Geleneksel Türk okçuluğu dünyaya yayılıyor

Yunus Emre Enstitüsü ile Okçuluk Vakfı´nca yürütülen "Kemankeş Projesi" kapsamında, 16 ülkeden gelen 40 sporcuya, geleneksel Türk okçuluğu eğitimi veriliyor.

Geleneksel Türk okçuluğu dünyaya yayılıyor

Almanya, Bosna-Hersek, Fas, Filistin, İran, Japonya, Katar, Kazakistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Lübnan, Malezya, Mısır, Polonya, Sırbistan, Sudan ve Ürdün´den gelen 40 genç, "Kemankeş Projesi" kapsamında İstanbul Okçular Vakfı Spor ve Kültür Merkezi´nde geleneksel Türk okçuluğu eğitimi alıyor.

Sporcular, Fatih Sultan Mehmet´in fermanı ile Okmeydanı´nda kurulan ve vakıf kültürüyle yüzyıllar boyunca hizmet veren Okçular Tekkesi´nin bulunduğu tesislerde geleneksel Türk okçuluğuna dair teorik ve pratik her türlü bilgiyi alıyor. Ayrıca Türk kültürünü, tarihi atmosfer içinde tanıma şansını buluyor.

Kemankeş Projesi Koordinatörü Mehmet Selim Özban, geleneksel okçuluğun Türk kültürünün yapı taşlarından olduğunu belirtti.

Okçuluğu tüm dünyaya kültürel ve sportif nitelikleriyle kavratmak ve ata sporuna yeni sporcular kazandırmak amacıyla projeyi hayata geçirdiklerini ifade eden Özban, 4 aşaması bulunan projeye Uzak Doğu´dan Avrupa´ya, Balkanlar´dan Orta Doğu ve Kuzey Afrika´ya kadar 16 ülkeden gençlerin Yunus Emre Enstitülerine başvurarak katılım hakkı kazandığını söyledi.

"Osmanlı okçuluk kültürü bambaşka"

Japon Okabe Seiichi, Tokyo´da Türk arkadaşları sayesinde dil kursuna gitmeden Türkçeyi öğrendiğini söyledi.

Türk ve Osmanlı kültürünü çok sevdiği için Tokyo´daki Yunus Emre Enstitüsü´ne gittiğini kaydeden Seiichi, "Orada okçulukla ilgili projeyi duyunca başvurdum. Burada Osmanlı okçuluğunu ve bu işin kültürünü öğreniyorum. Japonya´da okçuluk kültürü var ama Osmanlı okçuluk kültürü bambaşka. Osmanlı yayı kısa olduğu için hareket yapması kolay ancak Japon okları uzun ve sabit kullanılıyor. Tokyo´ya döndüğümde arkadaşlarıma öğretmek istiyorum." dedi.