100 Yıla yakın bir zamandır Doğu Türkistan'ı işgal altında bulunduran komünist Çin yönetimi ülkenin sahibi Uygurları Anavatanlarında katletmeye devam ediyor.
On yıllardır anayurtlarında işgal altında esir muamelesi gören Uygur Müslümanlar dünyanın gözü önünde soykırımla yok edilmekle karşı karşıya bulunuyorlar. ülkeyi işgal eden yeraltı ve yerüstü her türlü zenginliğine el koyan komünist Çin yönetimi buradaki zulümlerini hergün artırıyor.
Bugüne kadar dilleri yasaklanan, inançlarına ( Namaz, Oruç, Hac, Kur’an-ı Kerim okuma dahil) müdahale edilen, evlerine Çinli erkekler yerleştirilen, genç kızları uzak şehirlerde çalışmak zorunda bırakılan, camilere gitmeleri toplu namaz kılmaları yasaklanan, Uygur Müslümanlar yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyorlar.
Pandemi bahan edilerek sokağa çıkmaları yasaklanan Uygur halkının yurt dışı ve ülke içindeki yakınlasrı ile haberleşmelerine de izin verilmeyerek dünyadan tecrit edilmiş bulunuyorlar.
2016 yılından bu yana 3 milyon kadar Uygur Müslüman anavatanlarında toplama kamplarına alınarak her türlü hürriyetlerinden mahrum edilmiş bulunuyor. Son 3 yılda kovit tehlikesi bahane edilerek evlerinden çıkmalarına izin verilmeyen binlerce Uygur, evlerinde ölüme terk edilmiş bulunuyor.
Son olarak, 24 Kasım 2022'de Başkent Urimçi'de bir apartmanda çıkan yangında itfaiyenin zamanında müdahale etmemesi sonucu, 50'den fazla Uygur yanarak hayatını kaybetmiştir. Türkiye'de milgisayar mühendisliği öğrencisi olan 22 yaşındaki Muhammed Mehmet Ali yangında 4 kardeşini itfaiyenin müdahalede geç kalması sebebiyle hayatını kaybettiğini bildirerek, tüm dünyayı Doğu Türkistan’daki zulme dur demek için harekete geçmeye çağırmıştır.
Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları olarak; komünist Çin yönetiminin Uygurlara yaptığı sayısız zulümleri şiddetle kınıyor lanetliyoruz. Son yangın olayı ve daha önceki Çin zulmünde hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Doğu Türkistan'da on yıllardır devam eden dünyanın seyirci kaldığı insanlığın yüz karası komünist Çin zulmünün sona erdirilmesi için, Birleşmiş Milletler Teşkilatı’nı, İslam İşbirliği Örgütü’nü, Şangay İşbirliği Teşkilatı’nı, Uluslararası Adalet Divanı’nı, Türkiye Cumhuriyeti devletimizi, İnsanlık adına harekete geçerek zulme seyirci kalmamaya davet ediyoruz.
SİNSİ SAPKINLIKLARA İZİN VERİLEMEZ
Önce Batı ülkelerinde başlayan, daha sonra Türkiye'miz dahil dünyanın birçok yerinde yayılmaya başlayan, YARATILIŞ fıtratımızı bozmaya yönelik akımlar, toplumu ifsad çalışmalarından vazgeçmiyorlar.
Allah'ın yarattığı kadın ve erkeğin dışında eşcinsellik, cinsiyetsizlik, eşcinsel evlilik akımlarının eğitim ve reklamını yaparak Allah'ın insan nesli için koyduğu fıtrata savaş açan insanlık ve ahlak düşmanı akım ve bunların temsilcileri, buldukları her fırsatı değerlendirmekten geri durmuyorlar.
Bu sinsi çalışmalardan biri de Erciyes Üniversitemizde, Kadın çalışmaları Araştırma Merkezi denen sanal bir organizasyonla toplumsal cinsiyet ve cinsiyet ve spor adı altında 10 aralık günü uygulanmak istenmiştir.
Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları'nın sapık uygulamayı zamanında haber alması, Kayseri Valisini Büyükşehir Belediye Başkanını, Erciyes Üniversitesi Rektörümüzü, milletvekilleri ve bakanları haberdar edip, uygulamanın kaldırılmasını talep etmesi üzerine, sapkın program Erciyes Üniversitesi Rektörlüğümüze iptal edilmiştir.
Konuya gösterdikleri duyarlılık için, Sayın Valimize, Belediye Başkanımıza,Bakanlarımıza, Rektörümüze ve Siyasi Parti İl Başkanlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Bu tür konulara duyarlılık ve itirazlarımızın devam edeceğini bilinmesini Kamuoyuna hatırlatıyoruz
Ahmet TAŞ
Kayseri Gönüllü Kültür Kuruluşları Dernek Başkanı