Tüm dünya için İslam iktisadının zaruri hale geldiğini vurgulayan Yumuşak, ?İnsanlık tarihinde böyle bir adaletsizlik görülmedi. Finansal sistemin işleyişinde en büyük söz sahibi olanlar en büyük sermaye sahipleri ve sıkıştıklarında kuralı değiştiriyorlar. Bunun temel müsebbibi faiz mekanizmasıdır. Faiz, insan doğasına ve İslam´a aykırıdır? uyarısında bulundu.
Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi´nin (ESAM) geleneksel hale gelen Çarşamba Konferansları´nın bu haftaki konuğu ?Dünyada ve Türkiye´de İslam İktisadını Gelişimi ve Önündeki Engeller´ konusu ile İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) İşletme ve Yönetim Bilimleri Dekanı Prof. Dr. İbrahim Güran Yumuşak oldu. ESAM Konferans Salonu´nda gerçekleşen programa milletvekilleri ve öğrenciler katıldı.
İslam iktisadının Müslümanlığın yayıldığı ilk günden bu yana devam ettiğini belirten Yumuşak, ?Bundan 20 yıl önce hayatımızı idame ettirmek için bankaya muhtaç değildik. Ama şu anda banka olmadan hayatınızı idame ettirmek mümkün değil. Çünkü bugün bütün işlemlerimizi bankalar üzerinden hallediyoruz. Bu açıdan bizim gayemiz bu uygulamaları ideal sisteme dönüştürmektir. Bugün İslam iktisadını uygun olarak yapmamız gerekir. Batı´dan bazı değerleri alırken dikkatli olmamız gerekiyor? ifadelerini kullandı.
Yumuşak, kapitalist sistemin temelinin İslam´a uymadığının altını çizerek, ?Osmanlı´da iktisat ahlakı vardı. Esnaflar siftah yaptıysa müşteriyi siftah yapmayan diğer dükkânlara yönlendirirdi. Kapitalist sistemde ise müşteri rakibine gitmesin diye nerdeyse her türlü taklayı atıyor. Burada reklam ile marka bağlılığı oluşturulmaya çalışılıyor. Kâr beklentisi kapitalist sistemde bizim genel formasyonumuza uymuyor. Tüketici için de fayda vermiyor. Batı başka bir komşuya yardımı akıl dışı olarak yorumluyor. Ama bu ilk günden İslam iktisadının temelinde yer alıyor. Batı´nın biz iyi taraflarını alalım ama onun tanımları bize uymuyor. Bizim bu modelin nasıl olması gerektiğini ilk önce belirlememiz gerekir? dedi.
Son yıllarda Türkiye´de İslam iktisadı konusunda önemli adımların atılmaya başlandığını dile getiren Yumuşak, ?Ülkelerin önemli kısmında gelir dağılımı adaletsizliği var. Çünkü en zengin ve fakir ülkeler arasındaki fark bugün doksan katın üzerine çıkmış durumda. En zengin yüzde 10´luk kesimin gelirden aldığı pay bugün yüzde 60´lara gelmiş durumda. Dünya servetinin yüzde 50´sini alan 42 tane milyarder aile var. İnsanlık tarihinde böyle bir adaletsizlik görülmedi. Bu sadece Müslümanlar için değil, bütün dünyayı tehdit eden bir durum. İslam ekonomisine duyulan ihtiyaç hâlâ devam ediyor. Artık Türkiye´de İslam iktisadı, adil ekonomik düzen yeni yeni üniversitelerde ve araştırma merkezlerinde konuşulmaya başlandı. Katılım bankaları Türkiye´de faaliyetlerini artırmaya başladı ama Türkiye buna geç başladı. Türkiye bu modeli iyi bir şekilde kurgular, hem entelektüel birikimi ile lider olma potansiyeline sahip bir ülke? ifadelerini kullandı.
?İslam ekonomisi İslam dininin bir parçasıdır? diyen Yumuşak. İslam ekonomisinin prensiplerini sıraladı: ?Prensipler tevhit, adalet, özgürlükler, insana ve devlete yönelik sorumluluklar sağlanmalı. Burada temel amaç nefsi bertaraf ederek arınmasını sağlamaktır. Tüketim çılgınlıklarından uzak durmayı amaçlar. İslam ekonomisinin insanı ve nesli koruyacak bütün insanların gelişmesini sağlama zorundadır. İslam ekonomisi bundan bağımsız olamaz. Sosyalist ve kapitalist sistemle benzerlikleri olabilir ama amacı, hedefi ve kaynakları bakımından bağımsızdır. Özerk bir disiplindir. İslam ekonomisi bize neyi emrediyorsa biz ona göre hareket etmeliyiz.?
Faizin, sosyal ve ekonomik etkilerine değinen Yumuşak, ?Sosyal ayrışma ve zıtlaşma tehlikesini içerir. Enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde yüksek faiz etkisine sebep oluyor. Finansal sistemin işleyişinde en büyük söz sahibi olanlar en büyük sermaye sahipleri ve sıkıştıklarında kuralı değiştiriyorlar. Bunun temel müsebbibi faiz mekanizmasıdır. Savaş ve buhranlara sebep olur. Gelecek kuşaklara aktarılan bir borçtur. Sosyal düzeni bozar ve fakirliğe sebep olur. Faiz, insan doğasına ve İslam´a aykırıdır? diye konuştu.
İslam iktisadının gelişmesinin önünde bulunan engellerden bahseden Yumuşak, ?İslam iktisadı pratikten teoriye doğru gelişmeli. İslam ülkeleri arasındaki işbirliği ve kardeşliğin zayıflığı var. İslam ekonomisi gelişecekse ortak hareket etme zorunluluğu söz konusu. İslam ülkelerinin ekonomik zayıflığı giderilmeli. Öncü ve rol model bir ülkenin olmaması söz konusu. Diğer husus inanç ve davranışlardaki eksiklikler artıyor. Bunların giderilmesi için sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerin bu konuyu giderecek faaliyetleri artırmak zorunda? açıklamasında bulundu.