Abant Gölü, Yedigöller ve Gölcük Tabiat Parkı gibi doğal güzellikleriyle turistlerin ilgi odağı olan Bolu, termal turizm ve sağlık turizminde de Türkiye´nin önde gelen illerinden biri olma yolunda ilerliyor.
Yüzde 65´i ormanlarla kaplı olan, spor kamplarının yanı sıra termal ve sağlık turizminde de son yıllarda ön plana çıkmaya başlayan Bolu´nun Seben, Göynük ve Mudurnu ilçeleri ile Karacasu ve Taşkesti beldelerinde yer alan 30 termal kaynaktaki suyun sıcaklığı 20 ila 90 derece arasında değişiyor.
Karacasu beldesindeki İzzet Baysal Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi´nde kaplıca suyu tedavi amaçlı kullanılırken, bölgedeki diğer oteller de kaynaklardan turizm amaçlı istifade ediyor.
Eski Osmanlı kasabası olan ve İpek Yolu üzerinde bulunan Mudurnu, Taşkesti ve Göynük´te son yıllarda yapılan tesis ve devre mülkler ise Bolu´nun termal turizmde söz sahibi olmasına katkıda bulunuyor. Bunun yanı sıra Mudurnu ve Göynük´teki eski Osmanlı hamamları da tatilcileri bölgeye çekiyor.
Seben ilçesine bağlı Kesenözü köyünde yer alan Pavlu kaplıcaları da çeşitli rahatsızlıklarına şifa bulmak isteyenlerce tercih ediliyor. Kaplıcada 60 ila 90 derece arasında değişen sıcak su, romatizma başta olmak üzere kadın hastalıkları ve bazı cilt rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılıyor.
Termal turizm alanında 5 bin 300 yatak kapasiteli 10 tesisin bulunduğu Bolu´da, Demirciler köyü, Mudurnu´da Babas ve Sarot bölgeleri ile Göynük´te Çatak mevkisinde yapımı devam eden devre mülk projelerinin tamamlanmasıyla yatak kapasitesi artacak. Kentte termal tesisler ve devre mülklerle yatak kapasitesinin 20 bine çıkması hedefleniyor.
Karacasu, Seben ve Mudurnu´daki tesislerde, 2016 yılında 131 bin 520 yerli ve 7 bin 165 yabancı olmak üzere 138 bin 685 kişinin konaklaması, yapılan yatırımlarla kentin termal turizm alanında söz sahibi olmaya başlamasının göstergesi olarak görülüyor.
Yarıyıl tatilinde yüzde 100 dolulukla hizmet vermesi beklenen Bolu´daki termal tesisler, konuklarını bekliyor.
"Turizmi yataklı hale getirmeye çalışıyoruz"
Bolu Valisi Aydın Baruş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentin birçok açıdan olduğu gibi turizm bakımından da çok zengin bir yer olduğunu söyledi.
Bolu´nun, özellikle doğa turizminde ön plana çıkan bir il olduğuna değinen Baruş, "İlimizde, ülke ve uluslararası ölçekte meşhur doğal güzellik alanlarımız var. Sadece Abant, Yedigöller ve Gölcük´e yılda 1 milyondan fazla günübirlik ziyaretçi geliyor. Diğer taraftan da biz bu turizmi yataklı hale getirmeye çalışıyoruz. İnsanlarımızı burada konaklatmaya çalışıyoruz." dedi.
Baruş, kentteki turizm sektörünün önemli alanlarından birisinin de termal turizm olduğunu anlatarak, şunları söyledi:
"Bolu önemli termal kaynaklara sahip. Bolu merkezde Karacasu, Mudurnu´da Babas ve Sarot bölgeleri, Seben ilçemizde Kesenözü kaplıcalarımız ve Göynük´te Çatak kaplıcamız bulunmakta. Tesisleşme anlamında Bolu güzel bir ilerleme katediyor. Şu anda işletmede olan 2 termal tesisimiz var. Buralarda toplam 878 yatağımız var. Diğer taraftan da 3 devre mülk tesisinde 4 bin 500 civarında yatağımız faaliyette. Dolayısıyla 5 bin 300 civarında hizmet veren yatağımız var. Termal alanda devam eden tesislerimiz çerçevesinde de birkaç yıl içerisinde hem termal tesislerle hem de devre mülk tesislerimizle 20 bin yatağa ulaşmayı hedefliyoruz."
Karacasu beldesi, Demirciler köyü, Mudurnu ve Göynük´te yapımı devam eden devre mülklerin yatak kapasitesinin 13 bin civarında olduğunu belirten Baruş, "Dolayısıyla şu anda faaliyette olan yatak sayısı ile 20 binli rakamlara ulaşacağız. Bu Bolu turizmi açısından çok büyük katkılar getirecek. Biz Bolu´nun hem sanayi hem tarım hem de turizm açısından dengeli bir il olmasını istiyoruz. Bu anlamda da turizm sektörüne çok büyük önem veriyoruz." diye konuştu.
Kas ve iskelet sistemindeki ağrıların ilacı
İzzet Baysal Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Uzman Dr. Erdal Dilekçi de Türkiye´nin kaplıca suyu açısından çok zengin bir bölge olduğunu belirterek, "Coğrafi olarak da çok ciddi anlamda zenginliğimiz var ancak bunun ciddi derecede kullanılmadığını da biliyoruz. Bolu bunun iyi derecede kullanıldığı ve gerçekten gelecek vadettiği bölgelerden birisi." dedi.
Hastanenin 360 yatak kapasiteli olduğunu hatırlatan Dilekçi, "Onun dışında ayakta da günlük 200 hastaya kaplıca tedavisi verdiğimiz bir yer. Kaplıca tedavisine çok yoğun kireçlenmesi olan, bel boyun ağrıları, ben boyun fıtıkları olan hastalara tedavi verilmekte." ifadesini kullandı.
Dilekçi, kaplıcanın, hastaların kas ve iskelet sistemindeki ağrılarının çözümüne yönelik bir tedavi şekli olduğunu da sözlerine ekledi.