Hüda Par Genel Başkanı Mehmet Yavuz, Kürt meselesi başta olmak üzere 24 Haziran genel seçimleri, AK Parti-MHP ittifakının yansımaları, 2019 Mart yerel seçimlerinde nasıl bir politika izleyeceklerini ve buna dair çalışmaları hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Kürt meselesini adalet ve hakkaniyet noktasında çözüme kavuşturmama ile bu meseleye şiddeti ve emperyalist güç odaklarını bulaştırmayı birbirini tersinden besleyen temel yanlışlar olarak gördüklerini söyleyen Yavuz, devletin Kürt halkının taleplerini karşılayacak bir anayasal düzenlemeyi gündemine alması gerektiğini söyledi.
24 Haziran genel seçimlerinde Türkiye geneli ilk seçim tecrübesi yaşadıklarını ve bu seçimde 210 bin civarında oy aldıklarını söyleyen Yavuz, her kesimden oy almalarını bir başarı olarak gördüklerini ancak beklentilerinden biraz düşük oy aldıklarını ifade etti.
"Beklentimizden düşük oy aldık"
Yavuz, "24 Haziran seçimlerinde Türkiye genelinde 300 bin civarında oy almayı hedeflemiştik. Türkiye geneli ilk seçim tecrübemiz olan bu süreçte Diyarbakır ve Batman bağımsız adaylarımızın elde ettiği oy oranları ile birlikte 210 bin civarı oy aldık. Türkiye´nin her tarafından ve her kesiminden oy almış olmayı bir başarı olarak gördüğümüzü; ancak beklentimizden biraz daha düşük oy aldığımızı söyleyebilirim." dedi.
"2019 yerel seçimlerine parti olarak girme konusunda mutabakata varıldı"
2019 Mart ayında yapılacak yerel seçimler için parti olarak girme konusunda mutabakata vardıklarını söyleyen Yavuz, "27-28 Temmuz 2018 tarihlerinde Elazığ´da kampa giren Genel İdare Kurulumuz, 2019 yerel seçimlerine parti olarak girme konusunda bir mutabakata varmıştır. Bununla ilgili hazırlıklarımız zaten vardı ve hâlen de devam etmektedir. Aday tespiti ve seçime girme usulleri ile alakalı bilgilendirmeyi zaman zaman siz değerli basın mensupları aracılığıyla ile kamuoyu ile paylaşacağız." ifadelerini kullandı.
"İttifak tekliflerine kapımızı kapatmadığımız gibi yine kapatmayacağız"
İttifaklar konusunda da 24 Haziran seçimlerindeki ilkesel duruşlarını devam ettirdiklerini belirten Yavuz, şöyle konuştu: "İttifaklar konusunda 24 Haziran seçimleri ile ilgili ilkesel duruşumuzu devam ettiriyoruz. İttifaklar seçim süreçlerindeki tabi hususlardır. Bizler de bu doğrultuda ittifak tekliflerine elbette kapımızı kapatmadığımız gibi yine kapatmayacağız. Gelen teklifleri parti ayırımı gözetmeksizin yetkili kurullarımızda değerlendirip sonuca bağlarız. 24 Haziran seçimleri gündeme gelmeden önce 2019 yerel seçimlerine yönelik hazırlıklarımız ve yoğun çalışmalarımız vardı. Şimdi ise bunları kaldığı yerden devam ettiriyoruz."
"Kürt meselesi küresel bir boyut kazandı"
AK Parti ve MHP´nin ittifaklarının devam ettirmesi ve Kürt meselesine bakış açılarını değerlendiren Yavuz, "AK Parti ile MHP arasındaki ittifakın devam edeceği her iki partinin hem genel başkanları hem de yetkili kurulları tarafından dile getirilmektedir. MHP´nin Kürt meselesine bakışı resmi ideoloji yani devletin bakışı doğrultusundadır. Kürt halkının şiddetten uzak özellikle dil ve kimlikle ilgili meşru ve insani talepleri maalesef terör parantezine alınarak değerlendirilmekte ve yasakçı anlayış ısrarla devam ettirilmektedir. AK Parti´nin meseleye yaklaşımı ise bu bakış ile örtüşmeye başlamıştır. Özellikle Sayın Erdoğan´ın son dönemlerde daha da görünür hale gelen devletçi ve milliyetçi dili bunu açıkça ortaya koymaktadır. Öte yandan yerellik ve bölgeselliği de aşarak küresel bir boyut kazanan Kürt meselesi, meseleye ret ve inkâr yönünden ısrarla yaklaşmaya devam eden bölge ülkeleri açısından çözüme kavuşturulmadıkça daha ağır sonuçlara sebebiyet vermektedir. Bu sonuçlara daha fazla duçar olmama adına şartların dayattığı bir mecburiyetle sosyal hayatta atılan adımların (TRT KURDİ, Andımızın kaldırılması, Kürtçe kursların önünün açılması vs.) anayasal güvenceye kavuşturulması noktasında bazı adımların atılabileceğine dair beklentilerimiz ve taleplerimiz var. Bu can yakmaya devam eden sürecin siyasi olarak nihai ve kalıcı bir çözümle neticelenmesi için HÜDA PAR olarak sahip olduğumuz imkânlarla meclis dışı muhalefet görevimizi en iyi bir şekilde yerine getirmeye devam edeceğiz inşallah." diye konuştu.
Yavuz, Kürt halkının şiddetten uzak masum ve haklı taleplerinin; şiddeti kutsayan silahlı örgütün ve ABD´nin başını çektiği küresel güçlerin ajandaları ile Kürt nüfusu bünyesinde barındıran bölge devletlerinin ulus-devlet paradigmasından kaynaklı korkularıyla birbirine karışmış olduğunu söyledi.
"Devlet Kürt halkının taleplerini karşılayacak bir anayasal düzenlemeyi gündemine almalıdır"
Son olarak Kürt meselesinin pazarlık konusu yapılmadan çözüme kavuşturulması gerektiğinin altını çizen Yavuz şunları söyledi: "HÜDA PAR olarak Kürt meselesini adalet ve hakkaniyet noktasında çözüme kavuşturmama ile bu meseleye şiddeti ve emperyalist güç odaklarını bulaştırmayı birbirini tersinden besleyen temel yanlışlar olarak görüyoruz. Devlet bu meseleyi hiç kimse ile pazarlık konusu yapmadan, küresel güç odaklarının müdahil olacağı açık alanları daha fazla genişletmeden mazlum Kürt halkının dil ve kimlik taleplerini karşılayacak bir anayasal düzenlemeyi acilen gündemine almalıdır. Bu meselede söz söyleme hakkını kendinde gören herkesin de hiçbir siyasal talebinden vazgeçmeden şiddeti bir yol ve yöntem olarak kullanmayı reddederek devlete/hükümete adım attırmaya çalışması bu halka karşı sorumluluğunu yerine getirebilmesinin başat koşuludur."