Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Eylül 2020 enflasyon verilerini açıkladı. Açıklamaya göre aylık fiyat artışı %0,97 olurken, yıllık fiyat artışı da %11,75 olarak verildi.
TÜİK 418 madde fiyatı üzerinden 897 çeşit ürünü 28 bin 019 işyerinden topluyor. Topladığı toplam 553 bin 064 fiyat ile de aylık ortalama ürün fiyatını vermiş bulunuyor.
TÜİK’in toplam 0,97 fiyat artışının ilk sıralarının nereden geldiğine bakalım:
0,1518’lik kısmı gıdadan;
0,2321’lik kısmı ev eşyasından;
0,2896’lık kısmı ulaştırma sektöründen geliyor.
Bakınız bu üç ana sektörde toplam ülke enflasyonunun 0,9700 artışının 0,6735’lik kısmı bulunuyor.
Mesela giyimde fiyatlar bu yıl düşmüş (-0,0017). Hem de kış sezonuna girerken.
Eğitim sektöründe ise KDV indirimi ile enflasyon hesabındaki düşüş -0,0018...
Bütün sektörlerin toplam değişime aylık etkisini topladığımızda karşımıza 0,9700 gibi dümdüz bir rakam çıkıyor.
Fakat aynı yöntem ile tek tek ürün bazında biz fiyat artışlarını ve sektörel toplamlarına baktığımızda karşımıza farklı bir rakam çıkıyor.
Gelin tek tek ürün bazında bizim hesabımızla TÜİK hesabının farkını verelim:
Gıda sektöründe TÜİK 0,152 verirken bizde bu oran 0,202 çıkıyor.
Giyim sektöründe TÜİK fiyat düşmüş ve ana harcama grubuna etkisi -0,0017 derken bizde bu oran fiyat artışı olarak 0,050 çıkıyor.
Bakınız burası çok önemli:
Giyim sektöründe ağırlığı en yüksek 20 ürünün 14’ünde fiyat artışı olmuş. Sadece 4’ünde fiyat düşüşü görülmüş. Ama her nasılsa TÜİK bu yıl giyimde fiyatlar düşmüş diyor. Hatta ağırlığı en yüksek ilk 5 ürünün hepsinde fiyat artışı yaşanmış ama TÜİK sektörde fiyatlar geriledi diyor.
Biz oturduk ve TÜİK’in madde fiyatlarını yine TÜİK’in ağırlık fiyatları ile tek tek hesapladık. Karşımıza şöyle bir tablo çıktı:
Eylül ayında fiyatlar genel seviyesi 0,970 değil, 1,273 oranında artış gösterdi.
Evet, tek tek ürün bazında ağırlıkları aldık ve aylık fiyat değişimleri ile çarparak karşılaştırdık ve bu sonuç ortaya çıktı.
Tablo aşağıda.
Burada dikkat edeceğimiz nokta şudur: Aylık fiyatlar TÜİK’in verdiği fiyatlardır.
Gelin biz ağırlık oranı yüksek olup, fiyat değişimlerini etkileyecek ürünlere bakalım.
En dikkat çekici ürün otomobiller. Dizel otomobillerde yüzde 5,17 aylık fiyat artışı yaşanırken aylık enflasyon etkisi 0,163 olmuştur. Benzinli otomobilde ise 2,82 aylık fiyat artışı ile beraber sadece bu iki ürün 0,97’nin 0,23’ünü gerçekleştirmiştir.
Sizce geri kalan ürünlerde otomobil kadar zam olmadı mı?
Mesela cep telefonu görüşme ücreti bu ay yüzde 4,78 zamlanarak enflasyona 0,11 katkı yapmıştır.
Ya da şöyle izah edelim: Kira artışı, otomobiller, ekmek zammı ve cep telefonu görüşme ücreti 0,44 puanla 0,97’nin nerede ise yarısını almışlar. Evet sadece 5 ürün artışı nerede ise TÜİK’in açıkladığı enflasyonun yarısı ediyor.
O zaman sorumuzu soralım: Gerçek enflasyon nedir?
Sadece TÜİK’in açıkladığı fiyatlara göre aylık enflasyon 0,97 yerine 1,23 çıkıyorsa yıllık enflasyon ne olabilir?
İşte onu da tek tek ürün bazında hesapladık.
Burada da karşımıza yüzde 15,65 gibi bir oran çıkıyor. Oysa TÜİK yıllık enflasyonu yüzde 11,75 olarak açıkladı. Tıpkı son iki ayda olduğu gibi aynı yerde seyretti enflasyon.
Son 1 yılda dolar 5,65’den 7,50’ye yükseliyor. Kurlarda yaşanan yüzde 32 artış her nasılsa yurtiçi fiyatları nerede ise hiç etkilemiyor.
Ama asıl soru şu: Krediye dayalı parasal gelişmenin de beslediği talep etkisi de enflasyonda gözlenmiyor. Tam bir mucize olsa gerek.
Böyle bir ekonomiyi kim yönetmek istemez ki?
Fiyatı yükselen ürüne bakmıyorsun, her şey güzelleşiyor işte.