22 Temmuz´da Ceylanpınar´da polisleri şehit eden PKK´nın vahşeti konuşulmaya devam ediyor. Sibel Eraslan, devletin operasyonlara başlamasının nedenleri arasındaki gösterilen bu saldırının faillerini yazdı ve PKK´ya sıcak baktığını ileri sürdüğü bazı yazarları eleştirdi.
Ceylanpınar´da uyuyan polisleri şehit eden terör örgütü PKK´nın ´yerli fedaileri´ için Star yazarı Sibel Eraslan, "Uyuyana yılan bile dokunmaz´´ derler, demek ?belhum adal? böyle bir şey, yılanı bile hayrete düşürecek kadar aşağıdadır bu vehameti kendinde hak görenler..." diye yazdı.
SAVAŞIN BİLE AHLAKI VARDIR
22 Temmuz gecesi Ceylanpınar´da evlerinde uyurken, başlarından vurularak şehit edildi, Feyyaz Özsahra ve Okan Acar adlı polisler. Allah rahmet eylesin, ailelerine sabırlar yağdırsın. Vahşeti suç makinesi HPG üstlendi. Onun bağlı olduğu PKK ise; "kontrolümüz dışındaki yerli fedailer´´ dedi...
Akıl dışı bir laf olması ayrı iş, cinayetin uyuyan insanlara karşı işlenmiş olması, vahşeti ayrı iş... "Uyuyana yılan bile dokunmaz´´ derler, demek ?belhum adal? böyle bir şey, yılanı bile hayrete düşürecek kadar aşağıdadır bu vehameti kendinde hak görenler... Yok! Hak böyle olmaz! Adamlık, fedailik böyle olmaz! Savaşın bile kuralı, ahlakı, etiği vardır...
CEYLANPINAR´DA SİNSİCE ETNİK TEMİZLİK
Kendisi de kurşun tehdidi altında hizmete devam eden Belediye Başkanı Menderes Atilla´nın feryat ettiği ?etnik temizlik? hadisesi çok mühim.
Ceylanpınar Resulayn´ın 200 binlerdeki nüfusunun %80 ekseriyeti Arap kökenli, %15 Kürt, %5 Çerkes nüfus var. Ve fakat örgütün yerli halk üzerinde kurduğu baskıyla birlikte, nüfus hızlı bir "arındırma´´dan geçiyor. PKK´yı desteklemeyen Kürtler de alıyor bundan nasibini...
SUÇ ROBOTLARI
PKK´nın bahsettiği ?yerli fedailer? kim? PYD ve PKK´nın silahlayıp halkın üstüne saldığı, uyuyan adamları bile ensesinden vuracak kadar gözü dönmüş, aklını, vicdanını, insanlığını yitirmiş suç robotları...
TOPLUMSAL BARIŞI DA VURUYORSUNUZ ENSE KÖKÜNDEN
Bese Hozat, verdiği mülakatta; ?Yeni süreç, devrimci halk savaşı sürecidir? diyordu. Kendileri gibi olmayanları uyurken enselerinden vurmak üzerine kurulu cinayetler klasöründen ne ?devrimcilik? çıkar oysa, ne de ?halk?...
Bir yanda her gün patlatılan bombalar, ailesinin gözü önünde Binbaşı şehit etmeler, sokak taramalar, yol kesmeler, dağa kaldırmalar... Diğer yanda utanmazlığı göndere çeken ihtiyar ve yalancı timsahların bağırtısı: ?Savaşa Hayır!?...
Herkes bıktı bu ucuz düzenbazlıklardan. Ama en çok da "barış´´ bıktı sizlerden... Sizler sadece uyuyan adamları değil, umudumuz olan toplumsal barışı da vuruyorsunuz ense kökünden...
KINA YAKIN
Ondan sonra da çıkıp, ?çözüm sürecini bitirdiler? diyerek iftira yaygarasına geçiyorsunuz. Sevinin işte Cengiz Çandarlar, Hasan Cemaller, Can Dündarlar... Ağarmış saçlarınıza kına yakın bilcümle tamtamlar..."