşılamayacak sorunumuz yok. Mısır ve diğer Körfez ülkeleriyle bölgesel barış ve istikrar için yeni bir sayfa açılabilir.