Dünya medyası Fransa´yı görmüyor diyor Sn. Cumhurbaşkanı. Dünya medyası Fransa´yı yazıyor, tabii ki görmüyor. Ufak bir sorguda Seyşellerin Haber Ajansına düşmüş Fransa haberini de kolaja kapakta yer verdim. Bakar incelersiniz.
Gezi ile mukayese ediyor Sn. Erdoğan. Aslında gezi ile mukayese kabil mi? Pek değil. Gezi ağırlıkla İstanbul´da idi. Fransa´nın tamamı etkilendi. Gezi 1 ay geçmeden stabil olmuştu. 1 ayı geçti ama Fransa´da olayların duracağı yok. Gezide 9 kişi polisin dolaylı dolaysız dahli ile ölmüştü; Fransa´da 2 kişi kazaen öldü.
Vize konusunda kendi vatandaş haklarını savunmak konusunda pek de icraatını görmediğimiz Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Fransa´yı uyarıyor. Orantısız güç kullanmayın diye. Orantılı güç kullanın manasına geliyor tabii ki. Orantılı gücü mesela Cumartesi Annelerine layık gördüğünüz kadarıyla tanımlayın desek ne der acaba sözcümüz?
Gezi ile mukayese kabil ise her ikisinde de aslında düzenli bir lider kadrosunun olmaması konusunda kıyas edilebilir. 2013´de kırmızı şapkalıların arz-ı endam ettiği olaylar siyasi bir örgütlenmeyi haiz iken Sarı Ceketlilerin spontan ve örgütsüz hali gezinin kendiliğindenliğine çok benziyor.
İstanbul´a 70 küsur proje ile 12,4 milyon m2 emsal kaçağı inşaat dikmiş bir siyasetin başından ?İstanbul´a ihanet ettik, dikey mimari hataydı? gibi itiraflar ardı ardına geliyor. Bütün bu kabullenmeler iş Gezi Parkına bina yapacaktık yaptırmadılara dönüşüyor.
Daha önce de yazdık ama yetmedi bir daha yazalım; Gezi Parkına da bina yapsaydınız bu ikrah ettiğiniz betonarmelere bir fasıl eklemekten öte netice elde etmeyecektiniz.
Fransa´da insanların itirazı akaryakıt fiyatları ve vergilerde meydana gelen artışlara karşı. Yeni Türkiye´nin gösteriyi tolere etmeyen düzeninde bir ülkenin neredeyse tamamına sirayet etmiş ve başkentinde alevler neredeyse zafer takını yakacak.
Siz Macron´dan Notre Dame kilisesine ?çorapla girdiler, Kilisede zemzem içtiler? diye bir beyan duydunuz mu? ?Tesettürlü kadınlar, sakallı erkekler Seine nehrinde tekne gezintisi yapan benim dekolteli bacıma, gay vatandaşıma, entel gözlüklü kardeşime tükürdüler onların üstüne af edersiniz defi hacet ettiler? dediğine şahit oldunuz mu?
?Polisimiz destan yazıyor? diyerek baget almaya patisserie´ye giden 12 yaşındaki Oliver´e plastik mermi sıkılmasını meşrulaştıran bir akıl gördünüz mü?
Eylemcileri Napolyon kılıcı ile kovalayan Şanzelize esnafına, taşra şehirlerinde polisten kaçan genç eylemciyi tekme tokat döven meyhaneciye rastladınız mı?
Dövülen genci hastanede tedavi etmeyip evine yollayan ? La Docteur? gördünüz mü?
Geçenlerde ekmek, yağ, bal üzerine de kelam eden Sn. Erdoğan´ın sözü bana Marie Antoinette´in meşhur ?ekmek bulamazlarsa pasta yesinler? sözünü getirdi. Malum kendileri Fransa Kraliçesi olur.
Tevafuka bakın AKP´nin en gururlu söylem/işlerinden birincisidir Halk Ekmek. İnsan bu kadar tesadüfü ardarda yanyana gördükçe ister istemez kendini çimdikliyor, uyanmak istiyor.
Ekmeği sorgulayacaksak önce Halk Ekmekten başlamak icap eder ama bunu ifade etmek zor. İş ?Halk Pastaya mı gidecek?? bunu önümüzdeki süreç gösterecek.
Çağrışım ile malul zihnimin kusuruna bakmayın, dönüyorum tekrar 2013 Gezi/2018 Fransa olayları mukayesesine.
Gezi parkının muhafazasından dış güçleri mesul tutan AKP aklını, belli ki Macron pek algılamamış. Fransa´nın dünyaya devrimin ağa babasını hediye etmiş olmasından da olabilir. Fransa diye yazılır Fransız devrimi diye okunur.
14. Louis de akıl edemedi bu ?Sans Kilots´ dış güçlerin oyuncağıdır diyemedi. AKP o günlere yetişseydi eminim dünya tarihi farklı yazılırdı.
Bence bu konuda bir dizi çekilsin. Adı da ?Ey Dış Güçler? olsun. Dünya tarihinde tepkisini ifade ve ilan eden tüm kitlelerin ipliği bir bir pazara çıksın.
Akşam, Güneş, Takvim, Star, Akit, Şafak, Milliyet, Hürriyet, Habertürk, Diriliş Postası, düz Posta, Türkiye, Sabah maalesef sadece Türkçe çıkıyor. Bunlardaki gerçekleri dünya okuyamıyor. Dizilerimiz ise gayet münbit izleyici kitlesine ulaşıyor.
Çok meşhur dizi artist ve aktörlerimiz hızla yeni bir dizi çeksin. Dünya bizi görsün. Dünya Fransa´yı görsün. Gezide oynanan oyunların Fransa´da oynanmasına izin verilmesin.
Malum Fransa´daki gurbetçiler davul zurna ile protestoya katılmış.
Bunlar dış güç sayılmaz ama Euro 2.5´tan 7´ye çıkınca da davul zurna çalıp memlekette ucuz ev kovalamaya geliyorlardı.
O zaman Fransa için dış güç haline gelebilirler.
Fransa´da davul zurna ile de olsa gezici benzerleri oynamasın.
Fransa´da yerli milli Edith Piaf çalsın, Gilber Becaud söylesin.
Dünya Lider görsün.
