Salgın sonrası dışarıda uluslararası petrol fiyatlarındaki hızlı yükseliş, içeride döviz fiyatları bütün hesapları değiştirdi.
Bugün petrol ve dövizde durdurulamayan fiyat artışı, piyasaları yönetememe sorunu, hazırlıksız yakalanan kamu ve özel sektör, hepsinin birleşimi karşımıza küresel dev bir sorun olarak çıktı.
Dengeleri de değiştirdi.
Daha önce denge mi vardı diyeceksiniz?
Evet, daha önce de bir denge yoktu ama dengesizlik hali dengeye dönüştüğü için alışmıştık ve önümüzü görebiliyorduk, şimdi önümüzü göremiyoruz.
En büyük sıkıntı bu.
Bu dev sorun hepimize enflasyon, hayat pahalılığı ve belirsizlik olarak yansıdı.
Bugün akaryakıt, döviz ve enerji alanlarındaki fiyat artışları ürün ve hizmetlere yansıtılırken olağanüstü dönemlerdeki fırsatçı zihniyeti de yeniden canlandırmış oldu.
Maliyet artışını hesaplarken pazarcıdan markete, aracıdan kamu ve özel şirketlere kadar herkes1 lira zam yapması gerekecek yerde 2 lira zam yapıyor. Bugün vatandaşın aldığı her ürün ve hizmette fiyatlar hormonlu artık.
“Önümü göremiyorum” diyen kafasına göre zam yapıyor.
Bir ürün ya da hizmet alırken ödediğimiz paranın belki de yüzde 50’si önümü göremiyorum, ne olur ne olmaz zamları.
Bahçeden vatandaşın sofrasına gelene kadar arada kimler var kimler!
Üreticiden markete manava bakkala gelene kadar fiyatlar hormonlu gıdalar gibi yolda şişi-rili-yor.
Haziran ayında elmada üretici market fiyat farkı yüzde 600’e yaklaşırken, 9 üründe fiyat farkı yüzde 200’ün üzerinde gerçekleşmiş.
Bizim eve gelene kadar elmanın fiyatı yüzde 598 artmış. Yani çiftçi bahçesinden topladığı elmayı 2 liraya aracıya satmış.
O elma, aracının, halcinin, toptancının, devletin ve daha başka kimler varsa, onların elinden vatandaşa ulaştığında fiyatı 13 lira 96 kuruş olmuş.
Elmayı her alan üstüne üreticinin aldığı 2 liradan fazla para koymuş.
Üstelik üretici mazot, ilaç, işçilik gibi bütün maliyet artışlarını yansıtarak sattığı ürüne 2 lira fiyat koyarken, üreticinin dışındakiler neredeyse hiç maliyetsiz aldıkları ürüne 2 kat fiyat koyuyorlar.
Bu haksız, kirli zamzihniyeti yüzünden yüzde 598 olan elmadaki fiyat farkı, yeşil mercimekte yüzde 281,9, maydanozda yüzde 256,2, ıspanakta yüzde 249,8, kuru fasulyede yüzde 237,2, kuru incirde yüzde 223,4, marulda yüzde 223, havuçta ve yüzde 221’e kadar çıkıyor.
Aracıların ellerinin kiri, 2 liralık elmayı 13 lira 96 kuruşa, 8 liralık yeşil mercimeği 31 lira 24 kuruşa, 1 liralık maydanozu 3 liraya 74 kuruşa, 4 liralık ıspanağı 13 lira 99 kuruşa, 7 lira 94 kuruşluk kuru fasulyeyi 26 lira 77 kuruşa, 32 liralık kuru inciri 103 lira 48 kuruşa, 2 liralık marulu 6 lira 88 kuruşa, 3 liralık havucu 9 lira 63 kuruşa kadar çıkarıyor.
Ürünlerdeki fiyat değişikliklerinin tek sebebi aracıların kirli elleri değil, fiyat değişikliğine yol açan doğal sebepler de var.
Sivri biber, salatalık, kabak ve patlıcan fiyatlarındaki artışa sera ürünlerinden tarla ürünlerine geçiş dönemi olması sebebiyle azalan ürün arzı sebep olmuş.
Limonda piyasaya depolardan yatak limon arzının devam etmesi, depo masraflarının artması fiyatların yükselmesine yol açmış.
Ispanak, maydanoz ve yeşil soğanda havaların ısınması nedeniyle hasat edilen ürün miktarındaki azalma fiyata yansımış.
Kırmızı mercimek fiyatı yeni sezona ait olup, arzdaki düşüş fiyata yansımış.
Domates, havuç, çilek ve patateste arz fazlalığı fiyatların düşmesinde etkili olmuş.
Havaların ısınmasıyla birlikte tarla ürünlerinin piyasaya arzının artması, önümüzdeki dönem tüketici fiyatlarına olumlu yönde yansıyacak.
Baş döndüren fiyatların düşmesi için havaların biraz daha ısınmasını bekleyeceğiz.
Fiyatlar düşecek mi
Hayır.
Petrol ve döviz artmasa da önümü göremiyorum zamları devam edecek.
Üretici ile vatandaşın arasına girip çiftçiden daha fazla kazanan aracıların elinin kiridir bugünkü ürün ve hizmet fiyatlarındaki fazlalık fiyatlar.
Bu kiri temizlesek ve ürünü sadece üreticinin elinden alabileceğim bir sistem kursak hem üretici kazanacak hem de vatandaş.
Bu aracılar kalktığında kazanan üretici ve vatandaş olacağı için hem üretici sayısı artacak hem satın alan vatandaş sayısı.
Elma ile aramıza giren kirli elleri kim temizleyecek?