Erdoğan, Ak Parti, Fidan ve Davutoğlu

AhmetTaşgetiren, Erdoğan’ın yıllar önce, yerine geçebilecek birisi için “kimseyekefil olmam” ifadeleri üzerinden, onun yerine Hakan Fidan’ın ge(tiri)lebileceğini, bir de Davutoğlu’nun da adının telaffuz edilebileceğini belirtiyor.

Erdoğan, Ak Parti, Fidan ve Davutoğlu

Epeyce bir zamandan beri siyasetle ve Türkiye’nin geleceği ile ilgilenen pek çok mahfilde Hakan Fidan’a ilişkin gelecek tahminleri yapıldığında kuşku yok.

Erdoğan’ın “Sır küpüm” diyerek Davutoğlu tarafından siyasete çekilmesine mani olduğu bir isim o.
TİKA başkanlığı ile başlayıp MİT Başkanlığı ile devam eden ve Dışişleri Bakanlığı ile hızlanan bir yükselişin insanı.

15 Temmuz’daki konumu hep tartışılacaktır. Cumhurbaşkanı Erdoğan acaba gerçekten “Eniştesinden” mi aldı haberi sorusu bunun için sorulur.

Hakan Fidan’ın özellikle son Sureye olayında sergilediği profil, şüphesiz bu sürecin hazırlık safhasındaki rolleri de göz önünde bulundurularak, farklı bir “Devlet adamı” profili olarak notlandırılmıştır.

İki kelime ile tarif edilse herhalde “Sakin güç” tanımlaması yakıştırılacaktır.
Benim altını çizdiğim kişilik göstergeleri şunlar:

-Hamaset yok.
-Seçerek, tartarak, yanlış bir kelime kullanmamaya titizlenerek, ama söylenmesi gerekeni, yani muhatabının anlaması gerekeni netleştirerek konuşan.
-Dersine iyi çalışan. Konuyu muhataplarından iyi bildiğini hissettiren.
-Arkasında devleti ve onun gücünü hisseden.
-Görev alanı dışında rol aramayan. Siyasi yatırım algısı oluşturmayan.
-Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinin altını çizmeyi önemseyen, bu yönüyle de gelecek hesabı içinde olmadığının anlaşılmasını isteyen.
-Mazbut bir hayatı olan. Çalışmaktan yorulmayan.
Başka şeyler de söylenebilir mi? Söylenebilir elbet. Ama bu kadarı da farklı bir siyaset -devlet adamı profili için oldukça zengin özelliklerdir.

Peki “Hakan Fidan ve gelecek tasarımı” diye bir başlık açıldığında neler söylenebilir?

Hani Türkiye siyasetinin ve Ak Parti’nin “Erdoğan sonrası” diye bir başlığı var.

İnsan bu. Her şeyin bir sonu var. Hayat son buluyor ötesi var mı? Dünyevi statüler de bir şekilde sona eriyor.

Erdoğan bir kere daha başkanlık seçimine girebilir mi, girerse kazanır mı? Bunlar da üzerinde düşünülecek sorular. Ama o ihtimal olsa bile yine de bir gün boşalır Erdoğan’ın koltuğu ve oraya bir isim aranır.

Erdoğan’ın kendi yerine bir adam araması, düşünmemesi mümkün mü?

Çok isim akla gelmiyor bu arayışta ya da ihtimal dahilinde sayılanlar kısa sürede siliniyor.

Acaba Erdoğan Hakan Fidan’ı böyle bir rol için düşünür mü?

Ben Erdoğan’ın taa Ali Müfit Gürtuna yerine başkan seçildiğinde Pınarhisar Cezaevinde ziyaretimizde “Kimseye kefil olmam” dediğini hatırlıyorum. O zaman Yeni Şafak’ta manşet olmuştu.

Ya Hakan Fidan’a?

Bilmem.

Bunun bugün seslendirilmesi sanırım Hakan Fidan’ı da rahatsız eder.

Ama bence rahatsız olmak gereksiz. Erdoğan’ın böyle kişilik disiplini olan iyi yetişmiş bir insanla çalışması iyi liderlik özelliğidir.

Bence iyi liderler bir misyon hareketinde yerlerini dolduracak güçlü simaların yetişmesini de planlamayı ihmal etmezler. Bölgemizde yaşanan ve Türkiye’yi ilgilendire her olayda Dışişleri Bakanı hüviyetiyle Hakan Fidan’ın sınavına tanıklık ediyoruz. İyi, sağlıklı yürüyüşler dilerim.

Davutoğlu da ihmal edilmez bir isim

“Erdoğan sonrası” için Davutoğlu’nun ismi de siyaset değerlendirmelerinin konusu durumunda. “Kendisinin bunu istediği” yönünde de değerlendirmeler var, Ak Parti’ye verilen son “sıcak” mesajların böyle bir düşünceyle alakalı olduğu değerlendirmeleri de var.

Davutoğlu’nun Cansu Çamlıbel’e t24’te verdiği mülakâtta, Suriye gündemiyle ilgili önemli açıklamalar bulunuyor. Suriye gündemi deyince Davutoğlu’nu anmamak olmaz. Vaktiyle “Kissinger ile birlikte dünyadaki en önemli stratejlerinden olduğu” görüşleri ortaya konmuştu. Türkiye – Suriye, Kürtlerle ilişki, İsrail konusundaki uyarıları, Trump yönetimi ve bölge ile ilgili değerlendirmeleri bence ihmal edilmez. Cansu Çamlıbel’e verilen mülakatta bunlar paylaşılıyor. Bence daha geniş değerlendirmeleri karar merkezlerinde de dinlenilmeli.

“Erdoğan sonrası”na ilişkin sözü hassas. “Her an olabilir” diyor Davutoğlu bu konuda. “İnsanoğlu bu, 22 senelik bir dönemden sonra bu konuşulmalıdır” diye ilave ediyor. Bu arada da kendisinin Ak Parti ile ilgili düşüncelerini “AK Parti içinde toparlanmaya da AK Parti dışında alternatif toparlanmaya da varım” şeklinde formüle ediyor.

Halen Ak Parti dışında ve Gelecek Partisi genel başkanı Davutoğlu. Gelecek büyümedi. Saadet’le, DEVA ve Demokrat Parti ile “Çatı parti” temasları sürüyor. O yapı için de Davutoğlu inisiyatifinden söz etmek mümkün. N’olacak belli değil. Hapsi potansiyel. Ak Parti ile ilişki de, çatı parti oluşumu da potansiyel…

Bildiğimiz Davutoğlu ile Hakan Fidan’ın ilişkisi de ihmal edilebilir ilişki değil. Siyaset, Erdoğan sonrası için pek çok gelişmeye gebe. Erdoğan ise halen, kendisini “Putin ve Erdoğan” olarak en etkili liderler arasında görüyor. “İnsanoğlu bu” ne olacağı bilinmez ki…