“Şeytan üçgeni” diye tabir edilebilen “İsrail, Yunanistan, Rum Kesimi’ ittifakına Fransa ve Mısır’ın da katılması, Türkiye’yi adeta ateş çemberine çekerken, ısınan Akdeniz suları kaynama noktasına geliyor.
Şeytan üçgeni diye tabir edilebilen ‘İsrail, Yunanistan, Rum Kesimi’ ittifakına Fransa ve Mısır’ın da katılması, Türkiye’yi adeta ateş çemberine çekerken, ısınan Akdeniz suları kaynama noktasına geliyor. Bölge haritası şunu gösteriyor ki, 11 Eylül sonrası BOP eşbaşkanlığı değil de Suriye, Libya, Mısır ve Lübnan ile bir anlaşma yapılsaydı Türkiye’nin Akdeniz’de tek söz sahibi olan ülke olması muhtemeldi.
Yunanistan’la Mısır, Doğu Akdeniz’de “deniz yetki alanlarını sınırlandırma anlaşması” imzaladı. İki ülke dışişleri bakanları tarafından imzalanan anlaşmaya, Türkiye Dışişleri ‘yok hükmünde’ diyerek sert tepki gösterdi. Mısır’ın darbeci yönetiminin Dışişleri Bakanı Samih Şükri ile Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, başkent Kahire’de basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Şükri, “deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşmasının” imzalandığını belirterek, söz konusu anlaşmanın, “Yunanistan ile ekonomik işbirliği konusunda yeni ufuklar açtığını” söyledi. Şükri, “Bu anlaşma her iki ülkenin de ekonomik bölgedeki kaynakların özellikle de petrol ve doğalgaz rezervlerinden üst düzeyde yararlanması için ilerleme sağlamasına izin verecek” dedi. Yunan Bakan Dendias ise Mısır ile yapılan deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşmasının güya “meşru” olduğunu ve bölgedeki meydan okumalar ile mücadelede iki ülke arasındaki işbirliğinin boyutlarını yansıttığını ifade etti. Dendias, anlaşmanın güya iyi komşuluk ilişkilerine saygılı olduğunu, bölge güvenliğiyle istikrarına katkı sağladığını iddia etti. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis de, Mısır ile imzaladıkları sözde deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşmasının “meşru olduğunu” iddia etti. İki ülke dışişleri bakanları arasında deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşması ile ilgili 12’nci teknik görüşme, geçen Haziran ayında Kahire’de yapılmıştı.
ANKARA: BU ANLAŞMA YOK HÜKMÜNDEDİR
Türk Dışişleri Bakanlığı’ndan konuyla ilgili yapılan açıklamadaysa “Yunanistan ile Mısır arasında deniz sınırı bulunmamaktadır. Bugün imzalandığı açıklanan sözde deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması Türkiye için yok hükmündedir. Bu anlayışımız sahada ve masada ortaya konacaktır’’ denildi. Açıklamada, “Sözde sınırlandırılan alan, Birleşmiş Milletler’e de bildirilen Türk kıta sahanlığı içinde yer almaktadır. 2003 yılında GKRY ile imzaladığı anlaşma ile 11.500 km2’den vazgeçen Mısır, Yunanistan’la bugün imzaladığı bu sözde anlaşma ile de yine deniz yetki alanı kaybına uğramaktadır. Bu anlaşmayla Libya’nın hakları da gasp edilmeye çalışılmaktadır. Türkiye’nin, söz konusu alanda herhangi bir faaliyete izin vermeyeceği ve Doğu Akdeniz’de ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin meşru hak ve çıkarlarını kararlılıkla savunmaya devam edeceği kuşkusuzdur’’ ifadelerine yer verildi. Anlaşmanın metnini ve haritayı henüz görmediklerini aktaran Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Fakat verilen bu koordinatlardan kolayca görüyoruz ki bu anlaşma hem Türkiye Cumhuriyeti’nin hem de Libya’nın kıta sahanlığını ve haklarını ihlal ediyor. Dolayısıyla bizim daha önce BM’ye bildirdiğimiz kıta sahanlığımızı ihlal eden bir anlaşma bizim için yok hükmündedir ve zaten bugüne kadar bu noktaya gelmemizin sebebi de Yunanistan’ın, Rum kesiminin, Mısır ve İsrail gibi ülkelerle Türkiye’yi yok sayarak anlaşmalar imzalamaya çalışması, adımlar atmasıdır.
FRANSA İLE RUMLARIN ANLAŞMASI DA YÜRÜRLÜĞE GİRDİ
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile Fransa arasında 2017’de imzalanan savunma işbirliği anlaşması da geçtiğimiz günlerde yürürlüğü girdiği açıklanmıştı. 4 Ağustos 2017’de imzalanan anlaşmanın 1 Ağustos itibarıyla yürürlüğe girdiği duyuruldu. Anlaşma ile enerji sektörü ve deniz güvenliği alanlarının yanı sıra kriz yönetimi ile terör ve korsanlıkla mücadele gibi alanlarda iş birliği hedefleniyor. Anlaşma, askeri düzeyde, teçhizat ve savunma konusunda iş birliği, ortak personel eğitimi ile arama ve kurtarma tatbikatlarının yürütülmesini de öngörüyor. Fransa ve GKRY özellikle Doğu Akdeniz’de birçok alanda ortak faaliyetlerde bulunurken, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) karşıtı ittifakların da başını çekiyor.
DOĞU AKDENİZ’DE GERGİNLİK
Mısır ve Yunanistan, Türkiye ile Libya’daki Fayez El Sarrac hükümeti arasındaki anlaşmanın ‘‘yasadışı’’ olduğunu öne sürmüş ve uluslararası hukuku ihlal ettiğini iddia etmişti. İki ülke Türkiye’yi her fırsatta eleştiriyordu. Yunanistan ve Türkiye arasındaki ilişkiler Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de Kıbrıs açıklarında doğalgaz arama faaliyetlerinden dolayı gergin. Kahire ve Atina, Türkiye ve Libya arasındaki anlaşmanın Akdeniz’in doğusundaki doğalgaz rezervleriyle ilgili tartışmaları tırmandırdığını öne sürüyor.
SUUDİ ARABİSTAN’DAN RUM KESİMİNE ZİYARET!
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) ziyaret gerçekleştirdi. Bakan Ferhan, GKRY Dışişleri Bakanı Nikos Christodoulides ile görüştü. Görüşme sonrası açıklama yapan Ferhan, ülkesinin Kıbrıs Rum kesiminin egemenliğine desteğini (!) ifade ederek, “Doğu Akdeniz’deki gelişmelerden çok endişe duyuyoruz” dedi. Christodoulides, Faysal bin Ferhan’ı, Rum yönetiminin sözde münhasır ekonomik bölgesindeki gelişmeler ve Türkiye’nin bu bölgedeki faaliyetleri konusunda da bilgilendirdiğini belirtti.