Abluka altındaki Gazze Şeridi’nde nüfusun yüzde 70’inden fazlasının gıda güvensizliği sorunu ile karşı karşıya olduğu belirtildi.
Gazze Ablukasını Kaldırmak İçin Halk Komitesi Başkanı Cemal el-Hadari, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı 13 yıllık abluka ve derinleşen ekonomik sorunlar nedeniyle gıda güvensizliğinin daha da arttığını ifade etti.
Bölgede 2019 yılında gıda güvensizliğinin yüzde 70’in üzerine çıktığını kaydeden Hadari, “Ailelerin, Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu’nun (UNRWA) yanı sıra Arap ve uluslararası yardım kurumlarından veya Sosyal Kalkınma Bakanlığı’ndan sınırlı miktarda da olsa yardım almalarına rağmen, Gazze’ye yapılan yardımların toplamda yetersiz kalması nedeniyle gıda güvenliği konusunda bir iyileşme olmadı.” ifadelerini kullandı.
Hadari, gıda güvensizliğinde yaşanan bu artışta “Gazze’deki insanların alım gücünün giderek zayıflaması ve ABD’nin UNRWA’ya yaptığı yardımları kesmesinin” etkili olduğunu kaydetti. Gazze’de kişi başına düşen günlük gelirin 2 dolar civarında olduğuna işaret eden Hadari, işsizliğin ise yüzde 60’ı aştığını aktardı.
Gazze Özel Sektör Temsilcileri Grubu, 2017 yılında Gazze’deki gıda güvensizliğini yüzde 50 olarak açıklamıştı. BM Filistin İnsani İşler Koordinasyon Ofisi’nin verilerine göre ise 2018 yılında Gazze’deki gıda güvensizliği yüzde 65 civarındaydı.
Yaklaşık 2 milyon Filistinlinin yaşadığı Gazze Şeridi’nde 2007 yılından bu yana devam eden İsrail ablukası, yoksulluk ve işsizliğin ciddi biçimde artmasına neden oluyor.
Gazze’de bulunan 7 sınır kapısından 6’sı İsrail’in, biri Mısır’ın kontrolünde bulunuyor. İsrail yönetimi, ordu güçlerinin giriş çıkışı için kullandığı Karare Sınır Kapısı’nı 2005’te, diğer 3 kapıyı ise 2007’de kapattı. İsrail, sadece Kerm Ebu Salim ve Beyt Hanun Sınır Kapısı’nın çalışmasına izin veriyor.
