KKTC´nin 35. kuruluş yıl dönümü, Ankara Büyükelçisi Kemal Köprülü´nün ev sahipliğinde bir otelde düzenlenen resepsiyonda kutlandı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı´nın okunmasıyla başlayan resepsiyonda yaptığı konuşmada, KKTC ve Türkiye´nin tarihsel ve kültürel açıdan birbirinden ayrı kabul edilemeyecek iki ülke olduğunu söyledi.
Dönmez, Türkiye´nin KKTC´de yaşayan Kıbrıs Türk halkının her zaman yanında olduğunu belirterek, bu durumun bundan sonra da devam edeceğini vurguladı.
Kıbrıs Türk halkının maruz kaldığı haksızlık ve saldırılar karşısında direnerek KKTC´ye hayat verdiğini dile getiren Dönmez, şöyle devam etti:
"KKTC´nin kurulmasını ve bugünlere gelmesini borçlu olduğumuz Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığı için tereddüt etmeden canlarını feda eden şehitlerimizi, Sayın Fazıl Küçük´ü ve Sayın Rauf Denktaş´ı rahmetle, gazilerimizi de saygı ve minnetle anıyorum. Hem bugün hem gelecekte KKTC´nin kalkınması ve kendi kendine yetebilen, rekabetçi ve sürdürülebilir bir ekonomiye sahip olması yönünde çabalarımız da devam edecektir. Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Kıbrıslı Türklerin haklı mücadelesini her platformda desteklemeye devam edecektir. Bu, bizim milli davamızdır. Hakça ve adilane bir çözüm öngörmeyen hiçbir yaklaşımı doğru bulmuyoruz. Kıbrıslı Türklerin mevcudiyetine, güvenliğine meşru hak ve çıkarlarına göz dikenler bugüne kadar karşılarında Türkiye Cumhuriyeti´ni bulmuşlardır. Bundan sonra da Kıbrıs Türk´üne yönelik her türlü tehdide aynı kararlılıkla gereken tepki gösterilmeye devam edilecektir. Bundan kimsenin kuşkusu bulunmasın."
Bakan Dönmez, Kıbrıs Türklerinin çözümsüzlüğün mağduru haline gelmesine asla göz yumulmayacağını, Kıbrıs Türklerini azınlık haline getirmeye çalışan politika ve girişimlere asla izin verilmeyeceğini belirtti.
Kıbrıs Türk halkının adanın asli unsuru olduğuna dikkati çeken Dönmez, "Bu gerçek hiçbir zaman değişmeyecektir. Kıbrıs Türklerinin haklarını görmezden gelmeye çalışanlara karşı duruşumuz her zaman açık ve nettir. KKTC´de uluslararası hukuktan kaynaklı hak ve menfaatleri sonuna kadar koruyacağız. Türkiye´nin onay vermediği hiçbir projenin oldubittiye getirilmesine izin vermeyeceğiz." ifadesini kullandı.
Dönmez, bundan sonraki süreçte çözümün ancak Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliğinin kabulüyle mümkün olacağını vurgulayarak şunları kaydetti:
"Bugüne kadar Güney Kıbrıs Rum kesiminin tavrı adadaki Türkleri yok saymak oldu. Kıbrıs adasının doğal kaynaklarının sadece Kıbrıs Rum halkına ait olmadığını, hakça paylaşılması gerektiğini vurguladık. Bu noktada Türkiye, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi´ni birçok defa uyardı ve KKTC´nin haklarını sonuna kadar savundu. Kıta sahanlığımız üzerindeki meşru haklarımızdan taviz vermemiz asla ve kat´a söz konusu değildir. Bölgedeki faaliyetlerimiz devam edecektir. Türkiye Petrolleri, KKTC´nin ruhsatlandırdığı sahalarında ve kıta sahanlığımızda gemilerimizle çalışmalarına devam ediyor. Bu çerçevede Fatih gemimiz 30 Ekim´de Antalya açıklarındaki Alanya-1 kuyumuzda sondaja başladı. Barbaros Hayreddin Paşa gemimiz de sismik faaliyetlerini aralıksız sürdürüyor. Türkiye her alanda KKTC´nin menfaatlerini korumaya devam edecek ve hukuk dışı girişimlere asla müsade etmeyecektir. Siyasi çözüm bulunmadan, Rum kesiminin sözde ruhsat verdiği bloklar da ülkemiz nezdinde geçerli değildir. Bu alandaki faaliyetleri gayri meşru ilan edeceğiz. Kıbrıs Türkünün meşru hak ve çıkarlarını koruyacağız ve fiili adımlarla destekleyeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi Türkiye ve KKTC´nin yer almadığı her türlü girişimi başarısız kılmakta kararlıyız. Bölge kaynaklarına ilişkin temel yaklaşımımız kazan-kazan anlayışıdır. Kalıcı çözümle barış ve istikrarın sağlanması amacımız. KKTC ve Türkiye´yi dışlayarak hiçbir girişimin uzun soluklu ve istikrarlı olması beklenemez."