Ortadoğu, insanlığın tüm hastalıklarının bir arada bulunduğu bir yer gibi gözüküyor. Galiba Ortadoğu’nun özeti şu iki cümle: Herkesin savaş için geçerli bir nedeni var… Kimsenin barış için geçerli bir nedeni yok.
Basın Tarihinde 2005 yılından çıkıp 2006 yılına adım attım.
2006 yılının dökümünü taramaya başlar başlamaz, 26 Ocak 2006 tarihinde karşıma Filistin seçimleri çıktı.
Filistin’de 2006 yılında yapılan seçimlerde Hamas'ın parlamentodaki 132 sandalyenin 76'sını elde ettiği anlaşılınca Başbakan Ahmed Qurei istifa etmiş.
Hamas 2006 - Hamas 2023…
Son 17 yılda Türk Basınındaki Hamas haberleri üzerine projektör yaksak nasıl bir tablo çıkar acaba?
xxxxxx
26 Ocak tarihli kısa haberde iki kırmızı vurgu var, biri Filistin, diğeri Hamas… Kırmızı ile yazılanlara tıklayınca karşınıza yeni bilgi pencereleri açılıyor.
Filistin üzerine tıkladım:
“Filistin Ulusal Yönetimi - Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ni yöneten geçici bir idari örgüttür.
Filistin Ulusal Yönetimi 1994'te, İsrail hükümeti ve Filistin Kurtuluş Örgütü arasında yapılan Oslo'daki uzlaşma görüşmelerinden sonra iki taraf arasındaki uzlaşma görüşmeleri sırasında 5 yıllık geçici dönem hükümeti olarak kuruldu.”
xxxxxxx
Daha sonra Hamas’ın üzerine tıkladım:
“Hamas, Filistin'de yer alan dinsel ağırlıklı bir siyasi partidir.
1987 yılında Şeyh Ahmed Yasin, Abdülaziz el Rantisi ve Muhammed Taha tarafından İlk intifadanın başlangıcında Mısır'daki Müslüman Kardeşler örgütünün Filistin kanadı olarak kuruldu.
1988 yılındaki siyasi programında parti, Filistin'in asla Müslüman olmayanlar tarafından etrafı çevrilebilecek bir İslam ülkesi olamayacağını ifade etmekte ve Filistinli Müslümanlar için Filistin'in kontrolünü İsrail'den almak adına kutsal bir savaş vermenin dini bir görev olduğunu söylemekteydi. Bu tespit, 1988 yılında İsrail'i tanıyan Filistin Kurtuluş Örgütü ile Hamas'ı çatışma noktasına getirdi.”
xxxxxx
Hamas ile Fetih arasında yaşanan şiddet olaylarında çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti.
Bu süreçte Hamas, İsrail ablukası altındaki Gazze Şeridi’nde tam egemenlik sağlamayı başarırken, Batı Şeria’da yönetim Fetih'e geçti.
Filistin Anayasası, her 4 yılda bir genel seçimlerin yapılmasını ön görürken İsrail işgali ve ablukası altındaki ülkede 2006'dan bu yana devam eden parçalanmışlık nedeniyle yıllardır genel seçime gidilemedi.
xxxxxxx
Gerçi 2021 yılında bir seçim girişimi var.
25 Mart 2021 tarihinde Anadolu Ajansı mahreçli haber, Filistin’de sandıkların 15 yıl aradan sonra yeniden kurulacağını müjdeliyordu.
Haberin bir bolümü şöyleydi :
“Filistin'de 2006 seçimlerinden galip çıkan Hamas'ın Gazze Şeridi'nde yönetime geldiği 2007'den bu yana, Hamas ve Fetih hareketleri arasında büyük bir siyasi bölünmüşlük yaşanıyor.
Aradan geçen 14 yılda iki hareket arasında çok sayıda anlaşma imzalandı ancak ortaya çıkan birtakım anlaşmazlıklar nedeniyle bunlar hayata geçirilemedi.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 15 Ocak'ta, 15 yıl aradan sonra İsrail işgali ve ablukası altındaki Filistin topraklarında seçim yapılmasını öngören kararnameyi imzaladı.
Kararnamede 22 Mayıs'ta milletvekili, 31 Temmuz'da devlet başkanlığı ve 31 Ağustos'ta da Filistin Ulusal Konseyi seçimlerinin yapılması öngörüldü.”
xxxxxx
Peki 2021’de seçime ne olmuş?
Deutche Welle Türkçeden okuyalım:
“Filistin lideri Abbas, İsrail'in Doğu Kudüs'te oy kullanılmasını garanti edememesi nedeniyle 22 Mayıs'ta yapılacak genel seçimlerin ertelendiğini duyurdu. AB, karardan ‘derin hayal kırıklığı’ duyduğunu bildirdi.
Filistin Seçim Komisyonu bugün yaptığı açıklamada, Filistin topraklarında 22 Mayıs'ta yapılması planlanan parlamento seçim sürecinin askıya alındığını duyurdu.”
xxxxxx
Haberde HAMAS’ın karara tepkili, Türkiye’nin de “üzüntülü” olduğu belirtiliyordu.
HAMAS’ın tepkisi de şöyle aktarılmaktaydı:
“Hamas, Filistin Özerk Yönetimi'nin seçimleri ertelemesi kararına tepki gösterdi. Kararı, yapılan anlaşmaya ‘darbe’ olarak nitelendiren Hamas, Filistin Özerk Yönetimi Başkanı'nın ‘bu kararın ve sonuçlarını tüm sorumluluğunu üstlenmesi’ gerektiğini bildirdi.
Batı Şeria'nın Ramallah kentinde seçimlerin ertelenmesine tepki gösterenler protesto gösterisi düzenlendi. Yüzlerce kişinin katıldığı gösteride, bir gösterici ‘Genç insanlar arasında bir kuşak, seçmenin ne demek olduğunu bilmiyor. Bu kuşak da liderini seçme hakkına sahip’ sözleriyle tepkisini dile getirdi.”
xxxxxx
Bugün arama motoruna “Filistin’de seçimler en son ne zaman yapıldı?” diye sorunca şöyle bir cevap çıkıyor:
“Filistin'de son devlet başkanlığı seçimleri 2005'te, milletvekilliği seçimleri ise 2006'da yapılmıştı.”
xxxxxx
Olaylara şöyle kısa bir haber taramasıyla baktığınızda bile yaşananların sadece “Filistin-İsrail” çatışmasıyla açıklanamadığını görüyorsunuz. Filistinlilerle Filistinliler de birbirlerini öldürebiliyor.
Değerli şeyler çok fazla Ortadoğu’da: Din, dil, ırk, mezhep, toprak, bayrak, devlet… Sadece insan değerli değil.
Hamas’ın vahşi saldırısı da Netanyahu’nun ondan daha vahşi cevabı da binlerce insanı alıp götürdü… Daha da götürecek.
Ölen çocuklar, ağlayan anneler, çırpınan babalar, bacaklarına isimleri yazılmış genç ölüler…
Ortadoğu, insanlığın tüm hastalıklarının bir arada bulunduğu bir yer gibi gözüküyor.
Galiba Ortadoğu’nun özeti şu iki cümle:
Herkesin savaş için geçerli bir nedeni var…
Kimsenin barış için geçerli bir nedeni yok.