Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) açılan kapatma davasında, HDP’den önceden istifa etmesine rağmen kendisine de beş yıl siyaset yapma yasağı istenen Altan Tan, siyasi yaşamının, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve HDP’nin devamı olduğu partilerde yer aldığı için kapatma davaları ile geçtiğini belirterek, “Çözüm sürecinde İmralı’da ‘Sayın Öcalan’ dediğim için yasak isteniyor, peki aynı söylemi bugün MİT Başkanı olan Hakan Fidan da Oslo görüşmelerinde söyledi ve ses kayıtları var. Ona da dava açın o zaman” dedi.
Çözüm sürecindeki görüşmelerin suç konusu yapılmasını da eleştiren Tan, “Bundan sonraki benzer süreçlerde yaşananlardan dolayı kimse yer almak istemez” dedi.
HDP’ye açılan kapatma davasını Medyascope’a değerlendiren siyasetçi Altan Tan, kendisine de beş yıl siyaset yapma yasağı istenmesine şaşırmadığını çünkü siyasi yaşamının, AKP ve HDP’nin devamları olduğu partilerde kapatma davaları ile geçtiğini söyledi. Silah, çatışma ve teröre karşı demokratik siyasette ısrar etmesine rağmen kendisi hakkında, daha sonra, “vatan haini” ilan edilen savcılar tarafından açılan davalar olduğunu hatırlatan Tan, “Savcılar yazdıkları iddianameleri okumuyor. Kes-kopyala-yapıştır ile iddianameler hazırlıyorlar. Ben devlet terörüne de Ankara ve İstanbul’da patlatılan bombalara da karşı çıkan bir siyasetçiyim. Ama her iki tarafta bana saldırıyor” dedi.
Çözüm süreci görüşmelerinin kapatma davasında suç sayılmasını da eleştiren Tan, “Bana İmralı’da, ‘Sayın Öcalan’ dediğim için siyasi yasak isteniyor. Peki Oslo görüşmelerinde ses kayıtları ortaya çıktı. Bugün MİT Başkanı olan Hakan Fidan da oradaki PKK yöneticilerine aynı ifadeleri kullandı. Ona niye dava açılmıyor? Hukuki bir süreç yok, her şey siyaseten yapılıyor. Eğer aynı şeyler herkes için suç ise ve herkese dava açılırsa başım gözüm üstüne. Bu durum ile birlikte bundan sonra olabilecek bir çözüm sürecine kimse bulaşmak istemez. İnsanlar artık parmağını oynatmaktan korkar ve kimse böyle bir işe girmek istemez” diye konuştu.
İktidarın HDP’ye kapatma davası açarak günü kurtarmaya çalıştığını, hastanın yarasını tedavi etmek yerine hep yaptıkları şeyleri tekrarladıklarını da söyleyen Altan Tan, “Hem devlet hem PKK’nın gittiği yol, yol değil, sonuç elde edilemez. Demokratik siyaset ve silah yan yana olmaz. Bunu ben söylediğim için linç ediliyorum. Ama aynı şeyi Hasan Cemal, Selahattin Demirtaş ve Ayhan Bilgen de söylüyor. Kürt sorununu, HDP’yi kapatmak, PKK’yi bombalamak herkesi hapse atmakla çözülmez. Bunların hepsini yaparsanız bile 6 milyon insan olduğu yerde duruyor. Demek ki sorun çözülmemiştir. İnsanlar eskiden HDP’ye inandığı için şimdi ise inadına destek veriyor” dedi.
Tan, Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) talebi doğrultusunda AKP’nin HDP’ye kapatma davası açarak ters yola girdiğini ve elini kolunu bağladığını da söyledi.
Medyascope