Tarih: 11.11.2018 14:36

Doktorluk mu? Hekimlik mi?

Facebook Twitter Linked-in

Nerede ise 40 yıl oluyor bu mesleği icra etmeye başlayalı. Hekimliği severek seçmenin mutluluğunu sıklıkla yaşamak gibi bir şansım da var. Mesleğimin, hikmetli ve esmadan şifasını almak gibi manevi bir yönünün de olması beni ayrıca heyecanlandırır.

Etrafta gördüğüm ve duyduğum genellikle cahil cesareti mucizevi reçete çare ve çözümler ise bu mutluluğumu ve heyecanımı törpüler.

Biraz da insanlarımızın beklentisinden dolayı çoğalan bu tür reçeteleri devletimizin ilgili organları ne kadar tedbir alarak çözmeye gayret etse de cahil cesaretinden güç alanların önünü kesmek bir türlü mümkün olmaz.

Adam bana kadar geliyor ve mucize reçetesi(!) ile de beni bile ikna etmeye çalışıyor. Bendeniz ki, tanıyanlar hak verir. Şifayı, arının bal yapma misali gibi arama taraftarıyım. Şifa ararken sadece ilaçları kullanmam. Hasta hekim ilişkisine azami gayret eder ve hastaya anlayacağı dilden hastalığını sebebini sürecini sonucunu tedavi yollarını tüm zenginlikleri ile anlatırım. 

Elinde bitkisel olduğunu iddia ettiği kapsüller olan bir kutu ile geliyor. İçeriğini anlatırken daha baştan gaf üstüne gaf yaptığının farkına bile varmadan anlattıkça anlatıyor. Nerede imal edildi? Hangi işlemler hangi izinlerle yapıldı? Etken maddeler nereden temin edildi? Sor sorabildiğin kadar. Cevap yok.

Sussa ve hatasını anlasa bir şey demem. Devam ediyor. Filan kişiye verdim çocuğu oldu. Filana verdim şifa buldu vs? Zırva devam edince dayanamadım. Kardeşim bu yaptıklarınız suç dedim. Ne suçu hocam baksana Tarım Bakanlığının iznine. Kocaman bir izinname..

Devletimin yetkili organları lütfen bu soruna bir çözüm bulun.

Vatandaş çaresizlik içerisinden çare bulmaya çalışıyor. Tedavi ve şifa üretemediğimiz durumlarda çare ve çözüm tüccarlarının ağına düşüveriyor.

Tarama hacamatı

Şimdi yeni moda ve trend bu. Sayısı 10-15´i bulan hacamat seansları ile insanlar ehil olmayan ellerden şifa arıyorlar. Neymiş? Tarama hacamatı. Tarıyor ve şifa veriyor. Ne güzel bir isim. İşin içine Peygamberimiz de istismar amaçlı katılarak meseleye manevi bir boyut da verdin mi? Tamam. 

Saygıdeğer hekim meslektaşlarım. Ülkemizdeki mevcut kanunlar bu işlere ehil olarak bizleri sorumlu tutuyor. Bizler yan çizmeye devam eder ve sadece reçete memurluğu gibi bir alana kendimizi sınırlandırırsak aradaki boşluğu cahil cesareti yüksek olan fırsatçılar doldurur. 

Bugün olduğu gibi pıtrak gibi çoğalarak ilme ve fenne uygun olarak yapabileceklerimizi merdiven altlarında lavabolarda ve hijyenin hesinin olmadığı mekânlarda yaparak halkımıza zarar verirler.

Sağlık Bakanlığını bahane etme hakkımız da yok artık. Bakanlık diyor ki, ben yapacaklarımı yaptım. Kanunun kuralını koydum. Reçete memurluğuna soyunmayın. Gelin. Açılan kurslara katılın. Yeterlilik belgelerinizi alın. Bu işi layıkı ile yaparak her iki dünyanızı kazanın diyor.

Akupunktur, fitoterapi, hacamat, sülük, apiterapi, hipnoz ve ozon için açılan sertifika kurslarını takip edin. 

Özellikle genç meslektaşlarım. Size çok iş düşüyor. Enerjiniz var. Gayret edin. Sadece doktor olmayın. Hekim olun. Doğuyu da batıyı da gezmek ve araştırmak kısmen de olsa bendenize nasip oldu. Batıda doğu ülkelerinin tedavi ve teşhis protokolleri rağbet görüyor. Doğuda ise Ortodoks batı tıbbı rağbet görüyor.

Bunun anlamını iyi kavrayalım. Dünyanın her iki yakası da bütüncül tıbba doğru bir arayış içerisinde. Tıbbın alternatifi olmaz. Tamamlanması olabilir. Sizler üstün zekâlarınızla aklınızı birleştirerek bizlerin yarım bıraktığı yerden başlayarak bu işi tamamlayın. 

Fırsatçıların ve şarlatanların elinden bu değerlerimizi alarak daha yücelere doğru götürün.

 Bugünlük de bu kadar. Kalın sağlıcakla. 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —