Tarih: 17.04.2025 13:07

'Hicret'i istismar etmeyin

Facebook Twitter Linked-in

TARİHE, GAZZE'YE BÜYÜK İHANET

CHP Lideri Özel, 'hicret' tartışmalarını sert bir dille eleştirerek "Trump’ın Gazze’yi kumarhaneler kenti yapma planına ‘hicret’ deyip Hz. Muhammed’i alet ediyorsunuz ya, yazıklar olsun!" ifadesini kullanmıştı. DEVA, Gelecek ve Saadet Parti'nin çatı partisi Yeni Yol’un grup toplantısında konuşan Gelecek Partisi Lideri Davutoğlu da hicret tartışmalarını 'dini istismar' olarak değerlendirdi. Davutoğlu, "Siz, 'hicret' deyip Gazze'nin boşaltılmasına zemin hazırlarsanız; tarihe, Gazze'ye, Filistin'e, Selahaddin Eyyubi'ye, Sultan Abdülhamid'e, İzzeddin Kassam'a ve Gazze şehitlerine en büyük ihaneti yaparsınız" dedi.

 

İSRAİL'İN ANLAŞTIĞI İKİ ÜLKE HANGİSİ?

SP Lideri Arıkan, son günlerde birilerinin Gazze konusunda ısrarla 'hicret' kelimesini gündeme getirdiklerini söyleyerek "Katil Netanyahu, 'İki ülke ile pazarlık halindeyiz' diyor. Kim bu iki ülke? Katil İsrail hangi iki ülkeyle pazarlık halinde? Allah korusun, bu iki ülkeden biri Türkiye Cumhuriyeti olabilir mi?" diye sordu. "Bunun adı 'hicret' değil 'tehcir'dir" diyen Arıkan 1997'de merhum Necmettin Erbakan'ın başbakanlığı döneminde Filistin'in El Halil Bölgesine asker göndermek için çıkarılan tezkereyi kürsüden göstererek "Gazze'de askeri seçenekten başka seçenek kalmadı" diye konuştu.

 

BUNUN ADI ‘HİCRET’ DEĞİL TEHCİR VE ZORLA SÜRGÜN

Yeni Yol Partisi’nin grup toplantısında Saadet ve Gelecek Partisi liderleri, son günlerde Türkiye’de Gazzelilerin Trump planı kapsamında zorla yerinden edilmesine yönelik ‘hicret’ tanımı yapılmasına tepki gösterdi. Saadet Partisi lideri Arıkan ‘Gazze ve Hicret kelimeleri yan yana gelemez’ diyerek ekledi: Bunun adı hicret değil tehcirdir. Siyonizm’in bu konu karşısında ‘hicret’ tartışmaları ancak bir algı oyunundan ibarettir.

TBMM’de Yeni Yol Grup toplantısında konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, ABD Başkanı Trump’ın Gazze’yi boşaltıp turizm yeri yapma planı doğrultusunda Filistinlilerin sürgün edilmesine ‘hicret’ denilmesine tepki gösterdi: “Gazze’de Katil İsrail’in durmaya niyeti yok. Dünya devletlerinin de İsrail’i durdurmaya gayreti yok. İsrail, ABD’nin güç ortağı, ABD ise İsrail’in suç ortağı olmakta kararlı. Son günlerde birileri, Gazze konusunda ısrarla gündeme ‘hicret’ kelimesini getiriyor. Katil Netanyahu ‘iki ülke ile pazarlık halindeyiz’ diyor. Kim bu iki ülke? Katil İsrail hangi iki ülkeyle pazarlık halinde? Allah korusun, bu iki ülkeden biri Türkiye Cumhuriyeti olabilir mi? Ne olacak Gazze’ye? Trump’ın planlarına göre tatil köyü olacak. Onlarca yıldır şehit kanları ile sulanan topraklarda birileri keyif yapacak, o şehitlerin torunları da başka yerlerde yaşayacak. Ya hu siz iyi misiniz? Sizin aklınız yerinde mi? Siz hangi rüyada yaşıyorsunuz?

11297198.jpg

 

BU KONUDA ‘ENSAR-MUHACİR’ OLMAZ

Ülkemizde de birileri, dini hassasiyetler üzerinden ‘rıza üretmeye’ çalışıyor. Diyorlar ki: “Gazzeliler hicret etsin, onlar muhacir biz de Ensar olalım. Gün gelir geri dönerler.” Öncelikle şunu açık ve net söylüyorum; ‘Bunun adı hicret değil tehcirdir.’ Yani zorla, bir halkın yerinden sökülmesi, yurtlarından sürgün edilmesidir. Bu plana uymak hiç kimseyi Ensar yapmaz. Ancak zalim yapar. Ensar olmak isteyen Gazze’nin yanında, Siyonizm’in karşısında dursun. Gelelim, şu ‘sonra her şey düzelince geri dönme’ meselesine. Bunu söyleyenler en ufak tarih bilgisinden bile yoksundur. Bakınız; Üzerinden 150 yıl geçmesine rağmen hâlâ Karadeniz’den çıkan balıkları bile yemeyen, Çerkes kardeşlerimiz yurtlarına dönebilmişler mi? Katliama ve sürgüne maruz bırakılan Ahıska Türkleri geri dönebilmişler mi? Balkanlardan sürgün edilen kardeşlerimiz geri dönebilmişler mi? Amerika’ya köle olarak götürülen Afrikalılar geri dönebilmişler mi? Endülüs yıkılırken katliama uğrayıp, sürgün edilen mazlumlar geri dönebilmişler mi? 1948’de bu yana, önce soykırıma uğrayan sonra sürgün edilen Filistinli mazlumlar geri dönebilmişler mi? Bunların hepsinin de cevabı hayır.

 

Devamı >>>




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —