Eğitimci Yazar Mahmut Balcı, bugün Esenler Mimar Sinan Camii´nde cuma namazı öncesi vaaz verirken, kürsüde kalp krizi geçirerek vefat etti. Kendisine Cenab-ı Hakk´tan rahmet, sevenlerine ve yakınlarına sabır diliyoruz. Haber Duruş sitesinde eğitim, gençlik ve ahlak üzerine genel çerçevede yazılarını yayınladığımız hocamızın cenazesiyle ilgili bilgileri alır almaz paylaşacağız.
Kendisi, Müslümanların dertleriyle dertlenen, eğitim sorunlarını her platformda dile getiren, gençlerle iletişimde kalıp onların iç dünyasını yansıtan yazılarıyla takip ediyorduk. Kendisi bir eğitim gönüllüsü olup, ülkesi ve milleti için her iyi hareketin içinde aktif şekilde yer almaya çalışıyordu.
Bize birbirinden değerli yazılarını bırakan hocamızı saygıyla ve sevgiyle anıyoruz..
Merhum Mahmut Balcı´nın görev bilincini "Ben de vali olmak istiyorum" adlı yazısında geçen şu cümlelerden anlayabiliriz;
"Ben de vali olmak istiyorum. Şayet vali olursam mahalledeki muhtarlardan başlayarak vatandaşın işlerini aksatmamalarını, vatandaşlar arasında ayırım yapmamalarını, yardım dağıtımında adil olmalarını, hizmet götürmede hakkaniyete dikkat etmelerini söylerim. Tüm belediye başkanlarına da derdim ki evet siz bir partinin seçmenlerinin oyları ile bu göreve seçilerek geldiniz ancak seçildikten sonra tüm vatandaşların belediye başkanısınız. Belediyenin her türlü kaynağını eşe dosta, bir gruba, bir çevreye, yakın akrabalara, medya şirketlerine veya reklam ajanslarına peşkeş çekmeyin. İsraf etmeyin. Vatandaşların cebine gönderdiğiniz mesajların parasının bile hesabını yapın. Şayet o gönderdiğiniz mesajın şahsınızın reklamına kaçan bir yönü varsa hem Allah´ın huzurunda hem de vicdanınızda hesabını veremezsiniz. Belediyenin bütçesinden harcayarak bol keseden cömertlik yapmayın. Bu etik ve ahlaki değildir.
Ben de vali olmak istiyorum. Çünkü bir vali olarak atanan birçok kişiye göre hayat tecrübem daha fazla. Köylü çocuğuyum. Köylünün halinden anlarım. Otuz yıldır şehirlerde yaşıyorum şehirde yaşayanların halinden anlarım. Kirada oturdum, kiracıların halinden anlarım. Toplu ulaşım araçlarını kullanıyorum, insanların halinden anlarım. İnşaatlarda çalıştım. Öğrencilik günlerinde ailesine yük olmamak için ek işler yaptığım için birçok valiye göre emekçilerin halinden çok fazla anlarım. Çocukları, gençleri severim. Onlarla muhabbet halinde olmaya çalışırım. 12 Eylül Darbesi, 28 Şubat Post-modern Darbe günlerini yaşadım. Ailecek bazı mağduriyetler yaşadık. Karşılığını Allah´tan bekliyoruz. Her ne kadar ´kültürümüzde görev istenmez görev verilir´ şeklinde bir kural olsa da ben son zamanlarda Cumhurbaşkanı ve Milli Eğitim Bakanımız da ehliyet, liyakat, adalet gibi önemli ölçülerin öneminden söz edince kendimi bu ölçüleri önemseyen, bu ölçüleri savunan biri olarak gördüğüm için valilik görevini de rahatlıkla yapabileceğime inanıyorum. Atanırsam belki de ilk İlahiyat Fakültesi mezunu, Hacc´a gitmiş bir vali olma unvanını da alırsam bu daha çok dikkat çekebilir. "