Türk Müslümanlığı diye bir şey olur mu? sorusuna cevap veren Durmuş Hocaoğlu, ?elbette? şeklinde cevap verir. Ve Türk Müslümanlığını tanımlarken, ?Dengeli bir peygamber sevgisi? şeklinde tarif eder.
Buna da Mevlidi Şerif´i örnek gösterir.
Mevlidi Şerif´in müellifi Süleyman Çelebi´nin Hazreti Peygamber´e olan sevgisi, hürmeti ve muhabbeti neredeyse tüm Türklere teşmil edilebilir.
Dün gece idrak ettiğimiz Mevlid Kandili´ni de vesile ederek, sizlere bugün ne güncel meselelerden ne de seçim gündemine ilişkin bir şeyden söz etmek istiyorum.
Hazreti Peygamberimiz (as) için ceddimizin yazdığı Mevlid ve na´t-ı şeriflerden seçmeler sunmak istiyorum.
Mevlidi Şerif´te Velâdet (doğum) Bahri
(?)
Üç melek gördüm elinde üç alem
Biri meşrık biri mağribde anın
Biri dâmında dikildi Kâ´be´nin
Bildim anlardan kim ol halkın yeği
Kim yakîn oldu cihâna gelmeği
İndiler gökten melekler sâf sâf
Kâ´be gibi kıldılar evim tavâf
Geldi hûriler bölük bölük buğûr
Yüzleri nûrundan evim doldu nûr
Çevre yânıma gelip oturdular
Mustafâ´yı birbirine muştular
Dediler oğlun gibi hiçbir oğul
Yâradılalı cihân, gelmiş değil
Bu senin oğlun gibi kadr-i cemîl
Bir anaya vermemiştir ol Celîl
Ulu devlet buldun ey dildâr sen
Doğiserdir senden ol Hulk-ı Hasen
Bu gelen ?İlm-i Ledün Sultânıdır?
Bu gelen Tevhîd ü İrfân kânıdır
Bu gece ol gecedir kim, ol Şerîf
Nûr ile âlemleri eyler Latîf
Allâhümme salli alâ Muhammedin
ve alâ âli Muhammed.
(Süleyman Çelebi)
ADI GÜZEL KENDİ GÜZEL MUHAMMED
Cânım kurban olsun senin yoluna,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed,
Gel şefâat eyle kemter kuluna,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed
(Yunus Emre)
Yâ Resulallah
Zuhur-ı kâinatın madenisin yâ ResulAllah
Rumuz-ı küntü kenz´in mahzenisin yâ ResulAllah
Cihan bağında insan bir şecerdir gayriler yaprak
Nebiler meyvedir sen zübdesisin yâ ResulAllah
Şefaat kılmasan varlık Niyazi´yi yoğ ederdi
Vücudun zahmının sen merhemisin yâ ResulAllah
(Niyazî-i Mısrî)
Ey olan bayramı kalbinde dolu
Merhaba, ey ayn-ı zât´ın mazhar ü mihmanesi
Zat-ı pâk´inden görünür, nûr-ı Hakk´ın şûlesi
Rehber-i dergâh-ı izzet olduğuyçün ey Habîb
Enbiyâ vü evliyanın oldu babın kıblesi.
Ey gönül, yarinden alıbilmek isteyen haber
Terk-i kevneyn idüb oldu rah-ı Hakk merdanesi
Bula Bayramî visalin lezzetinde kurb-i üns
Ey olan bayramı kalbinde dolu cânânesi.
(Hacı Bayramaı Veli)
(?)
?Hu hu?lara karışsın âminler
Şimdi seni ananlar,
Anıyor ağlar gibi?
Ey yetimler yetimi,
Ey garipler garibi;
Düşkünlerin kanadıydın,
Yoksulların sahibi?
(?)
Nerde kaldın ey Resûl,
Nerde kaldın ey Nebi?
Günler, ne günlerdi, yâ Muhammed,
Çağlar ne çağlardı:
Daha dünyaya gelmeden
Mü´minlerin vardı?
Ve bir gün, ki gaflet
Çöller kadardı,
Halîme´nin kucağında
Abdullah´ın yetimi
Âmine´nin emaneti ağlardı.
(?)
Konsun ?yine- pervazlara güvercinler,
?Hû hû?lara karışsın âminler?
Mübarek akşamdır;
Gelin ey Fâtihalar, Yâsinler!
(Arif Nihat Asya)
Yağmur
Vâreden´in adıyla insanlığa inen Nûr
Bir gece yansıyınca kente Sibir dağından
Toprağı kirlerinden arındırır bir Yağmur
Kutlu bir zaferdir bu ebâbil dudağından
Rahmet vâdilerinden boşanır âb-ı hayat
En müstesna doğuşa hâmiledir kâinat
Yıllardır bozbulanık suları yudumladım
Bir pelikan hüznüyle yürüdüm kumsalları
Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım
(Nurullah Genç)
Hazreti Peygamberimiz(as)´e Türkler kadar Natı Şerif yazmış başka bir millet yoktur. Mevlidi Şerif kadar O´nu anlatan güçlü bir metinse yazılmamıştır.
Ve peygamber sevgisi çok yüksek olmakla birlikte hep dengeli de olmuştur, bizde?
Yukarıdaki beyitler, mısralar bu sevginin en bariz örneklerindendir.
Bir de Anadolu´da hâlâ bazı mescit ve camilerde uygulanan bir ritüeli hatırladım nedense?
Hazreti Peygamberimiz´in (as) ismi geçtiği zaman cemaat sağ elini kalbinin üzerine koyarak salavat getirir. Bunu biliyoruz ama bir de kamet esnasında ?Eşhedü enne muhammeden Resulullah? dendiğinde iki başparmağını öpüp, gözlerine götürenler vardır.
Bu hem, ?Gözümüzün nurusun Ey Muhammet (as)? anlamına gelir, hem de Efendimiz´in (as) isminin gözlerimize şifa olacağına olan inancımızı gösterir.
Hazreti Peygamberimiz´in (as) dünyaya gelişinin 1447´nci yılında, O´na, âline, ashabına, cümle Ümmet-i Muhammed´e salât ve selâm olsun.