Hadi okunsun imanları tazeleyen birer amentü. Kalp ile tasdik dil ile ikrara, dile gelsin din-i mubinin temeli olan şehadetler.
Gelip yakalamadan sahibini, kirpiklerin arasında saklı sinsi bir ölüm. Görünmeyen bir kaza, sineye dokunan bir bela, bin musibet.
Allah’ı sıdk ile tasdik ederek, peyderpey inen peygamberlerini, arşın kubbesinde duran yek ba yek meleklerini, kitabı mukaddesatı, levh-i mahfuzunda saklı kadere, kazaya, dünyadan sonra ukbaya ve ufalanmış çürümüş kemikleri bir araya getiren ölüm sonrası yeniden dirilişe yeniden dirilişin hak olduğuna.
Her hayrın hayırhah olan Allah’tan geldiğine şerrin ise şeytandan, şeytanlardan, azgın nefislerden.
Şevkine kapılalım şehadetin, şahitliğin.
Eşhedu şahittim Allah’ım kesmez, neşhedu hepimiz şahidiz Allah’ım ki Allah’tan başka hiçbir İlah, hiçbir Allah olmadığına ve Muhammed (a.s) in O’nun kulu ve elçisi olduğuna.
Gün, güneş ışımadan, kıldan ince beyaz şafak zifiri şafaktan usul, usul çekmeden kendini.
Borazanında ötmeden arşın horozu sıyrıl, tenini okşayan ipek, atlasımsı döşekten yorgandan yataktan.
Böl rahatını tam da orta yerinden, rahatın gelip bölmeden dağıtmadan tam da orta yerinden seni.
Sen, sen ol güneşin tepende tepinmesine sakın izin verme. Tetikte ol her seherinde sabahın cıvıl, cıvıl her cıvıltısında kuşluğun, her duhada duanın her edhada, namazın namazgahın.
Bil ki güneşin hükmü bir dahaki zevali olan gecenin gölgesi yere düşünceye kadardır.
Ne güneş ülkesinin hükmü ebedi kalır dünyada ne de can gözünün. İkisi de zelil düşer kapısında
Rahmanın. Bir ay aydınlığıyla ayar gözler yıldız, yıldız iz bulur yol alır peşinden giderler birer izcisi olduğu ömrün. Ömür ey ömür dağların taşımaktan kaçındığı imtihan ile müptela ömür sabır ve sebat küpü acı ve ıztırapla yoğrulan yorgun, argın ömür.
Ve zamanın dehlizinde tükenen, çürüyüp eriyen sen ey ömür. Seni iki elle tutmak ne mümkün, sahiliğin parmak uçları arasında kayıp giden cıva kadardır. Sana tutunan sana kapılan seraba tutulmuştur, aldanmıştır, kaybolmuştur ortasında bir sahranın.
Adım, adım; peşindesin takiptesin, gölgesisin sahibinin.
Düşmeden bırakmadan iki yakasını. Dehşetin bir aslanın dehşetidir durup dolaşıp başında İnsanın.
Ayaklarının bağı çitanınkinden de daha çetin. Pusuda saklanmış durmuş avlamak için gafil, gafil hantal, hantal yol alan dünyadan bi haber avının. Yoktur ona hiç kimse ne bir eş ne bir dost ne de Allah’tan başka rahmete gelecek merhamet edecek bir başkası.
El eman ya eman, el eman ya Allah Nam-ı digerindir ya rahim ya rahman ya Allah
Derunundaysan deryanın
Na mütanahisin hem dünyanın hem ukbanın
Allah ya Allah ya hannan ya deyyan ya Allah
Her nefeste bir tılsım her seste aheste, aheste bir hay bir hu
Bundan sebebsin sebeb sensin ya afuv
Allah ya Allah ya ğefur ya ğüfran ya Allah
Dildesin zikirdesin her vitir her tespihte dane dane bir süphan
Deste deste eldesin sapasağlam bir kulp asumandan bir ferman
Gönüllerde bir hüccet bir beyansın bir burhan
Apaçık nur-u mubinsin ya Allah u ya Allah
Emin ile mutmaindir sadr ile sudur
Razıyen merziyendir huzurda durmuş her kul
Hazır-ı nazırsın haz da sen sende huzur
Şu alemde zucacdan bir misbahsın Narda nur
Emn ile eman ya Allah u ya Allah
Ya Nuru ya münevviru ya ALLAH
Kaynak: Farklı Bakış