Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde AK Parti 120. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı´na katıldı.
Konuşmasına "Yılın son il başkanları toplantısını yapıyoruz. Geçtiğimiz hafta sonu Yalova ve Karaman il kongrelerimizi yaptık, yarın da Hakkari ve Şırnak il kongrelerimizi gerçekleştiriyoruz. Şahsım bir yandan Sayın Başbakan diğer yandan bundan sonraki hafta sonları da programımız el verdiği ölçüde il kongrelerimize katılmaya devam ettireceğiz." diyerek başlayan Erdoğan, 2018´in kendileri için çok iyi değerlendirilmesi gereken bir yıl olduğunu söyledi.
"Demokrasi tarihine çok çirkin bir tespit olarak girecek"
Erdoğan, Kudüs tasarısının ABD´nin tehditlerine rağmen BM Genel Kurulunda kabul edilmesine ilişkin, "Türkiye olarak zirve dönem başkanı olduğumuz İslam İşbirliği Teşkilatını harekete geçirerek, Kudüs´ü Filistinlilerin başkenti olarak ilan etmek suretiyle bu durum karşısındaki tavrımızı net bir şekilde ortaya koyduk. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Amerika´nın vetosu üzerine bu konuda bir karar alamadı. Biz, ´Dünya 5´ten büyüktür´ derken işte tam da bu durumu kastediyoruz.
Buradan bir kez daha hatırlatıyoruz ki dünya 5´ten büyüktür. Hele hele 1´den hayli hayli büyüktür, 196 kez büyüktür. Amerika´nın konunun Genel Kuruldaki görüşme öncesinde gösterdiği tavır da insanlığın vicdanında derin yaralar açmıştır. Demokrasi tarihine bu çok çirkin bir tespit olarak girecektir. Ve affedilmez bir tespit olarak demokrasiler tarihinde yerini alacaktır. ´Ben güçlüyüm, benim nükleer başlıklı silahlarım var, benim her türlü uçaklarım, bombalarım var´. Bunlar size güç kazandırmaz. İşte yanınızda sadece İsrail´i bulursunuz veya ona benzer beş altı ülkeyi bulursunuz, bununla beraber karşınızda 128 ülkenin dimdik ayakta durduğunu gösterir."
"Beyaz Saray telefonların başına geçti"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çekimser davranan veya katılmayanların yerinin de büyük ihtimalle 128´in yanı olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Bizim son ana kadar tespitimiz 160 ila 190 arası, oradan bir kabul oyunun çıkacağı istikametindeydi. Ama Beyaz Saray telefonların başına geçti, oradan bu ülkeleri tek tek tehdit ettiler, açıktan tehdit ettiler. ´Biz, hem dolarları vereceğiz buna rağmen bizim karşımıza dikilecekler.´ dedi. İnsanoğlunun hele hele devletlerin demokratik iradeleri ne zamandan beri paralarla satın alınmaya başlandı.
Şunun bir defa bilinmesi lazım; demokrasi, iradelerin satın alındığı bir anlayış, bir sistem, bir rejim değildir. Eğer böyle yaklaşanlar varsa onlar da dersini almaya mahkumdur. Hiçbir ülkenin açık hukuksuzluk ve adaletsizlik örneği olan bu tür durumlarda, mali ve siyasi gücüne güvenerek tüm dünyayı pervasızca tehdit etmeye de hakkı yoktur."
Bu tür şantajların, uluslararası sistemin omurgasını oluşturan Birleşmiş Milletler gibi kurumların, tüm ülkelerin iradesini yansıtma vasfına darbe vurduğunu belirten Erdoğan, "Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, tehditlere rağmen, onurlu bir duruş sergileyerek, 128 kabul oyuna karşı 9 ret oyuyla Kudüs ile ilgili kararı kabul etmiştir." dedi.
"Temenni ederim ki ABD başını iki elinin arasına alır"
Erdoğan, kabul oyu kullanan tüm devletleri tebrik ederek, şahsı ve milleti adına bu ülkelere özellikle şükranlarını sundu.
Böylece Amerika´nın, Kudüs ile ilgili attığı adımın hukuksuzluğu ve uluslararası toplum tarafından meşru görülmediğinin Birleşmiş Milletler tarafından da ortaya konduğunu vurgulayan Erdoğan, "Temenni ederim ki Amerika Birleşik Devletleri başını iki elinin arasına alır, bu durumu değerlendirir, ´ya dünya böyle düşünüyorsa bu kadar bu işe ´hayır´ diyorsa, demek ki bu ülkeler hiçbir zaman Kudüs´e gelmeyecek. Öyleyse bizim de bu attığımız yanlış adımdan geri dönmemizde fayda var.´ demesi inanıyorum ki oradaki Trump iradesinin doğru tecellisi anlamına gelir. Dünyamızın yakın tarihi bu tür güç gösterilerinin acı sonuçlarıyla doludur." diye konuştu.