Eylemler, Başbakan İrakli Kobakhidze’nin AB’yi “şantajla” suçlayıp, hükümetinin gelecek dört yıl boyunca AB üyelik sürecini askıya aldığını duyurmasından sonra başladı.
Başkent Tiflis’te güvenlik güçleri ile protestocular arasında çatışmalar yaşandı.
Avrupa Parlamentosu, Başbakan’ın kararından saatler önce geçen ay yapılan genel seçimlerin “önemli usulsüzlükler nedeniyle” tekrar edilmesi çağrısında bulunmuştu.
Başbakan, AB adaylığının askıya alınmasına karşı çıkanları, Ukrayna’nın 2014’teki Meydan protestolarına katılanlara benzetti ve devrim planlamakla suçladı.
Protestolar sonucu Rusya yanlısı Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç, ülkeden kaçmıştı.
Gürcü basınında yer alan haberlere göre Kobakhidze, “Gürcistan’da Meydan senaryosu gerçekleştirilemez. Gürcistan bir devlettir ve devlet buna elbette izin vermeyecektir” dedi.
Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili ise protestoculara desteğini, “Direniş hareketi başladı” sözleriyle dile getirdi.
Televizyondan yayımlanan açıklamasında, “Gürcistan hedeflerine ulaşana, Avrupa yoluna dönene ve yeni seçimleri güvence altına alana kadar birlik olmaya devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Zurabişvili ilk gününde Tiflis’teki protestolara katılmıştı.
Cumhurbaşkanı Zurabişvili (sağda) ilk gününde Tiflis’teki protestolara katıldı
İçişleri Bakanlığı Cumartesi günü Tiflis’te gece boyunca düzenlenen protestolar sırasında 107 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.
Bakanlık protestocuların polise havai fişek, şişe ve taş attıklarını kaydetti.
Polis protestoculara tazyikli su ve biber gazı kullandı.
Cumartesi gecesi için yeni protestolar planlanıyor.
Gürcistan’da dışişleri, savunma, adalet ve eğitim bakanlıkları ile merkez bankasının 100’den fazla çalışanı üyelik görüşmelerini dondurma kararının ülkenin stratejik çıkarlarıyla örtüşmediğini savunan bir açık mektup yayımladı.
Başbakan Kobakhidze, muhalefeti ve ülkesindeki AB Büyükelçisini açıklamasını yanlış yansıtmakla suçladı ve 2030 itibarıyla AB üyeliğinin “başlıca önceliği” olmaya devam ettiğini savunmuştu.
Avrupa Konseyi de gösterilerin “acımasızca bastırılmasını” kınarken, Gürcistan’a “Avrupa değerlerine bağlı kalma” çağrısı yaptı.
Ülke, 2012’den bu yana karşıtlarının ülkeyi AB’den uzaklaştırıp, Rusya’ya yakınlaştırmaya çalışmakla suçladığı Gürcü Rüyası Partisi tarafından yönetiliyor.
Parti geçen ayki seçimleri kazandığını iddia etmişti, ancak muhalif milletvekilleri seçimde usülsüzlük yapıldığını savunarak yeni parlamentoyu boykot ediyor ve Cumhurbaşkanı Salome Zurabişili de oylamayı “anayasaya aykırı” diye tanımladı.
Avrupa Parlamentosu, seçimleri “Gürcistan’daki kötüleşen demokrasi krizinin son aşaması” diye tanımlayan ve Gürcü Rüyası Partisi’nin “tamamen sorumlu” olduğunu vurgulayan bir kararı kabul etmişti.
Kararda özellikle, oy satın alınması, manipülasyon, seçmenlerin sindirilmesi ve gözlemcilerin taciz edilmesi haberlerinden özellikle kaygı duyulduğu vurgulandı.
Avrupa Parlamentosu’nun kararından sonra, Kobakhidze Perşembe günü hükümetinin “2028 sonuna dek Avrupa Birliği’ne katılım meselesini gündeme getirmeme kararı aldığını” söyledi.
Bunun üzerine, başkent Tiflis ve Kutaysi kentlerindeki Gürcü Rüyası ofislerinin önünde protestocular toplandı. Polisle protestocular arasında çatışmalar yaşandı.